Kader konusu neredeyse insanlık tarihi boyunca insanlığın zihnini meşgul eden, en çok merak edilen, cevap aranan konuların başında gelir. Çünkü kader bilinmezliklerle doludur veya öyle görülür. Kader aslında insanoğlunun dünyadaki hayatının bir "imtihan" olmasıyla doğrudan bağlantılıdır. İnsanın hem Rabbini hem kendisini tanımasıyla ilgilidir. Kader değişir mi? Kaderimiz ne kadar elimizde? Kaderimde varsa neden sorumlu olacağım? Gelecekte olacaklar bilinebilir mi? Kalbin mühürlenmesi ne demek? İntihar eden eceliyle mi ölür? Sadaka ömrü nasıl uzatır? Bu soru listesini uzatmak mümkün. Bunun gibi daha onlarca soru sürekli zihinleri kurcalar. Kaderle ilgili bir diğer husus, ilgili ve yetkili merci olarak görülen uzmanların ve kaleme alınan kitapların konuyla ilgili rahatlıkla anlaşılabilir açıklamalar yapamayışlarıdır. Bir diğer ifadeyle kaderin hemen herkes tarafından anlaşılır halde sunulamayışıdır.
Bu temel ihtiyacın kolayca karşılanmasına, eline alan herkesin rahatlıkla okuyup anlamasına yönelik kısa bir süre önce Prof. Dr. Murat Sarıcık imzasıyla Nesil Yayınları'nca yayımlanan "Sorularla Kaderin Şifreleri" isimli kitap büyük bir ilgi odağı oldu. Bu teveccühün en belirgin sebebi ise, kitabın adında da geçen "Sorular" olsa gerek. Çünkü cevabı aranan soruları okuyan herkes kendisinden bir şeyler buluyor. Verilen cevapların kolay ve rahat anlaşılırlığı kitabın cazibesini daha da arttırıyor. Kitaptaki her soru aslında çözülmeyi bekleyen ve herkesin kolayca çözemediği bir şifreyi içinde barındırıyor. "Sorularla Kaderin Şifreleri" kitabında yazar soruların şifresini okuyucuya vermeyi ve bu anahtarla soruların kapılarının açılmasını arzu ettiğini söylüyor. Yine yazara göre kader konusu sırlarla, inceliklerle dolu bir konu ve bu konunun iyi anlaşılması aslında kuvvetli bir "Marifetullah" bilgisine de bağlı. Bu yüzden imanı ve İslamı derinliğine bilmeyi ve inanmayı da gerektirmekte. Bu yüzden kader konusu, kolay anlaşılacak, şifreleri ve sırları bir anda ve kolayca çözülecek bir konu değil. Murat Sarıcık kaderle insan iradesi arasındaki bağlantıyı ise şöyle açıklıyor: "Hem kader var, hem de insanın hür iradesi. Şöyle söyleyelim: Kader insan iradesini zorlamıyor, onu iptal etmiyor ve insanı iradesini elinden alarak ve hükümsüz kılarak yönlendirmiyor. Bu konu kader konusunun bel kemiğini oluşturan konudur. Zaten soruların çoğu da kader ve irade ilişkisi etrafında yoğunlaşmaktadır."
