|

Alerjiye karşı süper güç Omega-3 ve brokoli

Bütünleyici tıbbın öncü ismi Amerikalı doktor Leo Galland, alerji salgının nedenlerini ve doğal çözüm önerilerini anlatan “Alerji için çözüm–Nasıl hasta oluruz, nasıl iyileşiriz?” adlı kitap hazırladı. Galland’a göre; “Omega-3 yönünden zengin olan balık yağı ve keten tohumu bağışıklık üzerinde oldukça kuvvetli. Brokoli ise bağışıklığı dengeliyor.”

04:00 - 17/01/2021 Pazar
Güncelleme: 21:23 - 16/01/2021 Cumartesi
Yeni Şafak
Fotoğraf: Arşiv
Fotoğraf: Arşiv

Astım, sinüs alerjiler, cilt alerjiler, migren, saman nezlesi… Yarım asırdır pek çok alerjik reaksiyon günlük yaşam kalitemizi yerle bir ediyor. Nefessiz kalıyoruz, burnumuz tıkanıyor, bitkin düşüyoruz, kilo alıyor yahut veriyoruz. İlaçlar ise kimi zaman derdimize derman olmuyor. Geleneksel tıp sadece semptomları baskılıyor ve bizi zamanla ilaçlara bağımlı hale getiriyor. Dünyada bütünleyici tıbbın kurucusu olarak bilinen ve alerji konusunda radikal çalışmalar yapan Amerikalı doktor Leo Galland, bugün milyonlarca kişinin muzdarip olduğu alerjiye karşı bir kitap hazırladı. Ketebe Yayınları’ndan çıkan ve editörlüğünü Silvan Alpoğuz’un üstlendiği, Sezai Saraç’ın çevirmenliğini yaptığı “Alerji için çözüm–Nasıl hasta oluruz, nasıl iyileşiriz?” adlı çalışma, doğal yollarla alerjisini yenmek isteyenlere ışık tutuyor. Kitapta geleneksel tıbbın alerjiyi tedavi etmediği sadece baskıladığı vurgulanırken, alerjilerin tespiti ve doğal yollarla çözümleri örnekleriyle aktarılıyor.

ÇEVRE VE BESLENME ÇOK ÖNELİ

Alerjiyi engellemek için üç temel faktöre dikkat edilmesi gerektiğini anlatan Dr. Galland, “Bunlardan birincisi, çevre. İçinde yaşadığımız çevreyi kontrol etmemiz oldukça zor olabilir çünkü söz konusu olan sadece evdeki kişisel çevremiz değil. Burada kastettiğimiz, toplumsal çevre. İkincisi, beslenme. Bağışıklık sisteminin çalışmasını etkileyen belli besinlerden bahsediyorum. Bu kitapta da özellikle bu konuyu vurguladım. Üçüncü faktörse vücudumuzda yaşayan mikroplar. Normalde vücudumuzda trilyonlarca mikrop yaşar. Ciddi alerjileri tetikleyebilen mantar ve mayaya özellikle ilgi gösterdim” diye konuştu.


OMEGA-3 HAKETTİĞİ İLGİYİ GÖRÜYOR

Galland, salgının da etkisiyle doğal besinlerin ve vitaminlerin arttığı şu günlerde, Geleneksel yeme alışkanlıklarında yaşanan değişiklikler nedeniyle vücudun bağışıklık sistemini dengelemek için şart olan bazı besinlerden yoksun kalması ve çevre kirliliğinin etkisiyle modern dünyada alerjilerin sıkça görülmeye başlandığını anlatıyor. Dr. Leo Galland’a göre; Omega-3 yağları bu noktada büyük önem teşkil ediyor. “Balık yağı ve keten yağı, çok iyi Omega-3 kaynaklarıdır. Ayrıca balık yağında D vitamini de bulunur. Bu yağların, çocuklarda alerji ve bağışıklık sistemi üzerinde kayda değer etkilerini gözlemledim” diyen Galland “Bu yağlar, hak ettikleri ilgiyi görmeye başladı. Yeşil yapraklı sebzelerde, soğuksu balıklarında ve deniz ürünlerinde, bazı kabuklu yemiş ve tohumlarda bulunan Omega-3 yağları, bağışıklık sisteminin tepkisini dengelemede önemli etkiye sahip. Tükettiğimiz gıdalardaki Omega-3 miktarı, 20. yüzyılın başından beri sistemli olarak azaltıldı çünkü bu yağlar, pek dayanıklı değil. İçinde Omega-3 bulunan gıdaların raf ömrü, nispeten daha kısa olur. Bu nedenle sebze yağlarını daha istikrarlı yağlara dönüştürmek için gıdalar hidrojenleme işlemine tabi tutulur. Bu da büyük bir soruna yol açar. Özellikle çocuklar üzerindeki etkisi düşünüldüğünde” diye konuşuyor.

STRES MAGNEZYUMU EMER

Stres altındaki vücudun magnezyum ihtiyacının arttığını anlatan Dr. Leo Galland, kişilik, stres, diyet ve magnezyum arasında ilgi çekici bir etkileşim söz konusu olduğunu söylüyor ve ekliyor: “Bence Omega-3 yağlarından sonra en önemli meselelerden biri de gıda seçimlerimiz nedeniyle aldığımız magnezyum miktarının azalması. Ayrıca stres, vücudun magnezyum ihtiyacını etkiliyor. Ne kadar stresli olursanız, vücudunuzun tepkilerini kontrol etmek için o kadar magnezyuma ihtiyaç duyarsınız. Özellikle sınav stresi yaşayan büyük çocuklarda durum böyledir. Sınava çalışan genç bir çocuğu ele alalım. Ortamda gürültü olduğunu ve bu çocuğun iyi not almak isteyen mükemmeliyetçi biri olduğunu düşünelim. Çocuk, içinde bulunduğu stresli koşullarda magnezyum kaybetmeye başlayacak ve daha fazlasına ihtiyaç duyacaktır.”


SÜPER GÜÇ BROKOLİ

Antialerjik besinlere dikkat çeken Galland, “Meyvelerden en çok orman meyvelerini severim. Özellikle yaban mersini favorim. Çilek, önemli antialerjik bileşenler içeriyor. Ahududu, böğürtlen ve neredeyse bütün orman meyveleri, biyoflavonoid adı verilen bitkisel besleyiciler bakımından oldukça zengin. Biyoflavonoidlerin, antiinflamatuvar ve antialerjik etkileri var. Hatta elma için dahi böyle bir durum söz konusu. Zengin bir karoten ve A vitamini kaynağı olan havuç, antiinflamatuvar etkiye sahiptir ve bağışıklık sisteminin dengelenmesine yardımcı olur. İnanılmaz bir süper gıda olan brokoli, birçok farklı bileşen içerir. Brokolinin içindekilerden en çok magnezyumu severim çünkü magnezyum, antialerjik ve bağışıklığı dengeleyici etkilere sahiptir” şeklinde konuşuyor.


Salgın D-vitamininin önemini hatırlattı

D vitaminin bağışıklık üzerindeki etkisine de değinen Dr. Leo Galland, “Çok önemli bir vitamin ve bağışıklık sistemi üzerindeki etkisi her geçen gün daha fazla kabul görüyor. Eskiden D vitaminin, kalsiyum emilimi ve kemikler için önemli olduğunu düşünürdük. Ancak D vitamini kalsiyumun ötesinde bağışıklık sistemi üzerinde dengeleyici bir etkiye sahip. Geçtiğimiz yılki salgın bu durumu hiç olmadığı kadar görünür kıldı” dedi.


#Alerji
#Omega-3
3 yıl önce