|

Kadir gecesi sofranız bereketlensin

Rasulullah (s.a.v.) özellikle hanımlara “komşuya yemek götürerek hediyeleşmeyi” tavsiye etmiştir. Yani birlikte bir sofraya oturamıyor olsak ta, yemeğimizi bölüşmeli, ruhen birlikte olmalı, birlikte yemeliyiz. Kadir gecesi özel bir gün , Ramazan özel bir ay olduğu için, iftar ve sahur sofralarında sık sık yer alan bir yemek var mı diye baktığımızda, en çok karşılaştığımız kandil simitleri ve helvalardır.

Ülkü Menşure Solak
04:00 - 9/05/2021 Pazar
Güncelleme: 16:13 - 9/05/2021 Pazar
Yeni Şafak
Fotoğraf: Arşiv
Fotoğraf: Arşiv

Ramazan ayının sonlarında, çok değerli olduğu açıkça bildirilmiş bir zamandayız; Kadir gecesinde. İslama dair bilgilerimiz bu mübarek geceyi , ramazanın son on gününde aramamızı söylüyor. Yani bu günden sonra artık biz, her geceyi kadir bilerek orucun ruhunu hissetmeliyiz. Kendimize dönmek, kendimizi bilmek, tefekkür etmek, dua etmek, Rabbimize yönelmek, ruhumuzun dünya dertlerinden gördüğü hasarı onaracaktır. Salgın ve kapanma koşullarında gittikçe daha fazla üzerimize gelen dünyada, hepimiz kendimizi eskiye nazaran biraz daha zorda, darda hissediyoruz. Ruhun beslenmesi de, bedenin beslenmesi kadar mühim ve değerli. Bilim insanları da ruhun beslenemediği zamanlarda, bedenin de ona eşlik ettiğini gösteriyorlar. Demek ki ruh ve beden bir bütün. Ramazan bu yüzden biraz da ruhu doyurmaktır. Asr-ı Saadet’ten bugüne ruhu doyuracak namaz, Kuran okumak gibi ibadetlerle birlikte, yardımlaşmak, hediyeleşmek, sofrayı paylaşmak, çocukları sevindirmek gibi ibadetler de diğer zamanlara oranla daha da artardı. Dayanışma, derdi ve varlığı bölüşme, sevindirip mutlu etme de bir ibadet olarak ruhun gıdası sayılırdı ve elbette hala öyledir.

ORUÇLU ÇOCUKLARA OYUNCAK

  • Hanım sahâbîlerden Rubeyyi bint-i Muavviz (r.a.) Asr-ı Saadet’te oruç tutan çocuklara yünden oyuncak yaptıklarını, bu oyuncaklarla onları sevindirdiklerini anlatıyor. Ülkemizde de “çocuğun orucunu satın almak” gibi hoş bir gelenek vardır. Sağlığını bozmadığı takdirde, kendi isteği ile oruç tutmuş çocuklara bir ödül olsun diye, büyükleri tutukları oruç için onlara bir hediye verir ve sevindirip teşvik ederler.

YEMEĞİNİZİ BÖLÜŞÜN

Biz, hemen bütün peygamberlerin ramazan olsun olmasın yalnız yemekten hoşlanmadıklarını, sofralarına mutlaka birini davet ettiklerini biliyoruz. Bu durum Rasulullah (s.a.v.) tarafından da özendirilmiş, uygulanmış bir davranıştır. Rasulullah (s.a.v.) özellikle hanımlara “komşuya yemek götürerek hediyeleşmeyi” tavsiye etmiştir. Yani birlikte bir sofraya oturamıyor olsak ta, yemeğimizi bölüşmeli, ruhen birlikte olmalı, birlikte yemeliyiz. Kadir gecesi özel bir gün , Ramazan özel bir ay olduğu için, iftar ve sahur sofralarında sık sık yer alan bir yemek var mı diye baktığımızda, en çok karşılaştığımız kandil simitleri ve helvalardır. Bunların dışında Osmanlı sarayında yüzyıllarca pişen bir başka yiyecekse “yumurtayı hümayun” adıyla biliniyor. Tariflere göre Halep yağında kavrulmuş soğana önce pastırma ilave edilip kavruluyor, sirke ve bal ekleniyor, ardından da yumurtalar kırılıyor. Günümüzde bu tarife şeker ve farklı farklı baharatlar eklenmiş, birden çok şekli de mevcuttur. Ben, susatacağı için denemek isteyenlerin mümkünse iftarda yemesini önererek bu tarife de yer vereceğim. Ayrıca bir de geleneksel tatlı tarifimiz olacak. Kadir geceniz mübarek, dualarınız kabul olsun dilerim, iyi pazarlar.

Yumurtayı Hümayun

MALZEMELER

-100 g. pastırma -3 kuru soğan -4 yumurta -3 yemek kaşığı tereyağı

-Bir yemek kaşığı sirke -Bir tatlı kaşığı bal -Bir çay kaşığı tuz -Baharatlar

YAPILIŞI
  • Soğanı ince ince doğrayalım. Yağı eritelim ve soğanı kavuralım. Dilimlenmiş pastırmayı ilave edip kavurmaya devam edelim. Bal ve sirkeyi ilave edelim. Tuzu ve dilediğimiz baharatları ekleyelim, karıştıralım. Yumurtaları göz göz kıralım ve tavamızın üzerini bir kapakla örtüp yumurtaların pişmesini bekleyelim. Afiyet olsun.

Şambali

MALZEMELER

-500 gr irmik

-1tatlı kaşığı karbonat

-1,5 -2 su bardağı süt

-1.5 su bardağı şeker

-Bir paket vanilya

Şerbeti için;

-2 su bardağı su

-3 su bardağı toz şeker

-Bir çay kaşığı limon suyu

YAPILIŞI
  • İrmik, kabartma tozu, süt, şeker ve vanilyayı yumuşak bir hamur elde edene kadar karıştırıp yoğuralım. İyice yoğurduğumuz şambali hamurunun üzerini streç filmle örtelim ve kıvamı koyulaşana kadar buzdolabında bekletelim. Kıvam alan hamuru tekrar yoğuralım. Yüksek kenarlı bir küçük fırın tepsisini veya cam kabı yağlayıp hamuru spatula yardımıyla tepsiye yayalım. Bıçakla dilimleyelim ve her bir parçanın üzerine badem, fıstık, fındık gibi bir yiyecek batıralım. 170 derecede önceden ısıtılmış fırında iyice kızarana kadar pişirelim. Ayrı bir yerde su ve şekeri kaynatalım. Kaynayan şekerli suya limon suyunu ekleyelim. Şerbet kıvam alınca kaşıktan akan son damlanın uzadığını gördüğümüzde ocağı kapatalım. Pişen şambaliyi tekrar dilim dilim keselim. Sıcak şerbeti sıcak şambalinin üzerine dökelim, dinlendirelim. Şambali tatlısı, hamuru yoğurulduktan sonra mümkünse en az 10, en çok 24 saat buzdolabında dinlendirilmelidir. Dinlendirildikçe irmik sütü çeker ve şişer, daha lezzetli hale gelir. Piştikten sonra da şerbetli halde iken buzdolabında 3-4 saat dinlendirilirse daha lezzetli hale gelecektir. Bu tatlının sırrı, hamuru ve ürünü dinlendirmektir.
#Kadir gecesi
#Ramazan
#Oruç
#Tarif
3 yıl önce