|

Bu camilerle ilgili bilinenler yanlış

Akademik olarak İslam mimarisiyle ilgili çalışmalar yapan Dr. Fettah Aykaç’ın “K. A. C. Creswell’e Göre Erken Devir İslam Mimarisi” kitabında, bugüne kadar bilinen birçok yanlışın üzeri çizildi. Mimar ve Mühendisler Grubu tarafından yayınlanan kitap, oryantalistlerin İslam mimarisini yok saydıklarının bir delili. Bunlardan en önemlileri, Şam Emevi Camii’nin önceden kiliseyle birlikte kullanıldığı, Diyarbakır Ulu Camii’nin de şehrin en büyük kilisesinin camiye çevrildiği bilgisi. Mescid-i Nebevi’nin Peygamber’in evi olarak kullanıldığı ve Kubbetü’s Sahra yapısının Bizans döneminden kalma olduğu, kubbesinin eski bir kiliseden sökülüp getirildiğine itirazlar da yine kitapta yer alan bilgiler arasında. Aykaç’la bu kıymetli eseri üzerine konuştuk.

Sevda Dursun
00:00 - 9/05/2022 Pazartesi
Güncelleme: 18:46 - 8/05/2022 Pazar
Yeni Şafak
Diyarbakır Ulu Camii
Diyarbakır Ulu Camii
-
Creswell’in Erken Devir İslam Mimarisi’ni neden açıklamalı ve yorumlamalı bir şekilde tekrar yayınlama gereği duydunuz Hocam?

1948’den itibaren Ankara Üniversitesi İslam Enstitüsü’nde İslam Sanatları dersi okutulmaya başlandığında hiç kaynak kitap yoktu. Avrupa’da eğitim görmüş Suut Kemal Yetkin, Hilmi Ziya Ülken gibi hocalar, yabancı dilden özet tercüme yoluyla kaynak kitap hazırlamışlardı. Onların kaynaklarına baktığınız zaman hepsi Avrupalı oryantalist. Hocaların İslam’la ilgisi de biraz zayıf olduğu için yanlış bilgileri elememişler. Dolayısıyla bu alanda oryantalistlerin yanlışlarını düzelten, doğruları ortaya koyan bir çalışmaya ihtiyaç vardı. Aziz Doğanay hocam tezim için beni bu alana yönlendirdi. Araştırmaya başladığımda her kaynak beni Creswell’e yönlendirdi. Bu çalışmayı yaparken Creswell’in kitabındaki bilgileri aldım ve onun yanlışlarını da tespit ederek doğrularını yazdım.

- Tespit ettiğiniz
önemli yanlışlar nelerdi?

Mescid-i Nebevi, Şam Emevi Camii, Kubbetü’s Sahra ve Diyarbakır Ulu Camii bunlardan en önemlileri. Şam Emevi Camisi’yle ilgili iki farklı grup var, birisi diyor ki burası kiliseydi, Müslümanlar fethedince camiye çevirdiler. Zaten planı kilise planı olduğu için insanlar kolaylıkla inandı. İkinci grup da diyor ki, burada büyük bir kilise yoktu, küçük bir kilise vardı, Müslümanlarla birlikte orayı ortak kullandılar. Bizim kaynaklar bunu almış. Kilise figürlerinin içinde nasıl namaz kıldıklarını sorduğumuzda ise bir açıklama getiremiyorlar.

KİLİSEYLE ORTAK KULLANIM YOK

- İşin aslı neydi peki?

Creswell’in araştırmasına göre eskiden Roma yapısı putperest tapınağı vardı. Önce Hristiyanlar bunun avlusunun bir kısmına kilise yapmışlar. Hz. Ömer’in zamanında (636) Müslümanlar Şam’ı fethedince kilisenin olduğu tarafı Hristiyanlara bıraktılar. Müslümanlar ortadan bir duvar örerek boş olan kısma cami yaptılar. Kiliseyi birlikte kullanmadılar, kilisenin de içinde bulunduğu tapınağın olduğu alanın yarısını kullandılar. Daha sonra Velid bin Abdülmelik burayı Hristiyanlardan satın alarak bütün bir alana şu andaki Şam Emevi Camii’ni yaptırıyor. Ama yanlış bilgi hala birçok kaynakta duruyor. Diyarbakır Ulu Camisi için de savaş ganimeti olarak şehrin en büyük kilisesini aldıklarını ve orayı camiye çevirdiklerini söylüyorlar. O da aynen kilise planında bir yapı, zira o dönem kiliseyi örnek alarak yapıyorlardı. Creswell Hristiyan kaynaklardan fethedildiği dönemde oradaki en büyük kilisenin ismini bulmuş, şu tarihlerde restorasyon yapılmış diye de kanıtlamış.

- Oryantalistler niye yanlış bilgi yayma gereği duyuyor?

Müslümanları bir şey bilmez, bir şey beceremez, her şeyi biz yaptık siz bizi silah zoruyla yendiniz ve gasp ettiniz demek, kendilerine mal etmek için. İslam dünyası da bir araştırma yaparken önce ‘Avrupalılar ne demiş’ diye bakar. 1930’lardan sonra da bu devlet eliyle yaygınlaştırılmış. Örneğin Leiden İslam Ansiklopedisi Arapça’ya Farsça’ya ve Türkçe’ye çevrilmiş. Bu yolla bir sürü yanlış girmiş. Dünyada ikinci üçüncü versiyonları var, hataları düzelterek basılmış. Creswell kendi kitabında yazdığı İslam Ansiklopedisi’nde bulunan maddeye itirazlarını ansiklopedinin yönetim merkezine göndererek diğer baskılarda düzelttiriyor mesela. Ama bizde birinci baskıdan tercümeler yapıldığı için hala o birinci baskıdaki yanlış bilgi duruyor.

AKSA, ALTERNATİF HAC MEKANI DEĞİLDİ

- Kubbetü’s Sahra’yla ilgili tespit ettiğiniz
yanlış bilgiler neler?

Oryantalistlerin Kubbetü’s Sahra yapısının Bizans döneminden kalma olduğu, kubbesinin eski bir kiliseden sökülüp getirildiği gibi yalan yanlış bilgileri var. Miraca çıkarken Resulullah’ın Muallak Kayası’ndan yükseldiği bilgisi de yanlış bilinenlerden. Muallak Kayası Resulullah zamanında hatta Kudüs’ün fethedildiği 637 yılında bile Müslümanlar açısından çok önemli değildi. Çünkü bu alana Yahudiler mabed yapmasın diye Hristiyanlar tarafından şehrin çöpleri atılıyordu. Hz. Ömer Kudüs’ün anahtarlarını aldığında, sahabelerle birlikte o çöplüğü temizlediğinin İslam tarihinde kayıtları var. Çöplükken kayanın üstü kapalıydı, gözükmüyordu bile. Yapının yapılış amacı için de farklı görüşler var. Creswell’in de yanıldığı bir bilgi, Abdülmelik’in Kubbetüs Sahra’yı yapma amacının alternatif hac yeri olduğu bilgisi. Eğer gerçekten alternatif hac yeri olarak yapsaydı, içinde hacla ilgili ayetler yazardı. Halbuki içinde dolaşan kitabesinde Hristiyanları ve Yahudileri İslam’a davet eden mesajlar var.


Peygamber’in evi ayrıydı

+- Mescid-i Nebevi meselesi nedir?

Creswell ve çoğunluk oryantalistler, Mescid-i Nebevi’yi Hz. Muhammed’in ailesiyle yaşayacağı ev olarak yaptığını, ölümünden sonra Müslümanların orayı mescide çevirdiğini söyler. Bunu çok araştırdım, sonunda Mescidi Nebevi’nin Resulullah’ın vefatından önceki son halini çizdim ve kitaba koydum. İbadetin yapıldığı avlu ile Peygamber’in eşlerinin yaşadığı odaların avlusu yan yana. Bu odaların arka kapılarından Resulullah camiye ulaşabiliyor. Yani Peygamberimiz’in evi şu anda mescid olarak kullanılan yer değildi, onun bitişiğiydi. Eğer Peygamber’in evi olsaydı, kapanacak kapısı olurdu. Halbuki yoktu. Hatta gayrimüslimler bile mescidin içinden geçerek kestirme yol olarak kullanıyordu. Nasıl ev olsun?


#Fettah Aykaç
#Creswell
#mimari
#Diyarbakır Ulu Camii
#Mescid-i Nebevi
#Bizans
#Şam Emevi Camii
#Kubbetü’s Sahra
2 yıl önce