|

Dünyayı böcekler döndürüyor

Bilim insanlarının yaptığı son araştırmalara göre böcek türlerinde ciddi oranda bir azalma var. Eğer önüne geçilmezse önümüzdeki yıllarda arı, kelebek ve kınkanat gibi böcek türleri yok olabilir. Böcek bilimci Prof. Dr. Cem Özkan ise böceklerin dünyayı döndürdüğüne dikkat çekiyor.

Merve Akbaş
04:00 - 14/04/2019 Pazar
Güncelleme: 19:36 - 13/04/2019 Cumartesi
Yeni Şafak
Birçok böceğin nesli tükendi, birçok böceğin de nesli tehlike altında.
Birçok böceğin nesli tükendi, birçok böceğin de nesli tehlike altında.

Uluslararası bilim dergisi Biological Conservation geçtiğimiz günlerde tüm dünyanın dikkatini üstüne çeken bir araştırma yayınladı. Bu araştırmaya göre dünyadaki böcek türlerinde ciddi bir azalma söz konusu. Hatta bu azalmanın önüne geçilmezse önümüzdeki birkaç on yıl içinde böceklerin yüzde 40’ının nesli tükenebilir. Arılar, kelebekler, kınkanatlar ve yusufçuklar ise en büyük risk grubu içindeler. Peki böceklerin hayatımızdan çıkıp gitmesi ne anlama geliyor? Dini öğretiler ve bilimsel araştırmaların bu konuda ortak bir kanısı var: Böceklerin gidişi insanı zor durumda bırakacak. Türkiye’nin en önemli böcek bilimcilerinden Prof. Dr. Cem Özkan dünyadaki ekosistem içinde böceklerin çok büyük bir yeri olduğunu ve yok olmalarının gıda üretimini bitirebileceğini söylüyor. Prof. Dr. Özkan, ‘dünyayı döndüren canlıların’ korunması gerektiğini belirtirken yararlı böceklerin ana vatanının Türkiye olduğuna da dikkat çekiyor.



Bilim insanlarının sürdürdüğü son araştırmalara göre böcek türlerinde genel bir azalma olduğu ortaya çıktı. Bu küçük canlıların azalması ne demek?

Böcekler, tür sayısı bakımından gezegenimizin en zengin grubu olarak biliniyor. Bugün tanımlanmış bir buçuk milyon hayvan türünün yaklaşık bir milyonu böcektir. Çok farklı nedenlerle birçok böcek türünün nesli tükenmiştir, birçok böcek türünün de nesli tehlike altındadır. “O kadar sorunumuz varken, böcekler de nereden çıktı”, diyenlerin sayılarının hiç de az olmadığının farkındayım. Biz entomologlar yani böcek bilimciler böcekleri, “Dünyayı döndüren canlılar” olarak da tanımlarız. Ülkemizde böceklerin ünü ise maalesef hiç de iyi bir durumda değil. Sokakta tesadüfen 100 kişiye sorsanız, böcekleri nasıl bilirsiniz diye? Eminin yüzde 80’i “pis, iğrenç, şekilsiz, korkunç, görmeye bile dayanamıyorum” diyerek böcekler hakkında olumsuz görüş bildirecektir. Hatta bazıları işi daha ileri götürüp, “En iyi böcek, ölü böcek” diyeceklerdir.


SESSİZ SEDASIZ İŞLERİNİ YAPIYORLAR

En iyi böcek, ölü olan değil mi yani?

Ekoloji farkındalığı olamayan toplumlarda bu tür yanlış algılar, çok yaygın olabiliyor. Eğitim ile ile bu küçük canlıların hem gezegenimiz ve hem de insanlar için çok önemli olduğunu anlayabiliriz de, anlatabiliriz de… Örneğin hangimiz biliriz ki “Böcekler, insanların karnını doyurur!” “Böcek yoksa; meyve yok, sebze yok!”. Örneğin, hangimiz biliriz ki böcekler “Böcekler, gezegenimizin bedava çöpçüleridir” diye. İnsanlar ve hayvanlar öldüklerinde, “leş böcekleri” ya da “kabir böcekleri” diye bildiğimiz “ayrıştırıcılar” devreye girer. Bu böcekler olmasaydı, gezegenimiz, leşten ve kokudan yaşanmaz bir hal alırdı. Halbuki bu böcekler yüz binlerce yıldır sessiz sedasız çevremizi temizliyorlar.

Peki böceklerden nasıl yararlanacağız?

Öncelikle tarımda. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi, genç girişimci öğrencileri ile faydalı böceklerin yüzde 100 yerli kitle üretim ve salım teknolojisini geliştirilmekte ve üreticilerin hizmetine sunuyor. Bu genç girişimcilerimiz, fakültemizle yaptığı iş birliği ile bağda, elmada ve cevizde ana zararlı böceklere karşı hiç tarım ilacı kullanmadan ürettikleri yerel faydalı böcekleri “Akıllı böcek, Akıllı çiftçi” sloganı ile etkili şekilde kullanmaya başladılar. Nasıl oluyor da doğanın böcekler aracılığıyla bize sunduğu bu tür çevreci uygulamalar yerine doğaya zarar veren tarım ilaçları gibi ithal uygulamalara öncelik veriyoruz, sonrada bu küçük anlılara “pis, iğrenç, şekilsiz, korkunç” şeklinde unvanlar veriyoruz, anlamakta zorluk çekiyorum.


BÖCEK YOKSA MEYVE SEBZE OLMAZ

Peki böcekler neden hayatımızdan çıktı, azaldı?

Şehirlerarası yolculuklarda 20 yıl öncesinde araçların ön camlarının çeşit çeşit ölü böceklerle kaplı olduğunu görürken, bugün araçların ön camlarında neredeyse hiç ölü böcek görmüyoruz. Bununla ilgili bir karikatür sosyal medyada da sıkça dolaşır. Sonuç olarak pırıl pırıl bir ön cama sahip bir araçla seyahat etmeyi seviyor olabiliriz. Ama bu durumun ekolojik denge için bir tehlike çanı olduğunun farkına varmalıyız. Böcek sayılarındaki bu çarpıcı düşüş, sadece böcekleri ilgilendirmiyor. Böcekler tek tek düşünüldüklerinde çok minik canlılar olarak düşünülebilir ancak toplamda kütle olarak Dünya’daki en ağır canlı grubudur. Böcekler besin ağında çok önemlidir. Böcek yoksa birçok ekosistem yok demektir. Böcek yoksa; kuşlar yok, sürüngenler yok, amfibiler yok, balıklar yok demektir. Böcek yoksa, tozlaşma yok, meyve yok, sebze yok demektir. Böcek yoksa, atıklarımızı temizleyenlerimiz yok demektir. Böcek yoksa zararlıları baskılayan faydalılarımız yok demektir. Böcek yoksa, bal yok, ipek yok, boya, vernik vb birçok ürün yok demektir.

Suçlu kim peki? Neden azalıyorlar?

Birçok böceğin nesli tükendi, birçok böceğin de nesli tehlike altında. Bunun nedenleri arasında; çiftçiler tarafından yoğun ve bilinçsiz olarak kullanılan “tarım ilaçları” ve yoğun girdi kullanımının gerçekleştirildiği “endüstriyel tarım uygulamaları” önemli yer tutuyor. Bu arada çarpık kentleşme, çevre kirliği ve koleksiyoncuların böcek merakı ve toplumdaki ”en iyi böcek ölü böcek” algısı da böcek yaşamını etkileyen etkenlerdir.


EKONOMİK KAZANÇ

Böceklerden yararlanmayı tam anlamıyla biliyor muyuz?

Hayır. Böcekler dahil birçok alanda çok zengin bir biyolojik çeşitliliğimiz var. Ancak biyolojik çeşitliliğimizi yeterince değerlendirdiğimiz söylenemez. Ekoloji farkındalığı gelişmiş ülkeler ise böcekleri; ekonomik anlamda değerlendirip, böcekler dahil tüm biyolojik çeşitliklerini ekonomik kazanca dönüştürmeyi başarmışlardır. Ülkemiz tarım ilaçları ithalatı için yılda 600 milyon dolar yurt dışına para ödüyor. Biyolojik mücadele konusunda yapılacak desteklerle ülkemizde faydalı böcek sektörü geliştirilebilir; tarım ilaçları kullanımı yarıya indirilebilir, dolayısıyla tarım ilaçları için yurt dışına ödenen miktar yarıya indirilebilir, teknoloji geliştirmeye yönelik desteklerin artırılması ile bu alanda 100 bin kişiye yeni iş istihdamı yaratılabilir, yıllık 1 milyar ABD dolarlık faydalı böcek ihracatı ile ülkemiz biyolojik mücadele sektöründe öncü bir ülke durumuna geçebilir. Biyolojik mücadele sektörü dışında, polinasyon sektörü ve atık sektöründe de böcekler kullanılarak yeni iş istihdamları ve katma değerli ürünlerin elde edilmesi mümkün.

DENGEYİ KORUYORLAR

Böcekleri hayatımızdan çıkarmanın tarımda sonuçları ne oldu?

Faydalı böceklerin azalması, zararlı problemlerinin daha çok artmasına neden oluyor. Bu da daha fazla tarım ilacı kullanımına neden oluyor. Yoğun ilaç kullanımı, zararlılardaki dirençli türlerin artmasına neden oluyor ve dolayısıyla yurt dışına olan bağımlığı tetikliyor. Aşırı tarım ilacı kullanımı, ürünlerde kalıntı oranını artırmakta, bu da insanlarda önemli sağlık problemlerine neden olurken, ihraç ettiğimiz tarım ürünlerin geri dönmesine de neden olabiliyor.


Yeni protein kaynağımız

Böceklerin protein kaynağı olarak gıda sorunun her
geçen gün arttığı dünyamızda yeni bir gıda kaynağı olarak görülebileceği söyleniyor. Bunun karşılığı var mı?

Böceklerin protein kaynağı olarak kullanım durumu bugün tartışma konusudur. Ancak Dünya’da iki milyardan fazla insanın böceklerle beslendiği gerçeği de ortadadır. Böceklerin kitle olarak üretilip insan beslenmesinde kullanılmasının bazı nedenleri vardır. Bunlar arasında böceklerin protein oranının çok yüksek olması, üretiminin kolay ve ucuz olması önemli yer tutmaktadır. Böcekler insan beslenmesi dışında hayvanlar için de önemli bir protein kaynağıdır. Örneğin son iki yıldır böcek bazlı akvaryum balık yemi üzerinde çalışmaktayız. Ülkemiz ve dünya için önemli bazı yenilikler içeren araştırma sonuçlarımız, ülkemizde çok farklı böceklerin akvaryum balık yemi, çiftlik balık yemi ve kanatlı balık yemi üretiminde mevcut protein açığını karşılamada önemli katkılar sağlayabileceği ve ekonomik katkılarının yüksek olacağı yönündedir.


Faydalı böcekleri ana vatanı Türkiye

Türkiye’de bu sorunla yüzleşiyor muyuz?

Ülkemizde toplum genelinde ekoloji farkındalığı yeterli düzeyde değildir. Bir de buna böceklere olan korku ve diğer olumsuz tavırlar eklendiğinde; böcek türlerinin tehlike altında olması, toplumun öncelikle ilgilendiği konular arasında pek yer almıyor diyebiliriz. Oysa ülkemizin en büyük zenginliklerinden bir de “biyolojik çeşitliliği”dir. Ülkemiz, hem flora hem de fauna anlamında çok zengindir. Tarım ilaçları konusunda yurt dışına bağımlı olan ülkemiz, bugünlerde faydalı böceklere konusunda da bağımlı olmaya başlamıştır. Oysa bu faydalı böceklerin çoğunun ana vatanı, Türkiye’dir.


Böcek okulunda doğa sevgisi oluşuyor

Sizin çabalarınızla kurulan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Böcek Şenlik Okulu (BÖŞO) çok önemli bir girişim. Bu okulun amacı nedir?

Doğa eğitimi almamış, doğa ile iç içe yaşamayan, bitkileri tanımayan, sinekten, arıdan korkan bireylerden oluşan toplumların bilimde, tasarımda ve mühendislikte dünya çapında ses getiren ürünleri ortaya koyamadıkları açıktır. Otoriteler özellikle çocuklukta verilen doğa eğitiminin çok etkili olduğunu belirtmektedirler. Yeterli doğa eğitimi almayan toplumlar; Drone‘un insansız hava aracı olduğunu bilir, ancak erkek arı anlamına gelen drone’un arı davranışlarının gözlemlenerek icat edildiğini bilmez. Teknoloji dışında, temel bilimde, tasarımda, sanatta edebiyatta da benzer durumlar geçerlidir, doğa ile ilişkiniz kopuk ise yeni fikirler, yeni buluşlar, yeni ürünler üretmeniz çok zordur, imkansızdır, hatta akıllı makinelerin bağımlısı durumundasınızdır. İşte Böcek Şenlik Okulu’nun ana hedefi, bilimin ve sanatın eğlenceli yönlerini kullanarak topluma makinelerin sağlayamadıklarını vermeye çalışıp, üretken girişimci bireylerin sayılarının artmasına katkı sağlamaktır.

#Arı
#Polen
#Böcek
5 yıl önce