|

Problemleri de seveceğiz

Matematiğin kaç Can’ı Var? kitabını okurken ya kendimizi ya çocuğumuzu karakterle özdeşleştiriyoruz. Yazar, kahramanına aniden karşısına çıkan problemleri matematik kullanarak nasıl çözeceğini adım adım öğretiyor. Bunu yaparken de kahramanının üstüne giderek onun problem çözme becerisini kendi çabasıyla geliştirmesini istiyor.

Haber Merkezi
04:00 - 15/07/2019 Pazartesi
Güncelleme: 14:45 - 14/07/2019 Pazar
Yeni Şafak
Matematiğin Kaç Canı Var? isimli kitap Merve Uygun tarafından Cezve Çocuk'dan çıktı.
Matematiğin Kaç Canı Var? isimli kitap Merve Uygun tarafından Cezve Çocuk'dan çıktı.

ALİ EKREM

Herhangi bir okulun rastgele bir sınıfına girip öğrencilere “En çok korktuğunuz ders hangisidir?” diye bir soru yöneltseniz alacağınız cevap büyük oranda matematik olacaktır. Bu sadece günümüz için geçerli değil elbette. Uzun yıllardan beri matematik, öğrencilerin arasında en çok korkulan ders olarak varlığını sürdürüyor.

Çeşitli çocuk dergilerinden aşina olduğumuz Merve Uygun’un ilk kitabı “Matematiğin Kaç Can’ı Var?” geçtiğimiz Eylül ayında Cezve yayınlarından çıktı. Matematik öğretmeni olan Uygun, Matematikle edebiyatı bir potada eritebilmiş bir yazar. “Öncelikle bütün hikaye şu sesle başladı: Uff”. Hikayenin, “Uff” tepkisi ile başlamasından da anlaşılacağı üzere çabuk sıkılan, hayatında karşılaştığı problemlerin üstüne gitmek yerine hemen teslim olup beyaz bayrağı çeken Can isimli bir çocuk karakteri ele alıyor. Bu karakteri matematik konusunda zorluk çeken her birey yakından tanıyor aslında. Yazar, kahramanına aniden karşısına çıkan sorunları matematik kullanarak nasıl çözeceğini adım adım öğretiyor. Bunu yaparken de kahramanının üstüne giderek onun problem çözme becerisini kendi çabasıyla geliştirmesini istiyor. Kitabın ilerleyen sayfalarında çözülmeyi bekleyen bir kaç matematik sorusu bulunuyor. Bu da kitabı daha heyecanlı bir hale getiriyor.

Matematik korkusunu bir türlü yenemeyen Can, tarihten matematikçilerle fantastik bir seyahate çıkıyor. Bütün sızlanmalarına rağmen annesinin isteği üzere ekmek almak için bakkala giden Can, burada bir zaman tünelinin içinde buluyor kendini. Her zaman gördüğü mahallenin Bakkal Ömer Amcası dünyaca ünlü matematikçi Ömer Hayyam’a dönüşüveriyor bir anda. İlerleyen sayfalarda kedisi için gittikleri veteriner Fibo Naci, Leonardo Fibonacci’ye, Beden Eğitimi öğretmeni ise bilim insanı Matrakçı Nasuh’a dönüşüyor. Pi sayısının ete kemiğe bürünerek ortaya çıkmasıyla da Can, bir türlü sırrına eremediği Pi’yi yakından tanıma şansı elde ediyor. Yazar, tarihi bir roman olmamasına rağmen dünyaca ünlü tarihi karakterleri romanın içine yerleştirerek onlar eliyle günümüz çocuklarına matematiği sevdiriyor.

ALTERNATİF EĞİTİM NİTELİĞİNDE

Tek bir kişinin ağzından saatler boyu sıkıcı bir sınıfta enformasyon bombardımanına tabi tutulan çocukları, hayal gücünün uçsuz bucaksız çayırlarına çekerek onları matematik korkusunu yenmeyi amaçlayan yazar büyük oranda hedefine ulaşmış. Kitap, klasik eğitim-öğretim sistemine ince bir dokundurmada bulunmuyor değil. Zira matematikten olanca gücüyle kaçan Can, kitabın sonunda bilgin yol arkadaşları sayesinde bu korkudan tamamen arınmış hale geliyor. Yazarın bu kitabı alternatif öğrenme biçimlerine ufak da olsa bir katkı sağlar nitelikte.

  • Matematiğin Kaç Canı Var?
  • Merve Uygun
  • Cezve Çocuk
  • 2018
  • 200 sayfa
#Matematiğin Kaç Canı Var?
#Merve Uygun
#Cezve Çocuk
5 yıl önce