|

Ölümcül yırtığa yama!

Trafik kazaları ya da yüksekten düşme gibi ani travmalar sonucu meydana gelen ana atardamar (aort) yırtılmalarına bağlı iç kanamalar sonucu, birçok kazazede olay yerinde ya da hastanede yapılan müdahalelere rağmen hayatını kaybediyor.

Cihan
00:00 - 6/01/2013 Sunday
Güncelleme: 15:14 - 6/01/2013 Sunday
Yeni Şafak
Ölümcül yırtığa yama!
Ölümcül yırtığa yama!

Geçmiş dönemlerde ana atardamar yırtılmalarında tek yöntem olarak açık cerrahi kullanılıyordu. Günümüzde teknolojik gelişmelerle birlikte damar içerisinden gönderilmeye müsait uzun borucukların geliştirilmesi sayesinde kasıktan girilerek, açık cerrahi müdahale yapılmaksızın ana atardamar yırtıklarına, dikişsiz yama yöntemiyle tedavi yapılabilmekte. Bu yöntem, ana atardamara yönelik ''kapalı cerrahi'' olarak adlandırılıyor.

Teknolojik gelişmelerin sonucu ortaya çıkan yeni tedavi malzemelerinin sağlık alanındaki uygulamalarının artması ile birlikte daha önce açık cerrahi yöntemle yapılan bir çok ameliyat, Girişimsel Radyoloji Ünitesi''nde genel anestezi gerektirmeden gerçekleştiriliyor. Bu tedavilerden biri olan 'Ana atardamar yırtılmasına bağlı iç kanamanın kasıktan girilerek stent-greft ile tedavisi' sayesinde hastalar aylarca hastanede yatmak yerine bir kaç günde taburcu ediliyor.

Trafik kazası sonucu ana atardamarı yırtılan ve iç kanaması olan 72 yaşındaki Sevim Çubukçu, önceki gün gece saatlerinde Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi''ne getirildi. Girişimsel Radyoloji ve Kalp-Damar Cerrahisi takımı, trafik kazası nedeniyle ana atardamarı yırtılan ve akciğer boşluğuna kanaması olan hastaya gece 03.00''te acilen toplanarak müdahale etti. Tedavide gecikme durumunda ölüm oranı yüzde 80 olan hastaya, kapalı cerrahi yöntem ile kısa zamanda başarılı bir yapay damar yerleştirilmesi sonucu hastanın hayatı kurtuldu.

Ana atardamarı yırtılan bir hastanın kasık bölgesine 2 cm''lik delikler açıldı. Buradan gönderilen borucuklar vasıtasıyla damarın yırtık olan bölgesi boya (radyokontrast madde) kullanılarak görüntülendi. Yırtık olan bölgenin tespit edilmesinden sonra hastanın ana atardamarına uygun yapay damar seçildi. Ardından, kasıktan açılan delikten gönderilen yapay damar yırtık bölgesine yerleştirildi. Bu yama yönteminde yapay damar gerçek atar damara dikişsiz bir şekilde tutundu.

Ameliyatı gerçekleştiren ekibin başında yer alan Girişimsel Radyoloji Uzmanı Doç. Dr. Murat Canyiğit ve Kalp-Damar Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Mete Hıdıroğlu, kullanılan yöntemle ilgili bilgi verdi. Operasyon, Kalp-Damar Cerrahisi Klinik Şefi Prof. Dr. Erol Şener ve Radyoloji Klinik Şefi Prof. Dr. Halil Arslan''ın başında bulunduğu Kalp Damar Cerrahisi ve Radyoloji bölümlerinden Canyiğit ve Hıdıroğlu''nun yanında, nöbetçi Kalp-Damar Cerrahisi uzmanı Op.Dr. Hüseyin Bayram, anestezi doktoru, anestezi teknisyeni, radyoloji teknisyenleri ve hemşirelerden oluşan toplam 10 kişilik ekip tarafından gerçekleştirildi.

Ana atardamarın yırtılması ve buna bağlı iç kanamanın genellikle trafik kazası ya da yüksekten düşme nedeniyle olduğunu belirten Dr. Hıdıroğlu, ''Kalpten başlayarak karın bölgesine doğru giden ana atardamar, bazı yerlerde hareketli bazı yerlerde ise hareketsizdir. Trafik kazalarında yaşanan ani durmalar sonucu atardamarda hareketsiz olan bölgeler ile hareketli bölgeler arasındaki uyumsuzluk nedeniyle yırtılmalar yaşanmakta. Ana atardamar yırtılmalarına ölümcül olmayan trafik kazalarında yüzde 0,5 ila 2 oranında ölümcül kazalarda ise yüzde 10-20 arasında rastlanmakta.'' diye konuştu.

Ana atardamarda yırtılma ve buna bağlı iç kanamalara acil müdahale edilmemesi durumunda, ölüm oranlarının yüzde 80-90''lara kadar varabildiğini anlatan Hıdıroğlu, ''Eskiden sadece açık cerrahi yöntemle ameliyatlar yapıyorduk. Şimdi endovasküler yöntem denen kasıktan girilerek stent tedavisi yöntemimiz var. Açık cerrahi uygulamalarında ölüm oranları yüksek oluyordu. İki bacağın felç olması, böbrek yetmezliği ve kanama gibi zor durumlarla karşı karşıya kalabiliyorduk. Yeni yöntemimizde, kasıktaki 2 cm''lik bir delikten gönderdiğimiz yama şeklindeki yapay damar sayesinde çok daha kolay ve başarılı bir tedavi yöntemi uyguluyoruz.'' şeklinde konuştu.

"EKİBİMİZ 7 GÜN 24 SAAT CEP TELEFONUNU KAPATMIYOR"

Ana atardamarı yırtılan 72 yaşındaki Sevim Çubukçu''nun, gece geç saatlerde başka bir hastaneden kendilerine getiriliğini anlatan Dr. Canyiğit ise ''Öncelikle ilk tedaviyi gerçekleştiren hastaneden hastaya ait bilgileri istedik. Bu bilgileri incelediğimizde, ana artardamarında yırtılma olabileceğini düşündük ve hastayı kabul ettiğimizi kendilerine bildirdik. Hastanemize ulaşan hastaya, ilk etapta tomografi çekildi ve bu filmleri inceledim. Ana atardamarında oluşan yırtılmayı tespit ettikten sonra Dr. Mete Bey ile temasa geçtim ve hastaya anında müdahale kararını aldık. Operasyona dahil olacak ekip arkadaşlarıma haber vererek yarım saatlik bir zaman diliminde toplandık. Gece saat 03.00 civarında yarım saatlik bir müdahale sonucu hastamızı tedavi ettik. Kapalı aort cerrahisi olarak bilinen yöntemi kullanarak kasıktaki damardan giriş yaptık ve yırtık olan ana atardamar bölgesini belirledikten sonra buraya uygun yapay damarı yerleştirerek tedavi işlemini başarı ile gerçekleştirdik. Yırtık bölgesine bir yama misali stent koyarak yırtık bölgesinin kapanmasını sağladık ve olası kanamanın önüne geçmiş olduk.'' açıklamasında bulundu.

Ekibin 7 gün 24 saat cep telefonunun açık olduğunu belirten Canyiğit, ''Müdahale durumumuz olduğunda ekibimiz yarım saat içinde hastaneye geliyoruz. Girişimsel Radyoloji, Kalp-Damar Cerrahisi ve Anestezi''den olmak üzere 8-10 kişilik bir ekibimiz bulunuyor. Ana atardamar yırtılmaları, açık ameliyat ile tedavi edilirse genellikle 2-3 ay içerisinde iyileşebiliyor. Yama sisteminde ise 3 günün ardından yapılan tomografinin incelenmesinin ardından hastanın durumu iyi ise taburcu edebiliyoruz.'' dedi.

Ameliyatının çok başarılı geçtiğini belirten 72 yaşındaki Sevim Çubukçu ise ''Biraz ağrım var. İnşallah kısa sürede kalkacağım.'' dedi. Annesinin trafik kazası sonucu ana atardamarının yırtıldığını öğrendikten sonra çok endişelendiğini belirten Sevim Çubukçu''nun oğlu Fizik Tedavi Uzmanı Dr. Murat Çubukçu da şunları söyledi: ''Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi''ne geldiğimizde, doktorlar açık ameliyat olmayacağını, girişimsel radyoloji ile beraber kapalı tedavi olunacağını söyleyince kendimizi daha iyi hissettik. Tedavi çok iyi geçti. İnşaallah herhangi bir sorun olmadan taburcu olmayı bekliyoruz. Ben tüm ekibe çok teşekkür ediyorum. Eski yöntemde olsa annemizin göğüs kafesi açılacaktı ve çok daha riskli olacaktı. Ameliyat başarılı olsa bile tedavi süresi çok daha uzun olacaktı. Çok daha fazla problemler yaşayacaktım. Böyle bir tedavi yöntemi olduğu için çok mutluyuz.''


11 years ago