|

Filistin’in doğasına sahip çıktılar

Filistin’in ilk doğal tarih müzesi ülkedeki önemli bir açığı kapatıyor. Prof.Dr. Mazin Kamseya ve eşinin kişisel çabalarıyla beş yıl önce kurulan müze, hem Filistin’in doğal güzelliklerini ortaya çıkarmak hem de işgale bir tepki olması açısından önemli bir misyon üstleniyor.

Hatice Saka
04:00 - 7/04/2019 воскресенье
Güncelleme: 15:44 - 6/04/2019 суббота
Yeni Şafak
Konuklar sadece doğal yaşamı değil, Filistin’deki siyasi durum ve halkın adalet mücadelesine dair de bilgi sahibi oluyorlar.
Konuklar sadece doğal yaşamı değil, Filistin’deki siyasi durum ve halkın adalet mücadelesine dair de bilgi sahibi oluyorlar.

Filistin Beytlahm’da ülkenin ilk doğal tarih müzesi ziyaretçilerini ağırlıyor. Filistinli bir çift tarafından beş yıl önce kurulan müze ülkedeki önemli bir eksikliği tamamlıyor. Prof.Dr. Mazin Kamseya ve eşi, Filistin Doğa Tarihi Müzesi’ni kendi bireysel çabalarıyla kurmuşlar. Kamseye, Beytlahm Üniversitesi’nde profesör olarak görev yapıyor. ABD’deki Tennessee ve Duke Üniversite’lerinde eğitim almış ve orada 24 yıl yaşamış. Daha sonra ülkesine dönmüş ve tüm birikimini aktarmak için harekete geçmiş. Onun birinci hedefi, Filistin’in doğal çeşitliliğini ve İsrail işgalinin çevresel etkilerini ortaya çıkarmak. Doğal tarih müzesi, biyoçeşitliliği koruyan ve geleceğe dair umut veren bir kuruluş. Al Jazeera’ya konuşan Kamseye, “Bu bitkilerin büyüdüğü bir ortamın olması, insanların gelişmesine, refahına ve başarısına elverişli bir ortama dair bir ümit veriyor.” ifadelerini kullanıyor.


FİKİRLERİ DEĞİŞTİRECEK

Çift, ayrıca “Filistin Biyoçeşitlilik ve Sürdürülebilirlik Enstitüsü ve Araştırma Merkezi’ni de kurdu. Şu anda, Enstitü ve Müze, Filistin’de biyolojik çeşitlilik konusunda önemli bilimsel araştırma merkezi haline geldi. Müze ve enstitünün temel amacı gençleri eğitmek ve doğal çevreyi korumak. Vizyonu ise, araştırma, eğitim ve doğanın korunması yoluyla elde edilenler ile insanlar ve doğa arasında sürdürülebilir bir uyum sağlamak. Müze, ilginç taşlar ve doldurulmuş hayvanlarla dolu bir araştırma enstitüsünden veya galeriden çok daha fazlası. Orada çalışan 23 yaşındaki biyolog Muhammed Ebu Sarhan “Müzedeki çevre Filistin’de başka hiçbir yerde bulunmuyor” ifadelerini kullanıyor. Sarhan, “Bu, yalnızca doğal çevre ile değil aynı zamanda topluluk ve siyasi çevre ile de ilgili bir konu. Ayrıca halkın düşünme şeklini değiştireceğini düşünüyorum.” diyor.


İSRAİL İŞGALİNE TEPKİ

“Filistin’de Popüler Direniş: Bir Umut ve Güçlendirme Tarihi” kitabı ve işgal altındaki bölgelerde vahşi yaşam üzerine yazılmış birçok kitap, ziyaretçilere sunulanlar arasında yer alıyor. Müzeye, yerel okullardan öğrenciler geliyor ve küresel iklim değişikliği sorunu hakkında eğitim alıyorlar. Ayrıca öğrencilere toplumlarında değişiklik yapmalarını sağlayacak bilgiler veriliyor. Dünyanın pek çok ülkesinden ziyaretçiler de müzeyi görmeye geliyor. Konuklar sadece doğal yaşamı değil, Filistin’deki siyasi durum ve halkın adalet mücadelesine dair de bilgi sahibi oluyorlar. Kamseya, “İnsanlar buraya gelince coşkularını ve canlılıklarını bırakıyorlar. “diyor.


İSRAİL ORMANLARI YOK ETTİ

Müze, Beytlahm’deki işgalin tam ortasında, bu nedenle ciddi sorunlarla karşılaşıyorlar. Kamseye, Batı Şeria’daki en büyük yerleşim yerinin 20 yıl önce bir orman olduğunu ancak şimdi tamamen yooğun bir israil nufüsunu oraya yerleştiğini dile getiriyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor: “Yerleşim yerlerinin varlığı ve toksik atıklarını boşaltan endüstriyel sistemi hem Filistinlileri hem de çevrenin doğal peyzajını büyük ölçüde değiştirdi. “ Bu politikaların yalnızca Filistinlileri topraklarından değil, aynı zamanda kültürlerinden ve tarihlerinden ayırdığına da dikkat çeken Kamseya, “Bu müze ile işgale rağmen normal bir yaşam sürdürme çabalarımızı göstermiş oluyoruz. Görevimiz kendimize, başkalarına ve çevreye saygıyı hatırlatmak.” ifadelerini kullanıyor.


Neslin köklerine dönüşü

Müze, Bethlahm’deki mülteci kamplarında yaklaşık 25 aile için müze bahçesinin dışındaki 25 küçük araziyi kesen bir topluluk parkı projesi üzerinde çalışıyor. Topluluk parkı, Filistin neslinin köklerine geri dönmesini ve insanlarla doğa arasındaki uyumu korumayı sağlaması düşünülüyor. Projenin, sağlıklı ve sürdürülebilir bir yaşam için halka ümit olması bekleniyor.

#Bethlahm
#Filistin
#Doğa
5 лет назад