|

İstanbul'da her sokak bir fotoğraf karesi

Çektiği portre ve Afganlı Kız fotoğraflarıyla tanınan Steve McCurry İstanbul'u dolaşmaktan zevk duyan bir fotoğrafçı. 2005'te İstanbul'da bir sergi açan McCurry, “İstanbul'un her köşesinden bir tarih fışkırıyor. Eski mahalleler, tarihi yerleşkeler yaşamla dolu ve cıvıl cıvıl. Oralarda fotoğrafı çekilecek çok sokak var” diyor.

Aysel Yaşa
00:00 - 3/07/2010 Cumartesi
Güncelleme: 12:29 - 3/07/2010 Cumartesi
Yeni Şafak
İstanbul'da her sokak bir fotoğraf karesi
İstanbul'da her sokak bir fotoğraf karesi

fganlı Kız fotoğrafıyla tüm dünyanın tanıdığı Magnum fotoğrafçısı Steve McCurry İstanbul'da. Zaman gazetesinin düzenlediği “+1T Gazete Tasarım Günleri” etkinliğinde konuşmacı olarak katılan fotoğrafçı savaş döneminde Ortadoğu'da bulunmuş bir isim. Genelde portre çalışmalarıyla tanınan McCurry, etkinlikte gençlerle deneyimlerini paylaştı. Afganlı Kız portresi üzerine de değerlendirmeler yapan sanatçıyla İstanbul'u ve yeni sergi projelerini konuştuk. Fotoğrafçılığa ilk adımı üniversitede sinema eğitimi alarak atan McCurry o günleri şöyle anlatıyor: “Üniversite yıllarımda da okul gazetesinde çalışıyordum. Daha sonra bir gazetede iş buldum ve fotoğrafçılığa başladım. Tabii fotoğrafçılığa yönelmemde şartların etkisi yoktu. Fotoğrafçılık benim istediğim bir şeydi. Gönül bağım olan bir işti.” Herkesin bildiği gibi Mccurry'nin en meşhur fotoğrafı Afganlı Kız. Bu fotoğrafın kendisi için ne kadar önemli olduğunu sorduğumuzda ise ilginç bir cevap aldık: “İnsanların önemsediği kadar değerli değil benim için. Bir numaralı fotoğrafım budur diyemem. Birçok fotoğrafımı seviyorum. Aralarında bir sıralama yapmam.” McCurry bundan beş yıl önce Darphane-i Amire'de içerisinde İstanbul camilerine ait fotoğrafların da bulunduğu bir sergi açmıştı. İstanbul'a olan hayranlığını her fırsatta dile getiren sanatçı, şehri o kadar çok beğeniyor ki mekanlar arasında bir değerlendirme yapamıyor. İstanbul'u sokaklarında dolaşarak tanımaya çalışan fotoğrafçı İstanbul'da ilk beş mekanınız neresi diye sorduğumuzda “Böyle bir değerlendirme yapamam. Bu İstanbul'un kıymetini bir kartpostal değerine indirir. Dün Sultanahmet'e gittim ve büyülendim. Bunun gibi daha bir sürü yer varken aralarında seçim yapmak zor ” cevabını veriyor. İstanbul'a dışarıdan gelip de tarihine hayran olmayan yok gibi. McCurry de bu insanlardan biri. Onun “İstanbul'da çok fazla tarihi yapı var. Boğaz çok etkileyici. Şehrin mimarisi beni büyüledi. Camiler, heykeller, bütün yapılar. Çarşılar da dikkatimi çekti. Çoğu tarihi ve çok özel. Bu mekanları bir arada düşündüğünüzde İstanbul bir fotoğrafçı için çok görsel bir kent” cümleleri İstanbul'la olan bağını da ortaya koyuyor.


İSTANBUL'UN HER SOKAĞI BİR KARE

Dünyada birçok bölgeyi gezen ve oradan eşsiz fotoğraflarla dönen McCurry, İstanbul'u dünyanın en güzel şehirleri arasında ilk ona yerleştiriyor ve cümlelerini şöyle sürdürüyor: “İstanbul'un eski mahalleleri, tarihi yerleşkeleri yaşamla dolu cıvıl cıvıl. Orada fotoğrafı çekilecek çok sahne var aslında.” Önümüzdeki yıllarda İstanbul'da bir sergi açacağının müjdesini de veren McCurry, “Özel bir tema üzerine değil de genel anlamda İstanbul fotoğraflarının bulunduğu bir sergi açabilirim. Birçok mahalleye gittim İstanbul'da. Elimde çok değişik kareler var. Yalnızca insan portreleri değil bunlar. Sokaktan, tarihten kareler yani. Bunları sergide toplama düşüncem var” diyor. Türkiye'den Ara Güler ve Ahmet Sel'in fotoğraflarını beğenen sanatçı, son 10 yıldır savaş fotoğrafı çekmemesine rağmen kendisini savaş fotoğrafçısı ilan edenlere de karşı çıkıyor. McCurry konuyla ilgili “Kendimi asla savaş fotoğrafçısı olarak görmedim. Nedense insanlar beni böyle tanımlıyor. Mesela son 10 ıldır hiç savaş fotoğrafı çekmedim. Zaman zaman problemli bölgelerde bulundum, Ortadoğu'da falan. Ama sürekli yaptığım iş bu değil” cümlelerini kuruyor.

14 yıl önce