|

Asla pes etmediler

Yıllardır Çin’in zulmü altında yaşayan Doğu Türkistanlı Rukiye Parhat, Esed zindanlarından kurtulmayı başaran Suriyeli Nur Al Hürrem, işgalci İsrail’e karşı korkusuzca mücadele eden Filistinli Fatine Suleyman ve Rabia Meyda’nında mücadele eden Mısırlı H.H., kan gölüne dönmüş coğrafyalardaki güçlü kadınlardan sadece dördü.

Ayşe Mine Alioğlu
04:00 - 8/03/2019 Cuma
Güncelleme: 03:53 - 8/03/2019 Cuma
Yeni Şafak
Fatine Süleyman, (Solda) Nur el Hürrem (Ortada) ve Fatine Süleyman (Sağda)
Fatine Süleyman, (Solda) Nur el Hürrem (Ortada) ve Fatine Süleyman (Sağda)

Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü. Kan gölüne dönmüş coğrafyalardaki kadınların mücadelesi hala devam ediyor. Başta Mısır, Doğu Türkistan, Suriye ve Filistin olmak üzere dünyanın dört bir yanında işkenceye, tecavüze ve her türlü hukuksuzluğa uğrayan kadınların sesini ise dünya duymuyor. Yeni Şafak 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde çığlıklarına herkesin kulağını tıkadığı mazlum coğrafyalardaki güçlü kadınlarının sesi oldu.

NE İLK NE DE SON KURBANIM


Yıllardır Çin’in zulmü altında çığlıklarını duyurmaya çalışan Doğu Türkistan’daki binlerce kadından birisi olan 30 yaşındaki Rukiye Parhat’ın, babası, annesi ve anneleri Çinli askerler tarafından şehit edilmiş. Parhat “4 sene hapiste yattım. Dayak attılar, köpekleri saldırttılar, herkese tecavüz ettiler. Çinliler ‘Bu öldü ölecek zaten’ deyip kefaretimi kabul ettiler. Çıktığımda vücudum yaralar içerisindeydi. Sonra sahte pasaportla önce Dubai’ye sonra Türkiye’ye geldim. Burada bir vakıfta İngilizce dersi veriyorum. Zulmün ilk kurbanı değilim, son da olmayacağım” dedi.

RUHUMDA ACI DAHA BÜYÜK


Suriye savaşının ilk yıllarında Esed zindanlarına hapsedilen Nur Al Hürrem (33) hikayesini şöyle anlatıyor: “Savaş başlamadan önce Halep’de Arap Dili ve Edebiyatı bölümünde son sınıf öğrencisiydim. İç karışıklıkta erkek kardeşim muhaliflerin arasında yer aldığı için Esed’in arananlar listesindeydi. Ona ulaşmak için beni ve kız kardeşimi 2014 yılında tutukladılar. İçeride 100 ağır gün geçirdim. Bizi kefaretle çıkardılar. Hala yaralarımı sarmaya devam ediyorum ama en acısı ise kız kardeşim o günleri hatırından silmek için beni terk edip Almanya’ya gitti. İki yıl önce Türkiye’ye geldim. Diplomamı sonunda alabildim. Her şeyi unutup yeniden başlamak istiyorum; ancak bedenimde taşıdığım acılarım ruhumun içindekilerden hafif. Kadınların çığlıkları hala kulağımda.”

TESLİM OLMAM


İsrail’in işgal ettiği topraklarını geri almak yıllarca korkusuzca mücadele eden kahraman Filistinli kadınlardan birisi Fatine Suleyman, şunları anlattı: “Yıllar önce eşim siyonistler tarafından tutuklanarak hapise atıldı. Ve beş yıl orada kaldı. Oğlum 77 günlükken eşim İsrail’in saldırısında şehit oldu. Yılmadım. Filistin bizimdi. Eğitimimi tamamlayıp üniversiteyi bitirdim. Doktora derecesi aldım. Oğlumu da bir Kudüs direnişcisi olarak yetiştirdim. Birçok arkadaşım ve ben tutuklandık. Hapiste çeşitli işkenceler gördük. Sonra çıktım. Beş yıl önce kanser kapımı çalınca Türkiye’ye geldim. Ama asla teslim olmadım olmayacağım”

MÜCADELEM DEVAM EDECEK

Mısır’da 6 yıl önce anti demokratik yöntemle gerçekleşen darbeye karşı kurulan İhvan kardeşlerin Özgürlük ve Adalet Partisi meclis üyesi H.H, Rabia Meydanı’nda mücadele veren kadınlardan. H.H. “Üç kızımı geride bıraktım. Tutuklandım. İşkence gördüm. Fakat Mısır’a gittiğim anda infaz edileceğim. Türkiye’de kadınlar için çaba vermeye devam ediyorum” şeklinde konuştu.


#Nur el Hürrem
#Rukiye Parhat
#Fatine Süleyman
#Zulüm
#Suriye
#Mısır
#Doğu Türkistan
#Filistin
5 yıl önce