|

Deliller kar taneleri gibi erimeden toplanmalı

Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Didem Yeldan, cinsel istismar davalarına ışık tutacak bir kitap kaleme aldı. "Uygulamada Cinsel Suçlar" isimli kitapta Yeldan, cinsel istismar vakalarında sürecin uzamasının ızdırabı arttırdığını ve ifadelerin değişmesine neden olduğunu belirterek, "Cinsel suçlarda deliller kar taneleri gibi eriyip kaybolmadan toplanmalıdır. Aksi halde bu tür suçlarda araya giren zaman sanığın lehine, mağdurun ise aleyhine işlemektedir" dedi.

Osman Özgan
04:00 - 18/01/2020 Cumartesi
Güncelleme: 12:27 - 18/01/2020 Cumartesi
Yeni Şafak
Uygulamada Cinsel Suçlar
Uygulamada Cinsel Suçlar

952 sayfalık kitabın ön sözünde Özgecan Aslan, Münevver Karabulut, Şule Çet, Değer Deniz gibi cinsel istismara uğrayıp öldürülen birçok kadının ismini paylaşan Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Didem Yeldan,
"Benzer kaderi paylaşan daha binlerce kurbanın anısına"
diyerek, kitabı öldürülen kadınlara atfetti.

MAĞDUR BASKIDAN UZAK TUTULMALI

Didem Yeldan, kitabında, cinsel suçların, mahiyetleri itibariyle gizlilik içinde işlenen suçlar oldukları için olayın ispatı açısından görgü tanıklarının bulunamayabileceğini belirterek, çoğu zaman sadece mağdur ve sanık arasında gerçekleşen bu suçlarda, mağdurun beyanının önemli bir delil olduğuna dikkat çekti. Yeldan, şöyle devam etti:

"Cinsel vakalardaki, ayıp ve mahremiyet duygusu, çoğu olayda mağdur ve yakınlarının olayı unutturmak ve çevreye karşı da ilerde 'işte o' dedirtmemek için ifadeyi değiştirme, sanığı affetme, şikayetten vazgeçme ya da baştan beri şikayetçi olmama yoluna giderek olayı kapatmaya çalışmaya neden olmakta ve bu durum mağdurların ifadesini etkilemektedir. Mağdurların beyanlarını en sağlıklı şekilde temin edebilmek için ise onları aile ve çevrenin olumsuz baskı ve telkinlerinden uzak tutup, soruşturma safhasında güvenli ortamda, uzman ya da uzmanlar tarafından beyanlarının alınması gerekir. Bu beyanların kayıt altına alınması, iddianamenin kabulünden hemen sonra da araya zaman girmeden duruşmanın yapılması ve mağdurların etki altında kalmadan verdikleri samimi ve özgür beyanları ile yetinmek gerekmektedir."

DELİLLER 'KAR TANELERİ' GİBİDİR

Soruşturma ve dava sürecinin usulüne uygun ve hızlı olarak yapılmasının önemli olduğunu vurgulayan Yeldan, cinsel suçlarda delilleri 'yağan kar taneleri'ne benzetti.
Delillerin ilk ortaya çıktığında temin edilip sağlıklı ve güvenli bir şekilde muhafazasının yapılması gerektiğini kaydeden Yargıtay Savcısı Yeldan, "Cinsel suçlarda olayın hemen akabinde titizlikle alınmış mağdur beyanı, tanık beyanı, hemen yaptırılmış teşhis işlemi ve doktor muayenesi, raporlar, ileride ispat ve suçun sübutu açısından büyük önem taşır. Nasıl kar taneleri gökyüzünün üst katlarında daha iri, sıkı ve yoğun iken yer yüzüne yaklaştıkça seyrekleşip, yer yüzüne değdiklerinde de eriyip kaybolmakta iseler, cinsel suçlardaki deliller de böyledir. Kar tanelerini yani delilleri kaynaklarından ilk çıktıklarında hemen ele geçirip kirlenip, eriyip kaybolmamaları için en sağlıklı şekilde muhafaza etmeliyiz ki doğru sonuca ulaşalım" ifadelerini kullandı.

SÜRECİN UZAMASI SANIĞIN LEHİNE, MAĞDURUN ALEYHİNE

  • Bu tür suçlarda araya giren zamanın sanığın lehine, mağdurun aleyhine işlediğine işaret eden Didem, "Soruşturma ve kovuşturma süreci uzayıp mahkemeye gidiş gelişler arttıkça, olayın verdiği ıstırap daha da artacak, ifadeler de değişmeye başlayacaktır. Olayı kapatmaya yönelik telkinler, mağdurun özgür iradesini de etkileyecektir. Çoğu olayda soruşturma safhasındaki beyanlar ile yargılama safhasındaki beyanlar arasında bundan kaynaklanan farklılıklar olabiliyor. İfadelerde çelişki oluşturabilecek bu hususlar, yanlış değerlendirildiklerinde olayın cezasızlık ile sonuçlanmasına neden oluyor" dedi.

DEVLETE SIĞININ VE ADALETE GÜVENİN

Kitapta son dönemde gündeme gelen birçok cinsel istismar davasına ışık tutacak ve benzer tarzdaki olay ve soruşturmalarda kullanılabilecek örnek karar ve değerlendirmelere yer verildi. Cinsel saldırı ve istismarın eğitim seviyesi ve sosyal statü fark etmeksizin hemen her kesimde yaşanabildiğine dikkat çeken Yeldan, mağdurların en yakınlarındaki kişilerin de cinsel eylemlerine maruz kaldıklarını belirterek,
"Her zaman olduğu gibi devlete sığınılacak ve adalete güvenilecektir"
değerlendirmesinde bulundu.

KUTU KUTU...

ÖRNEK KARARLARA İMZA ATTI

Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Didem Yeldan, daha önce görev yaptığı mahkemelerde kadına yönelik şiddet ve cinsel istismar davalarında verdiği kararlar ile dikkat çekmişti. Eşine şiddet uygulayan sanığın eylemlerini eziyet olarak değerlendirerek en üst sınırdan ceza verip iyi hal indirimi uygulamayan Yeldan, başka bir davada ise 2 öğrenciye cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla yargılandığı ilk derece mahkemesindeki davada beraat eden sanığa, çocukların ilk beyanını göz önünde bulundurarak 15 yıl hapis cezası verilmesini sağlamıştı.


#Uygulamada Cinsel Suçlar
#Yargıtay
#Kitap
4 yıl önce