|

Herkesin içinde bir Charlie Chaplin var

Mustafa Güneyli haftanın altı günü akşam saatlerinde Charlie Chaplin kostümünü giyip makyajını yapıyor. İnsanların arasına karışıyor. Charlie Chaplin’i dünyada iyi ve kötü insanların ortak noktada buluştuğu bir isim olduğunu söyleyen Güneyli,“Herkesin içinde gizlediği dışarıya çıkaramadığı bir Charlie Chaplin var. Ben bunu dışarıya çıkarıyorum” diyor. Sizi Kadıköy’ün Musti Chaplin’i Mustafa Güneyli ile tanıştıralım.

Yeni Şafak ve
04:00 - 29/07/2018 Pazar
Güncelleme: 08:00 - 29/07/2018 Pazar
Yeni Şafak
​Herkesin içinde bir Charlie Chaplin var
​Herkesin içinde bir Charlie Chaplin var

Bu aralar yolunuz Kadıköy’e düşerse, akşam saatleriyse, misal saat 19.00’u geçmişse sokakta insanların arasında dolaşan bir Charlie Chaplin’le karşılaşmanız mümkün. Tıpkı televizyonda izlediğimiz gibi... İnsanlarla şakalaşıyor, onları eğlendiriyor, şehrin uğultusu bir anda neşeli kahkalara bırakıyor yerini. Ofiste kötü bir gün geçiren, sevdiğiyle arası açılan, telefonunun ekranı çatlayan, kimsenin kendisini anlamadığını düşünen Chaplin’e sarılıyor. Sizi Kadıköy’ün Charlie Musti Chaplin’i 51 yaşındaki Mustafa Güneyli ile tanıştıralım. Charlie Chaplin’i dünyada iyi ve kötü insanların ortak noktada buluştuğu insan olduğunu söyleyen Güneyli, “Herkesin içinde gizlediği dışarıya çıkaramadığı bir Charlie Chaplin var. Ben bunu dışarıya çıkarıyorum” diyor.

BİZE MESAJ VERİYOR

Emekli olduktan sonra maddi ve manevi birtakım sorunlar yaşadığını söyleyen Güneyli, bu işe nasıl başladığını şöyle anlatıyor: “Hem kendi yaşadığım sorunlar hem de toplumun iyice bozulması, insanların agresif davranışları, sabah merhaba deyip akşama kavga etmeleri beni aşırı üzüyordu. Bir şey yapayım bunu yediden yetmişe herkes beğensin dedim. Topluma bir mesaj vermek istedim. Dünyada iyi ve kötü insanları ortak paydada buluşturan Charlie Chaplin geldi aklıma. Bunu yapmaya karar verdim. Charlie Chaplin bizi sadece güldürmüyor. Duruşuyla, makyajıyla mimikleriyle bize bir mesaj veriyor. Onun gibi giyinip sokağa çıkmakla Charlie Chaplin olunmuyor. Onun arkasında bir hüzün var. Hüzünle gelen bir komedi var. Herkes Charlie Chaplin olamaz ama herkesin içinde gizlediği, dışarıya çıkaramadığı bir Charlie Chaplin var. Ben bunu dışarıya çıkarıyorum.”


BEŞ SAAT PAYTAK YÜRÜYORUM

Mustafa Güneyli, Pazartesi hariç haftanın altı günü bu performansı gerçekleştiriyor. Bir günü tam olarak şöyle geçiyor: Evinden çıkıp Kadıköy’e geliyor. Çantasında kostümleri. Bir kafede kostümünü giyip makyajını yapıyor. Hazırlanması yaklaşık bir saat sürüyor. 45 dakikasını makyaja ayırıyor. 19.00’da hazırlıklarını tamamlayan Güneyli, kendisini sokağa atıyor. Artık Güneyli değil Charlie Chaplin. “Bütün Kadıköy’ü beş sat boyunca paytak paytak yürüyorum. Hiç konuşmadan mimiklerle anlatıyorum kendimi” diyor Güneyli. Hem kendini hem de etrafındaki insanların birkaç saatliğine de olsa hüzünlerini silen Güneyli, bir yandan da ekmeğini bu şekilde kazanıyor. Onunla fotoğraf çektirenler gönüllerinden ne koparsa şapkasının üzerindeki deliğe bırakıyor.

ARKASINDA HÜZÜN VAR

Gülmeyi ve güldürmeyi unutan insanlara bunları hatırlatmak için yola çıktığını söyleyen Güneyli, “Akşam işten çıkmış yorgun insanlar beni görünce gülümsüyor, bana sarılıp evine mutlu gidiyor. En büyük ödülü alıyorum, hedefime ulaştım diyorum. İnsanlar çok güzel bir iş yaptığımı söylüyor, Kadıköy esnafı da bana duygusallık kattığımı söylüyor. Acayip motive oluyorum. İnsanları sahneede değil onların içinde güldürüyorum. Tıpkı Charlie Chaplin gibi. O da bu yola bir sahnede değil insanları kendi içinde güldürmek için yola çıkmıştı. Charlie Chaplin bir yaşanmışlık istiyor. Arkasında hüzün yoksa olmuyor” diyor.


SAHNEYE HAYATTA ÇIKMAM

Charlie Chaplin kılığına girip insanlara güldürdükten sonra o güne kadar yaşadığı maddi ve manevi sorunlarından kurtulduğunu söyleyen Güneyli, “Dünyaya daha doğru bakmaya başladım. Ben sokaktaki insanlara sarıldım. Sokağa çıktım, onlar da bana sarılmaya başladılar. Çünkü Charlie Chaplin’in ruhu insanların içinde bir özlem. İnsanların aslında gülmeye ihtiyacı olduğunu hissediyorsunuz. İnsanlar benim için bir malzeme. Tıpkı Charlie Chaplin gibi etraftaki insanları kullanıyorum. Benim prodüksiyonum da Kadıköy. Ne kadar para verirlerse versinler sahneye çıkmam” diyor. Güneyli’nin bir de insanlara bir tavsiyesi var: “Charlie Chaplin’i insanlar kendilerine psikolojik tedavi olarak görebilirler. Çıksınlar sokağa paytak paytak yürüsünler birilerini güldürsünler.”


Türk gençliğini buluşturmak istiyorum

Mustafa Güneyli Charlie Chaplin olarak bir takım organizasyonlardan davetler de alıyormuş. Hatta en son down sendromluların çalıştığı bir kafede doğumgünü etkinliğine davet edilmiş. Kendisine ne kadar ücret istediği sorulduğunda “Down sendromlu çocuklar varsa ücret almam. Benim bir çizgim var. O çizginin dışına çıkamam” diyen Güneyli, bu işi ticaret haline getirmek istemediğini söylüyor ve ekliyor: “Herhangi bir şey beklemeden şehit ve gazi aileleri için bir şeyler yapmak istiyorum. Gençliği bir toplayıp birbirlerine sarılmalarını sağlamak istiyorum” şeklinde konuşuyor.

Televizyonumu satıp kostüm aldım
Charlie Chaplin’in kostümünü almak için bile zorlandığını söyleyen Mustafa Güneyli, “Ucuz denebilecek kostümünü satın alabilmek için televizyonumu sattım. Tuhafiyeye gittim bir tane siyah tüy aldım klipsle burnuma tutturdum, bıyık yaptım. Şapkasıyla bastonuyla hepsini bin liraya aldım. Dünyanın diğer ülkelerinden bunu yapan insanlar benim bir numara olduğumu, benim verdiğim mimikleri duruşu daha iyi yaptığımı söylüyorlar” diyor.


#Charli Chaplin
6 yıl önce