Lalenin kültürel varlığının gelecek nesillere aktarılması amacıyla kurulan Emirgan Korusu’ndaki Lale Müzesi, 2 buçuk yıllık aranın ardından yeniden ziyaretçileriyle buluştu. İstanbul Lale Vakfı (İLAV) tarafından kurulan müzede, lale dikmeye yarayan saban, lale ayıklama eleği, el yazması tezhibin üzerindeki lale motifi, lale broşu, özel kurutulmuş lale çiçeği, lale motifli padişah kaftanı, savaş aletleri, oya ve mendil gibi eşyalar yer alıyor. İçinde iki sergi salonu da bulunan ve 1500 metrekarelik alandan oluşan müzeyle ilgili konuşan İLAV Yönetim Kurulu Üyesi Burhan Akdağ, niyetlerinin, dünyanın en büyük lale müzesini yapmak olduğunu söyledi. Yılda en az 5-6 milyon ziyaretçi sayısına ulaşmak istediklerini dile getiren Akdağ, “Burada sergiler düzenleyeceğiz. Yılın 12 ayı, sanatçılar çalışmalarını sergileyebilecek” dedi.
LALESİZ BİR DÖNEMİMİZ OLMADI
Türk kültüründe lalenin önemli bir yer teşkil ettiğine vurgu yapan Akdağ, lalesiz bir dönemimiz olmadığını belirterek şunları söyledi: “Laleyle ilgili diğer müzelerde neler var bakacağız ve bunları tek çatı altında toplamak için bir çalışma yapacağız. Dolayısıyla müzemizdeki materyaller daha da fazla olacak. Bu konuyla ilgili yazışmalar başladı. İnşallah laleyle ilgili tüm dokümanları buraya toplayıp Lale Müzesi’ni adına yakışır bir hale getireceğiz. Laleyi savaşlarda atların alınlarında ve bacaklarında kullanmışız. Padişah kıyafetlerinde, yemek kaşıklarında kullanılmış. Müzeyi gezenler, lalenin sadece bahçede yetişen bir çiçek olmadığını çok önemli bir figür olduğunu anlayacak. Bu yüzden okullarla çalışmalar yapıyor, okulları davet ediyoruz. Çocuklarımızın laleye bakış açısını değiştirmeyi ve herkesin laleyi tanımasını istiyoruz.”
