|

Güzel insanın güzel kitabı: İslâmiyette Kadın Öğretimi

Bosna Hersek doğumlu Prof. Dr. Tayyip Okiç 1945 yılında İstanbul’a gelip yerleşir ve vefatına kadar da Türkiye’de kalır. Ankara, Konya ve Erzurum İlahiyat Fakülteleri’nde hocalık yapan Okiç’in kaleme aldığı eserler dizisinde öne çıkan kitaplarından biri de İslamiyet’te Kadın Öğretimi adını taşımaktadır.

04:00 - 15/04/2021 Perşembe
Güncelleme: 07:25 - 15/04/2021 Perşembe
Yeni Şafak
​İslâmiyette Kadın Öğretimi, 67 sayfa. Otuz bölüme ayrılmış
​İslâmiyette Kadın Öğretimi, 67 sayfa. Otuz bölüme ayrılmış
İBRAHİM DEMİRCİ

Prof. Dr. Muhammed Tayyib Okiç “Bütün Eserleri” dizisinin 4. Kitabı İslâmiyette Kadın Öğretimi, Atlas Yayınlarınca basıldı. Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları arasında 1978 ve 1981 yıllarında iki kez basılmış olan kitap 40 yıllık bir aradan sonra yeniden okuyucuyla buluşmuş oldu. Okiç Hoca’nın, vefatından kısa süre önce tamamladığı ve basılışını göremediği bu hacmi küçük fakat değeri büyük eseri, talebesi Mehmed Said Hatiboğlu yayıma hazırlamış. (Hatiboğlu Hoca’dan M. Tayyib Okiç Hoca’dan kalan mektup ve benzeri hatıratın neşrine delâlet etmesini de senelerdir hasretle beklemekteyiz.)

30 BÖLÜMDE KADIN MESELESİ


İslâmiyette Kadın Öğretimi, 67 sayfa. Otuz bölüme ayrılmış: “Kadının İslâmiyet’teki Değeri ve Yeri, Kadınlara Karşı İyi Davranmak, Kadınları Dövmemek Hususu, Kadınlar ile Çocukları Öldürme Yasağı, Evlenmeleri Teşvik ve Kolaylaştırma Hakkında, Hangi tip Kadınlarla Evlenmelidir?, Çocuğun Ebeveynine ve Bilhassa Anasına Karşı Vazifeleri, Ebeveynin ve Bilhassa Ananın Çocuğuna Karşı Olan Vazifesi, Hz. Peygamberin Çocuk Sevgisi, İslâm’ın İlme Verdiği Değer, İslâmiyet’te Okuma Yazma Mükellefiyeti, İslâm Kadını ve İlim, Âlim Sahâbiyyeler, Şair Sahâbiyyeler, Sonraki Devirlerin Müslüman Âlim Kadınları, Hz. Peygamberin Kadınlara Tahsis Ettiği Dersler, İslâmiyet’te Din Adamları ve Rahbâniyet Meselesi, Din Bilgisinin Yayılması ve Misyonerlik (İrşat), Kadın Din Öğretmenleri, Müslüman Kadın Din Adamlarına ve Dahili Misyonerliğe Duyulan İhtiyaç, İlim ve Sanat Sahasında Yetişen İslâm Kadınları, Tefsir, Fıkıh; Vaaz, İrşad, Tasavvuf; İlmü’l-Kırâat, Hadis, Kaligrafya, Kadın Mütefennineler, Mücahideler, Sahibetü’l-Hayrât (Hayırsever İslâm Kadınları).

FARKLI DİNLERLE KARŞILAŞTIRMA YAPAR

Tayyib Okiç’in eserini okurken hissettiğim güzellikleri sıralamaya çalışayım:

1. Eserin başına konmuş olan şu zarif ithaf: “Uzun senelerdir birbirimizden uzak yaşamanın acısına sabır ve metanetle tahammül eden sevgili kardeşlerim: Rabia Zilco ve Tayyibe Raşıdagiç’e bu naçiz eserimi muhabbetlerimle ithaf ediyorum.” (s.7)

2. Ele aldığı maddeyle ilgili ayet ve hadisleri metinleriyle birlikte vermesi, hadislerde farklılık varsa belirtmesi, kaynaklarını göstermesi.

3. Tarihî kaynak ve bilgilerle yetinmeyip güncel gelişmeleri de yerli ve yabancı yayınlar, hattâ gazeteler üzerinden izlemesi. Türkiye’den Akşam, Cumhuriyet, Yeni İstanbul ve Tercüman gazetelerinin, Fransa’dan Le Monde gazetesinin bibliyografyada yer alması küçümsenecek bir duyarlık olmasa gerek.

4. İslâmiyet’in merkeze alındığı bir çalışmada başka dinlerin yaklaşım ve tutumlarının sadece dipnotlarla verilmesi. Aşağıdaki cümleleri kitabın “2” numaralı dipnotundan aktarmak isterim: “Yahudilerin her sabahki dualarında meselâ şu cümle geçmektedir: “Ezelî ilâhımız, kâinatı kralı, beni kadın yaratmadığın için sana hamdolsun (övülmüş ol).” Bkz. Livre de priΧres pour jour de sema[i]ne, Sabbat et fêtes Ο l’usage des Israélites du Rite Sephardi, traduit en Français par A. Crehenga, Edition, “Sinai”, Tel-Aviv 1961, p. 15 (...) Pavlos’un Kori[n]toslulara birinci mektubunun on birinci babında (...) “Çünkü erkek kadından değil, fakat kadın erkektendir (Cümle 8) Çünkü erkek kadın için değil, fakat kadın erkek için yaratıldı” (Cümle 9). Bkz. Kitabı Mukaddes, Eski ve Yeni Ahid, İstanbul 1932, s. 177” (s. 18)

5. Tekrardan ve çoğaltmacılıktan kaçınarak en kapsayıcı örneği seçip öne çıkarmak. “Evlenmeleri Teşvik ve Kolaylaştırma” bahsinde yazar, bu güzelliğin eşsiz bir örneğini sunarken “Buna dair burada tek bir misal vereceğiz.” demekle yetinmiş: “Evlenmek isteyen bir genç, Hazreti Peygambere: ‘Şu kızla beni evlendir’ diye ricada bulunur. Bunun üzerine Hazreti Peygamber kendisine sorar: ‘Kıza ne verebilirsin?’ ‘Hiçbir şeyim yoktur’ cevabını alınca, Hazreti Peygamber: ‘Git, akrabandan belki bir şey bulursun’ tarzında emir buyurur. Fakat genç evlenme namzedi orada da bir şey bulamaz. Bunun üzerine Hazreti Peygamber kendisine: ‘Hiç olmazsa demirden bir yüzük bul’ tavsiyesinde bulunur. Fakat fakir genç bunu da bulamayınca, Hazreti Peygamber kendisine şöyle bir soru sorar: ‘Kur’an-ı Kerim’den ne biliyorsun?’ Evlenme namzedi fakirin cevabı: ‘Şu ve şu sureleri ezber biliyorum’ olur. Bunun üzerine Hazreti Peygamber, ‘Öyleyse şu bildiğin surelerle seni evlendirdim’ diye kararını bildirmiş ve bu şekilde, bîçare gencin evlenmesini mümkün kılmıştır.(...) Başlıklar, drahomalar ve bunlara benzer sonradan zuhur eden ve evlenme işlerini güçleştiren, hatta imkânsız hâle sokan bir sürü muzır âdetler, Hazreti Peygamber tarafından böylece peşinen takbih edilmiş olmaktadır.” (s. 22).

6. Görüşünü açıklarken eleştirel dilden sakınmayışı: “... İslâmiyet’te rehbâniyet, monachisme yoktur denmiştir. Yoksa bu ibare bazı gafil cahillerin anladıkları gibi, ‘İslâmiyet’te din adamı diye bir şey yoktur’ manasında aslâ değildir. Her dinde din adamı vardır ve olacaktır. Tabiatıyla İslâmiyet’te de vardır.” (s. 40).

7. Duygularını samimiyetle ortaya koyması: “... Isparta İmam Hatip Okulundaki bu ilk kız şubesinin açılış merasiminde hazır bulunmak, dine ve din ilimlerine susamış bu masum küçük kızların tahsillerine başlamalarını görmek, benim için sonsuz bir saadet teşkil etmiştir.” (s. 48).

8. M. Tayyib Okiç Hoca’nın adını andığı, henüz dilimize çevrilmemiş bazı kaynaklar, mütercimlerimiz için güzel bir çağrı sayılsa yeridir.

9. Bu küçük kitapta gördüğüm büyük güzelliklerin hepsini sayamadığımı belirtmek isterim.

#Muhammed Tayyip Okiç
#Bosna Hersek
#Mehmed Said Hatiboğlu
3 yıl önce