|

Bilge çocuklar Mars’a çıkacak

Anadolu’nun dört bir yanından yüzlerce çocuk Mars’ta bir hayatın hayalini kurdu. Bilge Çocuk Dergisi’nin düzenlediği Mars’ta Hayat yarışmasının sonuçlarının açıklanmasıyla da ödüller dağıtıldı. Yarışmada ilk üçe giren Yusuf Çağrı Güler, Nezaket Sena Özgüner ve Didem Ülkü Demirci’nin ortak hayalleri gelecekte bilim insanı olabilmek.

Merve Akbaş
04:00 - 6/10/2019 Pazar
Güncelleme: 22:45 - 5/10/2019 Cumartesi
Yeni Şafak
Mars’ta Hayat yarışmasının sonuçlarının açıklanmasıyla da ödüller dağıtıldı.
Mars’ta Hayat yarışmasının sonuçlarının açıklanmasıyla da ödüller dağıtıldı.

Dünya her geçen gün uzayı, yaşadığımız evreni daha yakından tanıyor. Bugün yaşadığımız galaksiyle ilgili bildiklerimizi sadece 50 yıl önce bile tahmin etmek imkansızdı. Şimdiki zamanın çocukları da bu duruma ayak uydurmuş, gelecek için hazırlanıyorlar. Geçtiğimiz hafta Bilge Çocuk dergisinin düzenlediği Mars’ta Hayat konulu yarışmasında ödül alan öğrencilerin hikâyelerine baktığımız da çocukların bu merakını görmek mümkün.


HAYAL KURMALARINI SAĞLADIK

Türkiye genelinde ortaokul öğrencilerinin başvurabildiği “Mars’ta Hayat Hikaye Yarışması”na yapılan binlerce başvuru arasından dereceye giren ilk üç hikâye ödüle layık görüldü. Yedi hikaye de mansiyon ödülüne hak kazandı. Çocuklar ödüllerini Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un elinden aldı. İlk üçe giren öğrencilerin hepsi Anadolu’nun farklı kentlerinden. Bilge Çocuk dergisinin yayın yönetmeni Osman Turhan’da bu ödülün geleneksel hale geleceği müjdesini veriyor. Ödül töreninde de konuşan Turhan, “Amacımız çocukları hayal kurmalarını sağlayıp, onları ödüllendirmek” diyor.

Yarışmada birinci olan Yusuf Çağrı Güler henüz 12 yaşında. Elazığ’da yaşıyor. Hem yazı yazmayı seviyor hem de matematik dersini. O hikâyesinde, çok gelişmiş teknolojilere sahip olan Marslıların gezegenlerine verdikleri zarar nedeniyle yer altında yaşamaya başlamalarını ve Dünya’da Anadolu’da yaşayan bir bilim insanı ve öğrencilerinin Mars’a gönderdikleri uzay aracıyla Marslılarla tanışmalarını anlatıyor. Güler hikâyesini annesinin kendisini yarışmadan haberdar etmesi üzerine kaleme almaya başlamış. “Türkçe dersine de ilgi gösteriyorum ama matematiği de çok seviyorum” diyor. Ama büyüdüğünde özellikle mühendislik üzerine eğitim almak istediğini ekliyor. Güler, “Yazılım alanı özellike dikkatimi çekiyor. Mars’ta Hayat konusu beni çok etkiledi. Büyüdüğümde de uzayla ilgili çalışmalar yapmak isterim” diyor.


BİLİNMEZLERİ ORTAYA ÇIKARACAĞIM

Umut vaat eden çocuklardan bir diğeri yarışmada ikinci olan Didem Ülkü Demirci. Demirci Kahramanmaraşlı. Yarışmayı kazandıktan sonra hem ödül töreninde, hem de daha sonrasında arkadaşlarının tebriklerini alırken çok mutlu olmuş. Didem Ülkü öğretmenleriyle sürdürdükleri yazı çalışmaları esnasında bu yarışmadan haberdar olduğunu söylüyor. “Ben uzayı çok seviyorum. Bu konuda belgeseller izliyorum, Ama yazmayı da çok seviyorum” diyor. Yazmayı ne kadar sevse de gelecekte beyin cerrahı olmak istediğini belirtiyor. Ona göre uzay ve tıp bilimleri arasında ortak noktalar var. “İkisi de bilinmezleri ortaya çıkarıyor” diyor. Onun hikâyesi de dünyaya verilen zararla başlıyor. Hayali bir üçüncü dünya savaşının çıktığı, çevreye zarar verdiğimizi ve dünyanın yaşanılmaz bir yer olduğu hayalinden yola çıkan Demirci, “Ben Mars’ta yaşamak zorunda kalışımızı anlatmıştım. Dünyayı yeterince korumadığımızı düşünüyorum. Maalesef çevre kirliliği de gün geçtikçe artıyor. Bu nedenle bu konuda daha dikkatli olmamız gerektiğini hatırlatmak için bu hikayeyi yazdım” diyor.


GELMİŞ VE GEÇMİŞ ARASINDA BİR BAĞ

Yarışmadan üçüncülük ödülü alan Nezaket Sena Özgüner ise uzay bilimlerine oldukça meraklı. “Daha önce de yarışmalara katıldım, ama bu konuyu bildiğim, daha önce üstüne çok düşündüğüm için sanırım ödülü alacak güzel bir hikâye yazabildim” diyor. Özgüner ve şunları ekliyor: “Sosyal medyada yarışmanın haberini aldım. Hatta katılım tarihinin bitmesine çok az bir zaman kala da hikâyemi gönderebildim. Hikâyem iç içe geçmiş iki öyküyü içeriyor. Daha önceden aklımda bu konu vardı. Ancak yazmam üç günümü aldı. Kendi tarihimizle gelecek arasında ortak bir bağ kurdum.”

Türk astrofizikçiyi örnek alıyorum


Uzayla çok ilgili olduğunu gelecekte uzay mühendisliği üzerine eğitim almak istediğini söyleyen Nezaket Sena Özgüner, özellikle geçtiğimiz yıl ülkemizi ziyaret eden Elon Musk’ı yakından takip ettiğini söylüyor. Ama örnek aldığı genç Türk bir astrofizikçi de var. O da NASA’da çalışan Türk astrofizikçi Dr. Umut Yıldız. Yıldız’ı kendine örnek aldığını Özgüner, “Okulda da herkes beni tebrik etti. Öğretmenlerimiz de destekledi. Bu beni motive etti. Gelecekte bu alan üzerine eğitim alıp, daha sonra da benden küçük ve uzaya meraklı arkadaşlara yardım etmeyi onları bu alana yönlendirmeyi hayal ediyorum” diyor.

#Mars’ta Hayat Hikaye Yarışması
#Yusuf Çağrı Güler
#Nezaket Sena Özgüner
#Ziya Selçuk
#Didem Ülkü Demirci
5 yıl önce