Balıkesir'in İvrindi ilçesine bağlı Akçalören köyünde yaşayan Kaya çifti, neşe dolu hayatları ile herkese örnek oluyor. 70 yıldır aynı yastığa baş koyan Mehmet ve Rukiye Kaya'yı yakınları bir an olsun yalnız bırakmazken, 90 yaşındaki Mehmet Kaya Atatürk'ten Erdoğan'a bütün idarecilerin hayatını dün gibi hatırlıyor. 70 yıldır hiç kavga etmediklerini söyleyen Mehmet Kaya, "Bazen az bir ses olmuştur. Ama büyük bir kavgamız olmadı. Hala taşıyoruz birbirimizi" dedi.
Eşi Rukiye Kaya ise, "16 yaşında evlendim. Analığım vardı, yandı öldü. Babam da öldü. Beni de verdiler. Bizim kavgamız olmadı. Genç kızlar, anasının babasının gönlünü yapıp kocaya varsınlar. Kimseyi kırmasınlar, evvela anaların ayağının altında bulacaksın cenneti" şeklinde konuştu.
Mehmet Kaya'nın dilinden İnönü'den Erdoğan'a
Türk siyasi hayatının canlı şahidi olan 90 yaşındaki Mehmet Kaya'nın açıklamaları şu şekilde:
"Atatürk vefat ettiğinde 10 yaşındaydım. Çok iyi hatırlıyorum. O günler zordu, fakirlik çok vardı. Menderes'ten de Allah razı olsun. O zamanlar 1 senelik askerdim. O zamanlar koskoca paşa ata biniyordu. Araba yok. Menderes gitti Amerika'ya, jeepler, ramseyler, uçaksavarlar getirdi. Milleti arabaya bindirdi. Sonra Demirel geldi. Ondan da memnundum. Özal, fena değildi. İnönü zamanı zordu, millet çok sefillik çekti."
Mehmet Kaya: Erdoğan dünyada bir tane
- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan övgü ile bahseden Mehmet Kaya, "Nerede böyle devir? Ne zaman yaşandı bunlar? Bu devri nerede bulacaksın kardeşim? Fakir yok bu köyde, fakir kalmadı hiç. Recep Tayyip Erdoğan, dünyada bir tane o. Allah bin kere razı olsun, fakir yok bu memlekette. Kadınların kocası ölüyor, kadınlar kocaya gitmiyor. Aylık bağlandı hepsine. Parası var mı, pulu var mı, aç mı, açıkta mı Tayyip soruyor bunu. Daha böyle adam geldi mi?" dedi.
Erdoğan yardım etti
86 yaşındaki Rukiye Kaya, Erdoğan'a olan sevgisini şu sözlerle anlattı:
"Bir daha dünyaya gelmez diyeyim ben. Erdoğan diyorum, yaşa oğlum diyorum. Hanımına da diyorum. İkiniz de birbirinizi bulmuşsunuz. Hanım da hoca, adam da hoca. Allah razı olsun, tuttuğu topraklar Selahattin olsun. Bir ekmek sahibi yaptı bizim gibi kefenlikleri. Çok şükür çoluğun çocuğun eline koymadı. Birer bin lira para verdi. İşimizi gördü. Fazla fazla gördü, dede de yarısıyla ellere yardım etti" şeklinde konuştu.
