|

Kraliçeye kızdı British Museum'a dava açıyor

Avukat Remzi Kazmaz dünyanın 7 harikasından biri olan Mausoleum'un, British Museum'dan Türkiye'ye iade edilmesi için 30 avukat arkadaşıyla AİHM'nde dava açacak. Kazmaz davayı açma sebeplerinden birinin, daha önce Halikarnas Balıkçısı'nın Kraliçeye ilettiği Mausoleum'un iadesi talebinin alaylı bir şekilde geri çevrilmesi olduğunu söylüyor.

Emeti Saruhan
00:00 - 4/11/2012 Pazar
Güncelleme: 23:12 - 3/11/2012 Cumartesi
Yeni Şafak
Kraliçeye kızdı  British Museum'a  dava açıyor
Kraliçeye kızdı British Museum'a dava açıyor

Toplumsal davaların avukatlığını üstlenmesiyle tanınan Av. Remzi Kazmaz yine bir toplumsal davada başı çekiyor. Dünyanın 7 harikasından biri olan Mausoleum'un İngiltere'de bulunduğu British Museum'a dava açmak için kolları sıvayan Kazmaz, bir araya getirdiği 30 avukat arkadaşı ile sivil bir inisiyatif olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvuracak. Bu topraklarda yaşayanlar tarafından üretilen tarih ve kültür varlıklarının iadesi için yaptıkları çalışmayı Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'a ileten Kazmaz, "Bu konuda tam yetki aldık; Sayın Bakanımız da umutlu" diyor. Aslında Remzi Kazmaz Mausoleum ile yaklaşık 8 yıldır ilgileniyor ancak dava için gerekli koşulların yeni yeni oluştuğunu söylüyor. "Yorgun Herakles Heykeli, Truva Hazineleri'nin bir kısmı, Sinan Paşa Camisi'nden kaçırılan İznik çinilerinin de aralarında bulunduğu 4 bine yakın tarihi eser son birkaç yılda Kültür Bakanlığı'nın çalışmaları ile ülkemize iade edildi. Daha önce bir araya gelip dava açmanın prosedürü AİHM ile çok uyumlu değildi. Bu şekilde açılan davalara sıcak bakılmıyordu. Bir dilekçe ile başvurup reddedilmenin bir anlamı yok. Prestij kaybı getirir. Şimdi uluslararası sözleşmeler çok iyi, devlet de epey yol aldı." diyor.

MAUSOLEUM'U BİLEN YOK

Remzi Kazmaz'ın tarihi ve kültürel varlıklarımıza olan ilgisi Bodrum'da yaşamaya başlayınca artmış. Kazmaz, "Anadolu'da birçok medeniyet yaşamış. O medeniyetlerin bıraktığı tarihi ve kültür varlıklarının hepsi bir bir yok olmuş. Çalınmış, verilmiş, teslim edilmiş. Nedenine geldiğim vakit bilinçsizlik, koruma konusunda acizlik, 'bana ne'cilik." diyor. Mausoleum'u da okuduğu bir tarih kitabında adına rastlayınca araştırmış ve Bodrumluların bile Mausoleum'un ne olduğunu, nerede olduğunu, kaç tarihinde niye yapıldığını bilmediğini fark etmiş. Kazmaz, "Dünyanın yedi harikasından biri benim topraklarımda ama kimse bunu bilmiyor. Mausoleum Bodrum'un orta yerinde taş yığınları halinde duruyor." diyor. Mausoleum'u Türkiye'ye getirmeye karar veren Kazmaz Halikarnas Balıkçısı'nın da Mausoleum'u Türkiye'ye getirmeye çalıştığını öğrenmiş. "Halikarnas Balıkçısı da bir Bodrum sevdalısı idi. Okuduğum bir kitapta Halikarnas Balıkçısı'nın bu tarihi eserleri Kraliçeden istediğini öğrendim. Kraliçe başta sessiz kalmış. Bunun üzerine Halikarnas Balıkçısı Bodrum'u kastederek "Bu gök maviye Artemisia ve Mausoleum yakışıyor" demiş. Kraliçe de 'Sör hiç merak etmeyin şu an biz British Museum'un bütün tavanlarını gök maviye boyatıyoruz' demiş. Bu alaycı tavır beni çok kızdırdı." diyor.

AŞKLA MEZAR YANYANA GELDİ

Kazmaz, Kültür Bakanlığı'nın turizm haftasında Mausoleum'da düzenlediği törende bir İngiliz turistin idrarını yapmaya çalıştığını görünce sinirlenmiş ve Mausoleum'un önemini anlatmak gerektiğini düşünmüş. Zaten Bodrum'a taşındığından beri belgesel çekimi ile ilgilenen ve Halikarnassos belgeselini çeken Kazmaz Mausoleum'u anlatan 6 dakikalık bir tanıtım filmi çekmiş ve Bodrum müzesinde yayınlanmasını sağlamış. Ardından imza kampanyası başlatmış. Ve son olarak da yeni çıktığı halde ikinci baskısını yapan kitabı Aşkın Mabedi Mausoleum'u yazmış. Kazmaz, "Mausoleum'un bir mezar olduğu doğru. Fakat mezar deyince kimse dönüp bakmıyor. Aşkla mezarı yan yana getirdiğiniz zaman mitolojik bir aşk ortaya çıktı. İkinci olarak Artemisia'nın Moseleus'a olan sadakati var. Kardeşlerinin engellemeye çalışmasına rağmen mezarı bitirmeye çalışıyor. Üçüncü olarak sanatın ve sanatçının gururunu ortaya koydum. Mezarın yapılması durdurulduğu halde 4 tane sanatçı ortaya çıkardı onu." diyor. Kazmaz'ın kitabı yazma sebebi Mausoleum'la ilgili farkındalık oluşturabilmek.

Bakan davayı destekliyor

Mausoleum'un sivil inisiyatifle alınabileceğini düşünen Kazmaz, "Mausoleum devlet tarafından almaya çalışıldığında, zamanında Mustafa Reşit Paşa tarafından bir tuğra ile İngiltere'ye verildiği söyleniyor. Araştırdığım zaman böyle bir şey bulamadım. Bunu arkeologlarla görüştüm. Bodrum Ticaret Odası bu konuyla ilgili British Museum'a gitti. Elinizdeki belgeyi gösterin dediler. Bir şey göstermediler. Ben böyle bir belge olduğuna inanmıyorum." diyor. Bodrum'un magazin çukuruna düştüğünü söyleyen Av. Remzi Kazmaz tarihi ve kültürel varlıklara sahip çıkarsak Bodrum'un antik bir kent olacağını ifade ediyor. Hepsi topluma duyarlı 30 avukatı bir araya getirdiğini anlatan Kazmaz, "Kültür Bakanı Ertuğrul Günay Bey, 'Her şeyi devlet yapamaz. Uluslararası anlaşmalar açık, okuyun yapın' dedi. Ben iki defa bu konuda ciddi bir şekilde görüştüm. Önümüzdeki hafta da gidip görüşeceğim. Sivil inisiyatif olarak başvuracağız ama devlet de arkamızda olsun" diyor. Türkiye'nin kazanacağına inanan Remzi Kazmaz davayı Ocak ayında açmayı düşünüyor.


11 yıl önce