|

Yardımlar CEPe

Sığınmacılar için sınırın öbür yanında ortalama 25 km derinliğinde güvenli bölgeler oluşturulacak. Bu bölgede belirlenen cep noktalara götürülecek sığınmacılar buradaki kamplarda ağırlanacak

Ayfer Mallı
00:00 - 3/10/2014 Cuma
Yeni Şafak
Yardımlar CEPe
Yardımlar CEPe

IŞİD tehdidi ve terör gruplarının oluşturduğu kaos nedeniyle evlerini terk ederek Kobani bölgesinden Türkiye'ye sığınan Kürt sayısı 200 bini aştı. ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin hava bombardımanı ve çatışmaların yoğunlaşmasıyla birlikte bu sayının daha artmasından endişe ediliyor. Sınırın Suriye ve Irak tarafında güney ucu girintili-çıkıntılı olacak ortalama 25 kilometre derinliğindeki bir hat boyunca 'güvenli bölge' oluşturmak isteyen Türkiye, sığınmacıları sınırın öbür yanında karşılayıp bu hattın içine yerleştirmek istiyor. 25 km derinliğinde uzanan ve yer yer daha da güneye inerek 38 km derinlikteki Süleyman Şah Türbesi'ni de içine alacak güvenli bölgede 'cep noktalar' da oluşturulacak.

ÖNCELİK İNSANİ YARDIM

Hem Kobani'den gelenlerin hem de Suriye'den son 3 yılda Türkiye'ye gelip misafir edilen 1.5 milyon sığınmacının güvenli bölgedeki cep noktalara aktarılması planlanıyor. İlk etapta Türkiye'nin önceliği insani yardımlar olacak. Güvenlik bakımından sınır hattında uçuşa yasak bölgenin oluşturulması sonrasında ise ihtiyaçların karşılanması için bir grup yabancı askerin de Türkiye'ye gelmesi bekleniyor. TSK güvenlik boyutunu üstlenirken, MİT ise istihbari destek verecek. Hava Kuvvetleri Komutanlığı insansız hava araçlarından uçaklara kadar çeşitli unsurları devreye sokacak. Yardımların koordinasyonunu ise AFAD üstlenecek. Süreçte Kızılay başta olmak üzere yardım kuruluşları devrede olacak.

Uçuş yasağı şart

Türk ve Batılı uzmanlar, Suriye sınırları içinde sivillerin yerleştirilmesi için kurulacak güvenli bölgenin ancak uçuşa yasak bölge ilan edilerek Suriye rejimi ve diğer grupların saldırılarından korunabileceğini belirtiyor. ABD'li Ortadoğu analisti ve internette yayınlanan Interpreter gazetesinin editörü Michael Weiss, 'Uçuşları kontrol altına almadan karada güvenliği sağlamak mümkün değil' dedi. Sivilleri Esed rejiminin varil bombaları ve hava saldırılarından korumak için bölgenin uçuşa yasaklanması gerektiğini vurgulayan Weiss, uçuşa yasak alan ilan edilmiş güvenli bir bölge oluşturulmasının Esed'in karadan karaya füzelerle saldırılarını da durdurabileceğini kaydetti. Weiss, İdlib'den Rakka'ya uzanan bölgede uçuşa yasak alanın mümkün olduğunu söyledi.

Siviller için önemli

Edinburgh Üniversitesi öğretim üyesi Thomas Pierret, uçuşa yasak bölgenin rejimin saldırılarını engellemese de Suriyeli siviller için önemli bir adım olacağını belirtti. Pierret, 'Rejimin, güvenli bölgeyi topçu silahları ve balistik füzelerle tehdit etmesi hâlâ mümkün. Geleneksel topçu silahları, hava saldırıları kadar öldürücü değil. Aynı zamanda balistik füzeler de oldukça maliyetli ve Suriye'nin elinde bu füzelerden sınırlı sayıda var. Bu da hava akınlarının füze saldırılarının yerini dolduramayacağını gösteriyor' dedi. Uluslararası Ortadoğu Barış Araştırmaları Merkezi Başkanı Veysel Ayhan ise 'Uçuşlara yasaklanmayan bir tampon bölge, daha fazla istikrarsızlık yaratır' değerlendirmesinde bulundu.

10 yıl önce