|

Aşk temasına modern yorum

“Serenad” albümü ile Duygu Alkan, teması aşk olan Türk halk müziği eserlerini modern ve geleneksel bir sound ile harmanladığını söylüyor. Müzik yanında tiyatroyla da ilgilenen Alkan, iki sanat dalının birbirini besleyip tamamladığını düşünüyor ve sahnede olmaktan çok mutlu olduğunu dile getiriyor.

Latife Beyza Turgut
00:00 - 19/06/2022 Pazar
Güncelleme: 02:20 - 19/06/2022 Pazar
Yeni Şafak
Duygu Alkan
Duygu Alkan

İsmini ilk kez “Bahçemin uzun ömürlükleri” anlamına gelen “My Garden's Perennials” albümü ile duyduğumuz Duygu Alkan, geçtiğimiz günlerde “Serenad” isimli yeni albümünü yayınladı. 2017 yılında Ege Üniversitesi Devlet Türk Musikisi Konservatuvarı’nda lisans eğitimini bitirdikten sonra, Hollanda’ya giden Alkan, burada Codarts Rotterdam Konservatuvarı’nda lisansüstü eğitimini tamamlamış. Halen Hollanda’da yaşayan sanatçı, Hollanda ve Belçika ağırlıkta olmak suretiyle Avrupa’nın farklı ülkelerinde konserler vermeye devam ediyor. Hollanda’da yaşayan Klasik ve Geleneksel Türk müziği ile popüler müzik icracısı, aynı zamanda vokal ve makam müziği eğitmeni Alkan ile hem yeni albümünü hem de müzik yolculuğunu konuştuk.

Anadolu'da konuşulan beş farklı dildeki ninnilerin, geleneksel ve çağdaş yorumlarına yer verdiği My Garden's Perennials albümü ile beğeni toplayan Alkan, Serenad albümü ile dinleyicilerini yepyeni bir yolculuğa çıkarıyor. Alkan, CK Music Production etiketiyle ve Coşkun Karademir düzenlemesiyle yayınlanan yeni albümü için, “Serenad, adından da anlaşılacağı gibi, teması aşk olan Türk halk müziği eserlerini modern ve geleneksel bir sound ile harmanlayarak sunuyor. Bu anlamda aşkın farklı hallerini dinleyiciye sunuyor da diyebiliriz” diyor.

BU ESERLER ANADOLU’NUN MİRASI

Çoğunluğu Türkiye’nin farklı bölgelerinden anonim eserlerden oluşan Serenad albümü içerisinde; Derya Kenarında Bir Ev Yapmışam, Evlerin Önü Handır, Tutam Yar Elinden, Şu Karşıki Dağda Kar Var Duman Yok eserleri yer alıyor. “Bu eserler, uzun zamandır konserlerde, sahnemde severek söylediğim ve yorumlamak istediğim eserlerdi” diyen Alkan Serenad ile bu arzusunu gerçekleştirme şansı yakaladığını söylüyor. Albümde ayrıca sözü Alkan’a ait “Pervasız Kalp” isimli bir parça var.

Farklı dillerde, farklı türlerde eserlere ses veren Alkan, müziğin evrenselliğini daima hissettiğini söylüyor ve ekliyor: “Farklı kültürden müzisyenler ile farklı kitlelere müzik yaptığım için, doğal bir etkileşim oluyor tabii ki. Sadece dil olarak farklı olan bu eserler, aslında Anadolu ve Osmanlı mirası. Ezgilerimiz ortak olduğu için aslında o kadar da uzak değiliz. Hiçbir dili okurken yabancılık çekmiyorum. “Aslında her ne kadar makam müziği icracısı olsam da, Jazz, Blues, Indie ve Pop dinlemeyi çok seviyorum” diyen Alkan, özellikle Türk ve Jazz sentezlerini çok beğendiğini söylüyor. Favori isimleri arasında Erkan Oğur ve Birsen Tezer olduğunu ifade eden Alkan, Türk müziği icrasında ise en beğendiği ismin Yaprak Sayar olduğunu söylüyor.

Tiyatro ve müzik birbirini tamamlıyor

Amsterdam Theatre Rast ile sahne alan ve profesyonel anlamda tiyatro ile de ilgilenen Alkan’a bir müzikalin parçası olmanın nasıl bir deneyim olduğunu sorduğumuzda şöyle anlatıyor: “Amsterdam Theatre Rast, açıkçası benim için çok özel bir deneyimdi. Onun üzerine geçtiğimiz ay ise Ulusal Brüksel Tiyatrosu ile bir deneyimim daha oldu. Çok değerli yorumlar aldım. Müzik ve tiyatro birbirini tamamlayan iki ayrı sanat dalı. Şarkı söylerken genelde ifadelerimi kullandığım için, benim için biraz doğal ilerledi aslında. Çok zorlanmadım. Her iki oyunda da sahnede olmak mükemmeldi.”

Önce kendimiz için çalıyoruz

Selection Of Grapes Grubu Bas Gitarist Filip Spanley ve Davul Sanatçısı Ivan Audes geçtiğimiz hafta Afyon’daydı. İstanbul’da en çok Süleymaniye Camii’nden etkilendiklerini dile getirdi. 20 yıllık grup profesyonel bir müzisyenin önce kendi için çaldığının altını önemli çiziyor. Afyon Caz Festivali için sahneye çıkanlardan birisi de Selection Of Grapes Grubu’ydu. Grubun Bas Gitarist Filip Spanley ve Davul Sanatçısı Ivan Audes müzik kariyerinden Türkiye kültürüne uzanan özel sorularımızı yanıtladı.

Türkiye’de bu festivalde yer aldınız. Afyon’da olmak nasıldı? İzleyicinin tepkisi nasıldı?

Burada gerçekleşen 4. Festivalimiz. Covid sebebi ile 2 yıldır gelemedik üzgünüz ama tekrar birlikte olmak harikaydı. Bu zamana kadar ki en iyi katılımımızı gerçekleştirdik. Misafirlerimiz çok coşkuluydu. Afyon’un yanı sıra İstanbul ve yakın şehirlerden gelen misafirler de bizi çok mutlu etti. Herkes için heyecan verici bir deneyim oldu. Hem okullarda öğrencilere hem burada ana salonda çalmak harika bir duygu. Şehirdeki caz ve klasik müzik alışkanlıklarını bilmiyorum ama burada gelen kitle gerçekten müzikten anlıyor ve bunu bize yansıtıyor.

20 YILDIR BİRLİKTEYİZ

Afyonkarahisar Caz Müzik Direktörü Hüseyin Başkadem sizin için kendileri için müzik yapıyorlar onlar artık aştılar demişti. Bunu neden söyledi sizce?

Buradaki müzisyen arkadaşlarımızın en yenisi 16 yıl önce aramıza katıldı. Birlikte 20 yıldır dünyanın en iyi sahnelerinde yer aldık. Bizler profesyoneliz ve profesyonel müzisyenler unutmamalı ki önce kendileri için çalarlar. Biz keyif alacağız ki bunu yansıtacağız.

Caz’ın başkenti sizce neresi?

Yaklaşık 20 yıl önce ABD’deydik, kesinlikle “NewYork” cazın başkenti. Oradan gelen tüm müzisyenler dünyanın tüm ülkelerinde Avrupa dahil çok rahat çalışabiliyor.

SÜLEYMANİYE CAMİİ HAYRAN BIRAKTI

İstanbul’a kaç kere geldiniz bizi ne kadar tanıyorsunuz?

İstanbul’a çok kez konser için geldik. Özellikle bu şehirde yürümeyi çok seviyoruz. Özellikle sokak sanatçılarını gözlemlemek harika. İstanbul’un tarihi yapısı ve Türk Halkı’nın güler yüzlü ve sıcak kanlı olması, sokakta yürürken insanların selamlaması gördüğümüz en güzel şey. İstanbul’da Süleymaniye Camii’sine hayran kalmamak mümkün değil. Sanırım İstanbul’un en büyük camisi ve etrafındaki o dokunun korunmuş olması bizi çok etkiledi. Biz gelmeye devam edeceğiz.

Hem iş yapıyoruz hem öğretiyoruz

Miles Davis biliyorum ki tüm caz müzisyenleri gibi sizin için de çok önemli bir figür. Ustanın sizde yeri nedir?

Bu isim cazın duayeni. Modern caza geçiş sürecinin en büyük temsilcisi. Bizim de rol modelimiz. Mezarının başında onun için çalmıştık, bu bile bize kendimizi bize mükemmel hissettirdi. Bu zamana kadar çok başarılı işlere imza attınız ve birçok ödül kazandınız. Hâlâ hedefleriniz var mı? Hem iş yapıyoruz hem öğretiyoruz hem de yaşamımızı müzik üzerine inşa ediyoruz. Her zaman yeni ülkelerde yeni insanlar ile birlikte olmak tek hedefimiz.

#Serenad
#Selection Of Grapes Grubu
#Filip Spanley
#Süleymaniye Cami
2 yıl önce