Bugüne kadar pek çok önemli projeye danışmanlık yapan Thepartnes'ın kurucusu Fırat Kasapoğlu ile tüm dünyada merak uyandıran ve yoğun ilgiyle takip edilen gerçek insan vücutlarından, cenin döneminden ölümüne kadar hazırlanan Body Worlds sergisini konuştuk. 'Almanya' da 1977 yılında Dr. Hagens tarafından keşfedilen 'plastination' yöntemiyle çürümekten kurtulan insan bedenleri ile vücudun iç ve dış oluşumu, kasları, damarları ve organları, yaşayan vücudun içinde olduğu halde, yani bozulmamış haliyle sergileniyor ve sağlıklı organlar ile sağlıksız organların arasındaki farkın açıkça görülmesini sağlıyor' diyen Kasapoğlu Body Worlds'ün ortaya çıkışını şöyle anlattı: “Bilim adamı Gunther von Hagens, 1977 yılında stajer ve öğretim görevlisi olarak görev yaparken gerçekleştirdiği çeşitli çalışmalar sonucunda plastinasyon yöntemini keşfetti. Hagens'ın 400'e yakın görevliyle beraber çalıştığı Plastinasyon Enstitüsü'nde plastinasyonda öncelikle beden sıvıları ve çözülebilir yağlar, vakum altında zorlu emdirmeden sonra sertleştirilen sıvı plastiklerle değiştiriliyor. Bedenler canlıyı andıran pozlarla sabitlendikten sonra gaz, ısı veya ışıkla sertleştiriliyor.”
Bir tam insan bedeni plastinatının oluşturulmasının yaklaşık olarak 1.500 çalışma saati gerektirdiğini belirten Kasapoğlu “Plastinatlar bedenlerimizin yaşamdaki hareketlere ve atlatik etkinliklere içten nasıl tepki verdiğini gösterir. Body Worlds bedenin ızdırap, hastalık ve sağlıklı hallerindeki anatomik çalışmaları yoluyla insan bedeninin karmaşıklığını, direncini ve savunmasızlığını gösteriyor. İlk kez 1995 yılında sergilenen Body Worlds, bugüne kadar Avrupa, Asya ve Kuzey Amerika olmak üzere 60'tan fazla ülkede, 30 milyondan fazla kişiye ulaştı. Serginin temel amacı sağlık eğitimidir. İnsanın kendisiyle karşı karşıya kalmasını sağlayan ve unutulmaz bir deneyim ortaya koyan Body Worlds sergisi, vücutlarını bağışlayan kişilerin bedenlerinin ve iç organlarının halka sunduğu tek insan anatomisi sergisi olma özelliği taşıyor.” diyor.
Teknolojinin gelişmesiyle pek çok bilgiye kolayca ulaşır olduk; ama hala tıp dünyasında bilinemeyen, çözülemeyen şeyler var diyen Kasapoğlu, bu serginin insanlara hem görsel olarak kendini anlatmasını hem de tıp dünyasının karmaşık dilinden ziyade daha anlaşılır şekilde ifadeleriyle herkesin anlayabileceği şekilde bilgi vermesinin altını çiziyor. 'Ne yersen osun' başlıklı bölümde de bedenimizin kaderinin bizim elimizde olduğu, ona bakmaya ne kadar erken başlarsak, o kadar da faydasını görebileceğimiz vurgulanıyor. Bu serginin gezen pek çok insan üzerinde büyük etkisi var. Sigara içen ve içmeyen kişilerin karaciğerlerini gördükten sonra sigarayı bırakan pek çok kişi olmuş.
Kasapoğlu, Türkiye'de böyle bir sergiyi ağırlamaktan çok mutlu olduklarını belirtirken sergi hakkındaki değerlendirmesini de şöyle yapıyor:'Allahın yarattığı inanılmaz bir şey insan, onu görence insanın biraz daha yaratıcıya hayran olası geliyor, kurulan dengelerle her şeyin birbirine bağlı olduğu bir makine gibi. İnsanlara bu muhteşem mekanizmayı tanıtmak ve vücudumuza iyi bakmanın önemini anlatmak istedik. Bu açıdan da Body Worlds toplumsal bir sergi. İnsanın olağan halleriyle, ayakta ya da koşarken göstererek hem kas sisteminin nasıl çalıştığı gösteriliyor hem de estetik bir görüntü kazandırılarak insanlar üzerindeki ön yargı yok edilmek isteniyor. Buraya gelen herkes tüm bu görsel şölenle hem kendi vücudunu tanıyor hem de bağışlayıcılara ve yapılan işe saygı duyuyor.'
Şu an 65 yaşındaki Dr. Gunther von Hagens, 35 yaşındayken bu işe başlamış, Hayderberg'deki 400 kişinin çalıştığı bir Plastinasyon Enstitüsü'nde bugünlerde hayvan anatomisi üzerine çalışıyor. Tarihte yapılan mumyalama yöntemlerinden hiçbiri Dr. Hagens'ın plastinasyon yöntemi kadar kalıcı olmadığı gibi 20'ye yakın kopyası da onun başarısını yakalayamamış. Eserler insanlar tarafından sağken bağışlanmış.