12 yıl önce bir arkadaşının kendisine bir çift sülün hediye ettiğini, bunlara nasıl bakılacağını öğrenirken sülün yetiştirmenin hobisi haline geldiğini söyledi.
Merkeze bağlı Harmandalı köyü yolunda 20 bin metrekarelik alana sahip çiftliğinde amatörce sülün yetiştirmeye başladığını kaydeden Yavaş, zamanla hobisinin profesyonel yetiştiriciliğe dönüştüğünü anlattı.
Yavaş, şöyle konuştu:
"Büyük hevesle sülün çeşitlerini çiftliğimde toplamaya başladım. Zaman içerisinde bu işi daha da profesyonelce ele aldım. Şuan dünyada 53 ya da 54 cins sülünden 48 cinsi sülün çiftliğimizde ayrı ayrı kafeslerde bulunmaktadır. Çiftliğimizde toplam 165 kafeste yaklaşık 450'ye yakın sülün mevcut. Bunların birçoğunu Avrupa'dan ithal ettik. Sülün üretmek kolay değil. Üretmenin zorluğu yılda yaptığı yumurta adedinin az olması ve civcivken büyütmenin zor ve meşakkatli olmasından kaynaklanıyor."
Dünyada korunmaya alınmış 5 sülün türünün de çiftliğinde bulunduğuna işaret eden Yavaş, bu türlerin neslinin devamı için üretimini sağladığını ifade etti.
Yavaş, çiftliğinde anlaşmalı birkaç veterinerle tüm hayvanların periyodik sağlık kontrollerinin yapıldığını, sülün ve diğer hayvanların yemlerinin özel olarak hazırlandığını dile getirdi.
Av ve yaban hayvanlarını hobi olarak çiftçiliğinde toplamaya başlayan Yavaş, doğa ve hayvan sevgisiyle kurduğu çiftliğinde, sülün dışında farklı türlerde hayvanlar ürettiğini anlattı.
Üretim için Bakanlıktan Türkiye'de çok kişide olmadığını vurguladığı "Üretim ve Yetiştiricilik Belgesi" aldığını belirten Yavaş, şöyle konuştu:
"Bu belgeyi almak için yaklaşık 3 yıl uğraştım. Müracaatımın ardından TÜBİTAK tarafından çiftliğimizde inceleme yapıldı. Ayrıca Ankara Hacettepe Üniversitesi ile ODTÜ'den çeşitli profesörler inceleme yaptı. Nihayetinde birkaç ay önce bu belgeyi almaya hak kazandık. Ayrı ayrı kafeslerde bulunan 50 çeşit sülün türünün birbirleriyle eşleşmesini engelliyor, türün ıslahını sağlıyoruz."
Dünya Sülün Üreticileri Birliği üyesi olduğunu da vurgulayan Yavaş, yurt dışındaki toplantıları kaçırmadığını, sülün yetiştiriciliğinin hobi olmaktan çıktığını, daha profesyonel anlayışla devam ettiğini söyledi.
Yavaş, çiftliğinde sülün dışında 5 ayrı türde tavus kuşu da bulunduğunu, nesli tükenmekte olan hayvanları yurt dışından getirerek, neslinin korunmasına yardımcı olduğunu kaydetti.
Yaptığı işte gelir amacı gütmediğini, bu işe sadece para değil, hayvan sevgisinin de verilmesi gerektiğini belirten Yavaş, şöyle konuştu:
"Keklik ve alt türdeki sülünleri üreterek Milli Parklar Müdürlüğü ile işbirliği içerisinde zaman zaman Spil Dağı Milli Parkı ve diğer tespit edilen bölgelerde doğaya salıyoruz. Bu sayede doğadaki dengenin de bozulmamasına yardımcı oluyoruz. Ayrıca Manisa'daki ilkokul ve rehabilitasyon merkezlerinden gelen çocukları çiftlikte gezdirerek doğa ve hayvan sevgilerinin artmasına katkı vermeye çalışıyoruz."
Doğa Koruma ve Milli Parklar 4.Bölge Müdürü Rahmi Bayrak da yaptığı açıklamada Yavaş'ın Bakanlıktan "Üretim ve Yetiştiricilik Belgesi" alan tek kişi olduğunu dile getirdi.
Türkiye'de benzer çiftlik kuran kişi sayısının 15'i geçmeyeceğini söyleyen Bayrak, gelişen teknoloji ve insan nüfusunun artışının doğadaki dengeyi zaman zaman bozduğunu, çiftliğin doğal dengenin korunmasına katkı açısından önemli olduğunu vurgulayarak, "İnşallah burada üretilen hayvanlar Manisa'ya, Ege Bölgesi'ne ve ülkemize katkı sağlayacak" dedi.
