Günümüzün en büyük keman sanatçılarından biri kabul edilen Sarah Chang yeniden İstanbul seyircisiyle buluşmaya hazırlanıyor… Sanatçı 9 Şubat akşamı saat 21.00’de Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde bir konser verecek. Henüz 8 yaşındayken New York Filarmoni eşliğindeki ilk konserini veren Chang, 20 yılı aşkın kariyerinde dünyanın önde gelen orkestraları, şefleri ve eşlikçileri ile birlikte sahne alan Chang, zengin repertuvarı ve özgün yorumuyla klasik müzik sevenlerin gözdesi… Sanatçının Brahms ve Bruch’un keman konçertolarını seslendirdiği son kaydı Gramophone dergisi tarafından gelmiş geçmiş en iyi 250 albüm kaydı olarak seçildi. Bununla birlikte sayısız ödül ve başarısı var… Türk seyircisiyle buluşmaktan keyif aldığını belirten Chang konser öncesi sorularımız yanıtladı…
Keman repertuvarının sonsuz olduğunu düşünüyorum. Öğrendiğim kadarıyla her zaman daha fazlası var. Brahms’ın, Sibelius’un standart repertuvarını seviyorum. Fakat repertuvarıma her sezon repertuvarımda yepyeni çalışmalar sunmaya çalışıyorum. Repertuvarın büyük bölümünü Juilliard’da öğrenci olduğum sırada öğrendim. Ama şimdi bile konserlerimin arasında yeni şeyler öğrenmeye zaman harcıyorum.
SAHNEDEKİ HER ŞEY GERÇEK
Klasik müzik sanatçısı olduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum ve canlı bir konsere bağlı elektrik atmosferini seviyorum. Her şeyi canlı yapıyoruz. Dudak oynatma yok, flaş ışıklar yok, yapay sis yok. Sahneye çıkıyor ve oynuyoruz ya da oynamıyoruz. Bu dürüstlüğü takdir ediyorum.
Çalıştığım diğer müzisyenlerden, sanattan ve ilişkilerden ilham alıyorum. Gerçek bir sanatçı olmanın yolu açık bir kalbe sahip olmaktan ve bunu izleyiciyle paylaşmaktan geliyor.
Müziğe başladığımı dönemden farklı bir aşamadayız. İnternet ve sosyal medyanın bundaki rolü büyük. Fiziksel olarak CD’ler daha az ama sahnede olmanın ve performans sergilemenin temeli hala heyecan verici ve çok özel. Yetenek ve başarı her şeyin kombinasyonu. Yetenek olmadan işleriniz hiçbir şey demektir. Fakat çok çalışmadan sanatınızın kalitesini koruyamazsınız. Doğru ekip ve destek olmadan her şey parçalanır. Dolayısıyla hepsinin el ele yürüdüğüne inanıyorum.
Türk izleyiciler gerçekten inanılmaz. Çok kültürlü, çok sıcak ve çok davetkar… Türkiye'de her zaman çok güzel zaman geçirdim ve tekrar orada olmayı dört gözle bekliyorum.