|

Sen ve Kendin başka kim?

Necati Tosuner’in son romanı “Sen ve Kendin” Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları tarafından yayımlandı. Klasik roman kurgusundan bağımsız bir şekilde kaleme alınan Sen ve Kendin, yazmayı “dert yanma işi” olarak gören Tosuner’in bir iç hesaplaşması olarak değerlendirilebilir.

04:00 - 15/02/2021 Pazartesi
Güncelleme: 16:01 - 15/02/2021 Pazartesi
Yeni Şafak
Sen ve Kendin Necati Tosuner Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Ekim 2020  248 sayfa
Sen ve Kendin Necati Tosuner Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları Ekim 2020 248 sayfa
ZEYNEP TUBA KESİMLİ

Öykü, roman, deneme, tiyatro, çocuk edebiyatı gibi farklı alanlarda eserler veren Necati Tosuner’in son kitabı Sen ve Kendin adını taşıyor. Tosuner eserlerinde kendinden yola çıkarak anlatmayı önemsiyor. Sen ve Kendin’de de yazarın insan hallerini, insanın yanılgılarını, kendisi karşısında yaşadığı yenilgileri, özlemini, çaresizliğini, korkularını, yalnızlığını ve hatta zavallılığını, tökezleyip ayağa kalkmasını, sevinciyle umudunu olanca şeffaflığıyla anlatışına tanıklık ediyoruz. Semih Gümüş’ten ödünç alarak ifade edecek olursak “gerçek bir Türkçe tutkunu ve ustası” olan Necati Tosuner aşina olduğumuz roman kurgusunun dışında, duygudaş ama birbirinden bağımsız metinlerle bir olay örgüsüne bağlı kalmaksızın, zaman ve mekân unsurlarını detaylandırmayarak, süzgecinden yalnızca hislerin geçtiği adeta damıtılmış bir eser sunuyor bize. Öykü ve romanlarından alışık olduğumuz üzere Sen ve Kendin’de de yalın ve samimi bir dil hâkim. Dört ana başlık altında yer alan küçük bölümlerde kısa ve vurucu cümlelerle anlık resimler getiriyor gözümüzün önüne. “Bir şey güzel bulunursa, şiir de oradan uzakta değildir,” diyen yazarın son romanı göstermekten çok sezdiriyor esasında; öfkeyi, sevinci, ayrılığı, çaresizliği, ötekileşmeyi, kaçışı, umudu, umutsuzluğu, direnci ve hayali. Her bölümde “var ve yok” karşımıza çıkıyor. Ne yapacağını bilen ama yap(a)mayanı, çaresini bilip çaresiz kalanı, umut edip umudu tükeneni, seven ama sevmenin yeterli olmadığını bileni, düşten yorulup yeni düşlerle yorulanı aynı satırlarda okuyoruz. Kelime tekrarlarıyla duyguyu derinlemesine yaşarken, tamamlanmamış hissi veren cümlelerle de eksikliğimizi hatırlıyoruz.

GENÇLİĞE VE YAŞLILIĞA DAİR

Sen ve Kendin’de duyguların gençlik- yaşlılık bağlamında da ele alındığını görüyoruz. Tosuner, görmüş geçirmiş bir yazar olarak tecrübesini paylaşıyor okurla. “Yaşlıadam Çeşmesi” ne ulaşmayı bir ayrıcalık olarak nitelendiriyor ve şöyle diyor: “Yaşlıadam Çeşmesi’ne ulaşmak için –adından da bellidir bu- yaşlanmış olmak ilk koşuldur. Kadın ve erkek arasında bir ayrım yoktur ama bir sıralama söz konusu olursa, daha yaşlı olmak öncelik taşır. (…)Sen yine gençlerden yanasındır ama yaşlıların dışında hiç kimse çeşmenin yanına yaklaştırılmaz bile.” Kitap boyunca yazar kendisini acımasızca eleştirse, yargılasa, hayatının muhasebesini tutsa da kendinden vazgeçmiyor. ecati Tosuner bir söyleşisinde “Yazarın yazdıklarıyla kendini tekrar ediyor olması, o yazar için edebiyatın yaşlanması demektir,” diyordu. Sen ve Kendin, eserlerinde kendine has üslubuyla “yeni”yi denemekten vazgeçmeyen Necati Tosuner edebiyatının hala genç bir delikanlı olduğunu gösteriyor.

#Necati Tosuner
#Sen ve Kendin
#Türkiye İş Bankası
3 yıl önce