|

Reis Bey Muhsin Ertuğrul’u ağlattı

Necip Fazıl’ın 1960’ta yazdığı Reis Bey, yıllar sonra Şükrü Türen rejisiyle sahnelendi. İstanbul Şehir Tiyatroları’nda gösterilen oyun, ‘merhamet’ temasını işliyor. Necip Fazıl’ın oğlu Mehmet Kısakürek babasının eseri bitirince yatağında hasta yatan Muhsin Ertuğrul’a okuduğunu söylüyor ve ekliyor: “Babam, Reis Bey’i okurken Muhsin Ertuğrul gözyaşlarını tutamadı.”

Yeni Şafak ve
04:00 - 12/03/2017 Pazar
Güncelleme: 23:38 - 11/03/2017 Cumartesi
Yeni Şafak
Reis Bey
Reis Bey

Necip Fazıl'ın unutulmaz eseri Reis Bey, geçtiğimiz hafta ilk gösterimini Kadıköy Haldun Taner Sahnesi'nde yaptı. Necip Fazıl'ın 1960'ta yazdığı Reis Bey, ağır ceza hakimi bir adamın merhamete dönüş hikayesini anlatıyor. Yıllar sonra oyunu sahneleyen yönetmen Şükrü Türen ve Necip Fazıl'ın oğlu Mehmet Kısakürek ve torun Şeyma Kısakürek Sönmezocak ile konuştuk. Mehmet Kısakürek, Reis Bey oyununa yıllar sonra ilk ciddi temsil gözüyle bakıyor ve “Yönetmenin bilhassa bu konudaki titizliği de beni çok memnun etti” diyor. Reis Bey, 29 Mart-1 Nisan tarihleri arasında Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nde izleyiciyle buluşacak.



Şehir Tiyatroları'nda Şükrü Türen rejisiyle sahnelenen Reis Bey'i nasıl buldunuz?


Mehmet Kısakürek: Mükemmeli yakalamak diye bir şey yok. Ancak mütemadiyen onun peşinde koşmak, bu cehdi kaybetmemek var. Provada bunu gördüm ve çok memnun oldum. Ayrıca eserin ruhuna ve diline mutlak riayet. Yönetmenin bilhassa bu konudaki titizliği de beni çok memnun etti. Yeni tiyatro tekniği de çok güzel. Yani tek kelimeyle beğendim.





İLK CİDDİ TEMSİL


Reis Bey'i ilk ne zaman okumuştunuz? Okuduğunuzda ne hissettiniz?


M. K.: Muhsin Ertuğrul hastaydı ve yataktaydı. Babam, “Beni Muhsin'e götür, ona eseri okuyacağım!” dedi. Salacak'taki evine gittik. Reis Bey'i daha önce okumadan ilk orada dinledim. Muhsin Bey'in gözyaşlarını unutamıyorum.





Reis Bey metniyle ilgili ev içinde neler konuşulurdu? Necip Fazıl bu oyunla ilgili neler söylerdi?

M. K.: Hiçbir şey. Bu eseri de en beğendiği tiyatro eserleri arasındadır.



Daha önce de sahnelendi Reis Bey. O temsili izlediniz mi? M. K.: Daha önce galiba Bursa'da temsil edildi. Seyretmedim. Şimdiki temsile Reis Bey'in ilk ciddi temsili diyebilirim.



SİNEMADA YOLMUŞLAR


Reis Bey sinemaya da uyarlanmıştı. Hangisinde derdini daha iyi anlatıyor sizce?


M. K.: Kıyası mümkün değil. Tabii ki bu şekli. O bir sinemaydı. Eserin tavuk gibi yolunmuş hali.



Necip Fazıl bu oyunu tutukluyken yazdı diye biliyorum. Oyunun yazılış serüveni hakkında biraz daha bilgi alabilir miyim?


M. K.: Hapiste yazmadı. Son hapisten çıktıktan sonra yazdı. Oyunun ayrıca bir yazılış serüveni yok. Otururdu ve bir çırpıda yazardı.





MAHŞERİN DÖRT ATLISI


Reis Bey'in sahnelenme hikayesini biraz anlatır mısınız?

Şükrü Türen: 15 yıl önce Şehir Tiyatroları'nda Genel Sanat Yönetmeni'ydim, oyunu o yıl sahnelemek istemiştim ama zaman yetmedi. Mayıs'ta görevden ayrıldım. Beş yıldır bu oyunu sahnelemek isteyenler oldu ama muvaffak olamadılar. Baktım habire patinaj çekiyor. Geçen yaz tiyatrodan yetkili isimlere bu oyunu yapalım teklifini sundum ve bugünlere geldik.



Oyunun makûs bir kaderi var, bir türlü sahnelenemiyor.


Ş. T.: Necip Fazıl, Reis Bey'i yazıp Muhsin Bey'e veriyor. Bir süre bekledikten sonra oyunun sahnelenmediğini görünce sinirleniyor. Neden oynanmıyor diye Muhsin Bey'e gidiyor. Muhsin Bey de ona, oyunu daha iyi bir yere, Ankara Devlet Tiyatrosu'na verdiğini söylüyor. Orada da bir nedenden dolayı sahnelenmiyor. Hatta Necip Fazıl Ankara'ya kadar gidiyor, soruyor oyunun neden sahnelenmediğini. Reis Bey iki kurumda da sahnelendi sanılır ama sahnelenmemiştir.





GEREKLİ İLGİ GÖSTERİLMEDİ


Bugüne kadar neden kimse talip olmadı bu oyunu sahnelemeye?


Ş. T.: Gerekli ilgi gösterilmediğine ben de şahidim. Gerekçelerine gelince birden çok sebebi var. Teknik açıdan zor bir oyun. Yazıldığı dönemin seyirci algısına, o dönemdeki “normal” neyse ona göre yazılmış. Dokuz sahne, beş farklı mekan var. Eskiden perde kapanır sahne değiştirilir oyuncular tekrar çıkıp oynarlardı ama bugün insanların ritmi değişti.



Teknik sorunlar dışında başka sorunlar var mıydı?


Ş. T.: Hayır, dediğim gibi tiyatro tekniğiyle ilgili zorluklar vardı. 1960'lı yılları hayal edelim yaşam temposu bugünün dörtre biri kadar. Bir başka hayat algısının içinde kendine has devinimi olan bir oyunun bugüne taşınma zorlukları var.



ÖNYARGILAR ÜLKESİYİZ


Necip Fazıl üzerine bir önyargı var mı Şehir Tiyatroları'nda?

Ş. T.: Her yazar üzerinde önyargı var. Önyargılar ülkesiyiz. Büyük adamlar bundan daha çok nasibini alır. Bu oyundaki merhamet ve vicdan tartışmalarını reddecek biri var mı? Varsa insanlıktan çıkmıştır. Ama biz bunları konuşamıyoruz.



Siz bunu nasıl çözdünüz peki?


Ş. T.: Mapping tekniği uyguladık. Kongrelerde, müzikallerde ve büyük gösterilerde kullanılan bir projeksiyon tekniği. Bu teknik sahne dekorunu projeksiyon yardımıyla sahneye yansıtıyor. Saniyeler içinde dekor değişebiliyor.



Sizin için ne ifade ediyor Reis Bey?


Ş. T.: Öncelikle şunu belirteyim: Müsahipzade Celal, Hüseyin Rahmi Gürpınar, Nazım Hikmet ve Necip Fazıl tiyatromuzda mahşerin dört atlısıdır. Bu isimlerin ayakları üzerinde duruyor bu tiyatro. Reis Bey de çok sevdiğim bir metindir. Bu metnin içindeki her cümle peşinden gidilmesi, aklımızdan çıkarmamamız gereken kavramlarla dolu.



Ortaokul sıralarında okumuştum


Şeyma Kısakürek Sönmezocak, Reis Bey hakkında şöyle konuştu: “Amcam beğendiyse ve uygun gördüyse bizim beğenmememiz mümkün olamaz. Ortaokul sıralarındayken okumuştum Reis Bey'i. Oyunda hiçbir kelimesine dahi dokunulmaması beni çok memnun etti. Toplumun bu kelime hazinesine sahip olması açısından da çok önemli bir husus. Uygulanan yeni tekniği de çok beğendim. Güzel bir etkileşim içinde ilerliyor oyun. Tam manasıyla iyi bir çalışma olmuş.



Zengin bir oyuncu kadrosu var


Müziğini Mercan Dede'nin, dramaturgisini Hilmi Zafer Şahin'in, sahne tasarımını Emrah Kürekçi'nin, kostüm tasarımını Sebahat Çolakoğlu'nun, ışık tasarımını Şükrü Türen'in yaptığı Reis Bey'de Berrin Koper, Caner Bilginer, Ceysu Aygen, Çağatay Palabıyık, Doğan Altınel, Fatma İnan, Gökhan Eğilmezbaş, Hakan Yavaş, Hasip Tuz, İbrahim Can, İbrahim Ulutaş, İskender Bağcılar, Lale Kabul, Mazlum Kiper, Mehmet Bulduk, Melisa Demirhan, Murat Derya Kılıç, Okan Karaca, Özgür Dereli, Rıdvan Çelebi, Selçuk Soğukçay, Şehnaz Bölen Taftalı ve Tanju Girişken, Yeliz Şatıroğlu, Ozan Akif Serman ve Sefa Turan rol alıyor.





  • ÇOK UZUN DEYİP ÇIKANI GÖRMEDİM
  • İzleyici Reis Bey'i nasıl buldu?
  • Ş. T.: Ağlayanlar, ayakta alkışlayanlar oluyor. Haldun Taner Sahnesi oldukça kalabalık bir sahne. Ama Kadıköy izleyicisi tiyatroyu sever. O yüzden burası bizim için tam kıstas alınmamalı.

  • Nasıl eleştiriler aldınız şu ana kadar oyunla ilgili?
  • Ş. T.: Çok uzun diyorlar mesela. Bizim tiyatromuzda üç buçuk saatlik oyunlar var. Niye kimse Lüküs Hayat'a üç buçuk saat çok uzun demiyor. Çünkü o komedi. Gülüyoruz. O zaman sözkonusu olan saat değil. Oyunun ikinci haftasındayız ama ben oyun çok uzun deyip çıkana rastlamadım. Üç beş kişi oluyor. Kadıköy'de oynuyoruz, çok uzak yerden gelmişler, bin tane özür dileyip öyle çıkıyor onlar da.

  • Toplamda kaç oyun etti?
  • Ş. T.: Muhsin Bey, Üstad'ın birçok oyununu sahneye taşıdı. Biliyorum. Ama benim denk geldiğim son 15 yılda Reis Bey üçüncü oyun oldu. İlki Bir Adam Yaratmak'tı, ikincisi de Para.
#Muhsin Ertuğrul
#Necip Fazıl
#Reis Bey
7 yıl önce