Galler Prensesi Diana'nın ölümü sadece İngiliz halkını değil tüm dünyayı derinden etkilemişti. Prenses geçirdiği trafik kazasının ardından yaşamını yitirirken arkasında da bir sürü soru işareti bırakmıştı. Eşi Prens Charles'la problemler yaşayan ve boşanma kararı alan Diana o dönemlerde, kendini bioenerji uzmanı olarak tanıtan Muhammed Kadri'den de yardım almış. Türkiye'ye, Ülke Tv'de yayınlanan Sıra Dışı programına katılmak için gelen Mohammed Kadri ile Galler Prensesi Diana'yı konuştuk.
Bioenerji uzmanı olarak İngiltere'de ün yapan Muhammed Kadri, Diana ile kraliyet ailesine girmeden yani Prens Charles ile evlenmeden önce tanışmış. Diana'nın Charles'la evlenmeden önce de problemli biri olduğunu iddia eden Kadri “O bir yardım arayışındaydı, problemleri vardı. Altıncı his ve sırlarla dolu olaylara özel bir ilgi duyuyordu. Bana geldiği zaman vücudunda olumsuz hisler ve negatif elektrikler taşıyordu. Sorun hastalık değil etrafıyla kurduğu ilişkilerden hoşnutsuzluktu” diyor.
Prenses Diana'yı bioenerji ve telkinler yoluyla sakinleştirdiğini anlatan Kadri, Diana'nın hayatı ve evliliğine dair ilginç iddialarda bulunuyor. Diana evlenmeden önce belirli aralıklarla yapılan terapiler Prens Charles'la yaptığı evlilikten sonra sıklık kazanmaya başlamış. Charles'ın çok kaba biri olduğunu anlatan Kadri, “Diana çok hassas bir bayandı fakat Charles onu anlamadı” diyor. Çocukluğu sıkıntı içerisinde geçen Diana için Charles evliliğinin bir piyango olduğunu düşünen Kadri Diana'nın eşinde aradığı sıcaklığı asla bulamadığına da değiniyor. Kadri Charles-Diana evliliğini “Diana normal bir hayattan geldiği için diğer insanlar gibi karı koca ilişkisi yaşamak istiyordu ama Charles her zaman ciddiydi. Prenses eşiyle olan dostluk ilişkisini tam kuramadı. Charles, O'nu daima aşağılardı.” cümleleriyle özetliyor.
Suriye asıllı Doktor Kadri, Diana'nın kişilik tahlilini de yapıyor. Kadri Prenses'i; çocuk ruhlu, basit ve her şeye çabucak inanan biri olarak tanımlıyor. Kadri'ye göre Diana hayatı hep bir oyun gibi gördü ve çocuk ruhlu kalıp asla büyümedi. Diana'nın psikolojisinin bozulmasında Charles'ın etkisinin çok büyük olduğunu savunan Kadri “Prens'in ciddi tavrı Diana'yı bıktırdı. O da farklı arayışlar içerisine girdi. Terapilerde bana Charles ile ilgili çok özel olaylar anlattı ama bunları şu anda açıklamam mümkün değil” diye de belirtiyor. Diana ile ölmeden iki hafta önce yine telefonda terapi yaptıklarını anlatan Kadri, Prenses ile çoğu kez yüz yüze gelmeden telefon aracılığıyla onu telkin ettiğini iddia ediyor. Kadri Diana ile başlarından geçen bir anıyı şöyle anlatıyor: “Bir gün beni Hindistan'dan aradı. Kendimi karanlıkta ve yalnız hissediyorum, bunalımlarım var dedi. Onun rahatlamasını sağladım. Bioenerjiyle tedavi ettim ve rahatça uyudu” Doktor Kadri, Dodi el Fayed'le olan beraberliği yüzünden ölmeden önce Müslüman olduğu konuşulan Diana'nın dinini değiştirmediğini iddia ediyor.
Yardımsever kişiliğiyle de halkın gönlünde taht kuran Diana her zaman doğunun sade hayatına özlem duymuş. Öyle ki Kadri'ye göre Mısır'lı ve Hint'li erkeklerle bir ilişki yaşamasının en büyük sebebi o kültüre duyduğu özlemmiş. Doktoru Kadri'den sürekli ülkesi Suriye'yi anlatmasını isteyen, Doğu yemeklerinden en çok Humus'u seven Prenses, Arapların elleriyle pilav yemesine dahi özenirmiş. Prens Charles'tan boşandıktan sonra üzerinde baskı kurulan Diana doktoruna o dönemlerde bu baskılardan sıkıldığını anlatıyormuş. Gazetecilerin kendisini sürekli rahatsız etmesinden bunalan Prenses kaza geçirmeden önceki haftalarda da oldukça sıkıntılı ve buhranlı günler geçirmiş. Kaza olduğu gece hiç uyumadığını anlatan Kadri o geceyi şöyle anlatıyor: “Diana kazayı yaptığında evimdeydim, uyanıktım. Rüyamda gördüm. Rüyamda da konuştuk. Bundan dolayı saat birden beşe kadar uyumadım. Sürekli bağırma sesleri duyuyordum. Rüyamda bana ben uzağa gidiyorum ama her zaman seninle beraber olacağız” dedi. Terapiler sırasında hastalarından para talep etmeyen Kadri, Diana'dan da bu iş için para almamış. Kadri “İnsanların problemlerini hallettiğimde mutlu oluyorum. Diana da düzeldiği zaman bu bana yetiyordu” diyor.
