|

Canım öğretmenimi anlatıyor

Öğretmenler Günü vesilesiyle çocukların öğretmenleriyle ve okullarıyla ilişkilerini konu alan beş kitabı bu ay sizin için derledik. Farklı coğrafyalardan farklı yazarların kaleme aldığı öğretmen öğrenci ilişkini anlatan kitaplarda her çocuk kendinden bir şeyler bulacaktır.

04:00 - 15/11/2020 Pazar
Güncelleme: 02:54 - 15/11/2020 Pazar
Yeni Şafak
 “Üç Çocuk Bir Öğretmen ve Unutulmaz Bir Gün” isimli bir kitapta okuldan ayrılmak zorunda kalan öğretmenlerine, unutulmaz bir gün yaşatmaya karar veren üç çocuğun hikâyesi, komik bir dille anlatılıyor.
“Üç Çocuk Bir Öğretmen ve Unutulmaz Bir Gün” isimli bir kitapta okuldan ayrılmak zorunda kalan öğretmenlerine, unutulmaz bir gün yaşatmaya karar veren üç çocuğun hikâyesi, komik bir dille anlatılıyor.
SEVİNÇ ŞAHİN

Bu ay 24 Kasım Öğretmenler Günü vesiyesiyle öğretmen temalı çocuk kitapların dünyasına kısa bir yolculuk yaptık. Amerikalı Yazar John David Anderson’a ait olan “Üç Çocuk Bir Öğretmen ve Unutulmaz Bir Gün” isimli bir kitapta okuldan ayrılmak zorunda kalan öğretmenlerine, unutulmaz bir gün yaşatmaya karar veren üç çocuğun hikâyesi, komik bir dille anlatılıyor. 2016 yılında, New York Times Dikkate Değer Kitap Ödülü, Publisher’s Weekly Yılın En İyi Çocuk Kitabı, School Library Journal Yılın En İyi Kitabı, Journal Library Birliği Seçimi gibi ödüllerle başarısı tescillenen bu eserde tek bir günün nasıl uzun bir serüvene dönüştüğüne şahit oluyoruz. Öğretmen Bayan Bixby’nin çeşitli nedenlerden ötürü okula devam edemeyeceğini açıklamasıyla başlayan eserde, öğretmenlerine duydukları ortak sevgide birleşen farklı karakterde üç arkadaşın, öğretmenleriyle yaşadıkları olaylar anlatılmış. Sadece bir öğretmen ve öğrenci öyküsü değil, eğlenceli, duygusal ve macera dolu bir dostluk öyküsü aynı zamanda.

SEVGİLİ ÖĞRETMENİM


Necati Güngör’e ait “Sevgili Öğretmenim” isimli kitap ise minnetle hatırlanan öğretmenlerden söz ediyor. Güngör bu eseriyle 2017 Naim Tirali Öykü Ödülü’ne layık görülmüştü. Kitapta tam 11 adet öykü yer alıyor. 11öykünün tamamı da, hepimizin hayatında önemli bir yere sahip olan öğretmenlerle ilgili. Öğretmenlerin çabalarını, zorluklarını, öğretmen- öğrenci ilişkisini gerçekçi bir yaklaşımla anlatan Necati Güngör bol ödüllü bir yazar. Sevgili Öğretmenim isimli eserinde farklı sosyal yapılarda yetişen çocukların ihtiyaçlarını ve görevleri sadece okul sınırları içinde kalmayan öğretmenlerin sorumluluklarını da hatırlatan yazar, aynı zamanda öğretmenlik mesleğinin önemine ve değerine de vurgu yapıyor. Sevgili Öğretmenim isimli bu eserde yazar, farklılıklara saygı duyarak yaşamanın önemini ve dayanışmayı anlatılırken birçok farklı yaşamın kapılarını da aralıyor.

YARAMAZ ÇOCUĞUN HİKAYESİ


“Öğretmenim Bir Canavar” kitabının yazarı ve çizeri Peter Brown, okul hayatından hatıra kalan, unutmadığı bir anısından yola çıkarak yazmış bu harika eseri. Birçok çocuğun hislerine tercüman olduğuna da eminim. Kitabın kahramanı Bobby, kağıttan uçaklar yapmayı ve onları uçurarak oynamayı seven bir çocuk. Bunda bir sıkıntı yok elbette. Sıkıntı bunu sınıfta yapmaya kalkmasında. Ama öğretmeni Bayan Kirby’in Bobby ve uçaklarına nasıl tepki verdiğini bir görseydiniz, siz de Bayan Kirby’in bir canavar olduğuna inanabilirdiniz. Kitabın ilk sayfalarında Bayan Kirby’i Bobby’nin gözünden görürüz; sivri dişli, koca ağızlı, yemyeşil bir rengi olan korkunç biri! Bobby ve öğretmeni bir gün parkta karşılaşınca işler değişir. O gün Bobby, Bayan Kirby’in okul dışında başka bir hayatı olduğunu ve o hayattaki öğretmeninin aslında hiç de canavar olmadığını görür. Tabii Bayan Kirby’i de Bobby’i daha yakından tanır. Öğretmen korkusu olan çocuklarımıza iyi gelecek bu güzel eser, Hep Kitap tarafından, Sevin Okyay çevirisiyle dilimize kazandırılmış.

NOKTA KADAR ÖNEMLİ


Sevgili öğretmenleri konu alan bir diğer eserse Nokta adını taşıyor. Bir Nokta, minicik bir şey ama çok önemli. “Nokta” aynı zamanda kocaman bir kitabın adı. Altın Kitaplar’dan çıkan, yazar- çizer Peter H. Reynolds’a ait olan “Nokta”isimli kitap, Oya Alpar tarafından Türkçeye kazandırılmış. Kitabın kahramanı Vashti diyeceğim ama aslında bu kitabın iki kahramanı var. Biri Vashti diğeri de Vashti’nin resim öğretmeni. Vashti resim yapamadığı için çok üzgün ve biraz da kızgın. Bunu fark eden öğretmeni ondan bir nokta yapmasını ister. Vashati önce şöyle bir düşünür ve resim yapamasa da bunu yapabileceğine karar verir. Bir dahaki resim dersinde Vashti’yi bir sürprizle karşılaşır. Öğretmeni Vashti’nin “muhteşem nokta”sını yaldızlı bir çerçeveye koyup duvara asmıştır. Hem de kendi masasının arkasındaki duvara! Küçük ve muhteşem bir noktayla başlayan bu serüven, bir resim sergisine kadar uzanır. Varın gerisini siz hayal edin. Ya da okuyun siz en iyisi.

BİR ÖĞRETMENİ ANLATIYOR


Vashti’nin resim öğretmeninden bahsederken, yine bir çocuğun hayatına çok etkili bir dokunuş yapmış bir öğretmen geldi aklıma: dilbilgisi ve edebiyat öğretmeni Bayan Granger. Bayan Granger, yazar Andrew Clement’in “Bunun Adı Findel” isimli kitabına konu olan öğretmen. Kitap, tamamen Bayan Granger’den söz etmiyor tabii ki. Kitabın asıl ana karakteri Nick adında, beşinci sınıfa yeni başlayan bir çocuk. Nick, yaratıcı fikirlerle dolu, şakacı bir çocuktur. Hemen her çocuk gibi zaman zaman dersi kaynatmayı sever. Ama bunu Bayan Granger’in dersinde denemesi başına iş almasına neden olur.

Ödevden kurtulmak için dersi kaynatmaya çalışırken, daha kapsamlı ve özel bir ödevle baş başa kalır Nick. Ve bu ödev, onun hayatını değiştirecek olaylara yol açar. Kelimelerin ortaya çıkışıyla ilgili ödevden sonra, Nick “findel” kelimesini uydurur ve onu “kalem” kelimesi yerine kullanır. Başta, bir çeşit oyun gibi başlayan bu kelime değişimi, durdurulamaz şekilde tüm ülkeye yayılır. Bayan Granger, bu değişimin karşısında yer alır kitap boyunca. Ama yıllar sonra açması için Nick’e yazdığı bir mektupla biz gerçeği öğreniriz. Artık bir yetişkin olan Nick için bu gerçek, çok şey ifade eder.

Nick’in karşısına çıkan ve hayatına dokunan Bayan Granger gibi öğretmenlerin artması dileğiyle, tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutlarım. Hepinizin içinden “benim de bir öğretmenim vardı…” diye başlayan bir hikâye geçtiğini düşünüyorum. Belki bir gün yazılır o hikâye, kim bilir? Keyifli okumalar…

#John David Anderson
#Andrew Clement
#Necati Güngör
3 yıl önce