|

Tam da istediği şekilde ölen adam

Dünyanın gelmiş geçmiş en başarılı otomobil yarışçısı, Brezilyalı çılgın sürücü Ayrton Senna da Villa'nın yalnızca 34 yıla sığdırdığı “hızlı” hayat hikâyesini, ünlü sporcunun arşivlerde bulunan eski haber görüntüleri, yanı sıra da kurmaca bölümler ve yeni röportaj çekimleri eşliğinde anlatan “Senna” adlı belgesel, traji-komik bir rastlantıyla, Senna'nın efsaneleştiği Formula-1 yarışlarının ülkemizde bütçe sorunları nedeniyle son kez düzenlendiği günlerde gösterime sunuldu.

Ali Murat Güven
00:00 - 7/05/2011 Cumartesi
Güncelleme: 22:53 - 6/05/2011 Cuma
Yeni Şafak
Tam da istediği şekilde ölen adam
Tam da istediği şekilde ölen adam
alimuratg@yahoo.com

SENNA: SES HIZININ ÖTESİNDE (Senna: Beyond the Speed of Sound)

Yapım Yılı ve Ülkesi:
2010, İngiltere-ABD-Fransa ortak yapımı
Türü ve Süresi:
Biyografik belgesel / 104 dakika
Gösterim Formatı:
35 mm standart sinema filmi
Perdedeki Resim Oranı:
1.85:1
Yönetmen:
Asif Kapadia
Metin Yazarı:
Manish Pandey
Görüntü Yönetmeni:
Jake Polonsky
(Yeni tarihli çekimlerde)
Özgün Müzik Bestecisi:
Antonio Pinto
Kurgucular:
Chris King, Gregers Sall
İthalatçı Şirketler:
Mars Production-Bir Film
Dağıtıcı Şirket:
M3 Film
İçerik Uyarıları:
Son derece tehlikeli bir spor dalında kendi döneminde oldukça ileri düzeyde cesaret gösterileri sergilemiş ve bunun sonucunda henüz 34 yaşındayken hayatını kaybetmiş olan bir sürücünün hikâyesini anlatması; motor sporlarına yönelik böylesi bir cüretkâr yaklaşımın da ayartıcı yönleri bulunması nedeniyle, ilköğretim çağındaki izleyiciler için uygun bir yapım değildir.
Ailece izlenebilir mi?
/ ŞARTLI EVET
(Ailenin küçük üyelerinin 13 yaşından daha büyük olması şartıyla)
Resmî İnternet Sitesi ve Fragmanı:
Yeni Şafak-Sinema Puanı:
* * *

* * *

Hint asıllı İngiliz yönetmen
Asif Kapadia
, dünya televizyonlarının spor servisi arşivlerinden toparladığı onlarca saatlik haber kayıtları; yanı sıra da kameramanı
Jake Polonsky
'nin çektiği yeni görüntüler ve söyleşiler eşliğinde tüm zamanların en büyük otomobil yarışçısı,
Brezilya
'nın spor dünyasındaki ulusal kahramanlarından
Ayrton Senna da Villa
'nın kısa süren hayatının bilinmeyen ayrıntılarına ışık tutmayı deniyor.
1972-Londra
doğumlu
Kapadia
, kısa filmler çekerek girdiği sinema dünyasında özellikle 1990'ların ikinci yarısından itibaren gerek belgesel, gerekse kurmaca alanında önemli çalışmalara imza attı ve ardı ardına pek çok ödül kazandı. Halen, çağdaş İngiliz sinemasının özellikle belgesel alanındaki en yetkin isimleri arasında kabul edilen sanatçı, büyük beğeniyle karşılanan son çalışması
“Senna”
yı da yaklaşık iki yıllık bir emeğin sonucunda hazırlamış bulunuyor.

MÂNİDAR BİR ZAMANLAMAYLA GÖSTERİME GİRDİ

Bu filmin ülkemizde gösterime sunulması aynı anda iki önemli tarihle çakıştı. Öncelikle,
1 Mayıs 1994
tarihinde,
Bologna-İtalya
'daki
Formula-1
yarışında meydana gelen kaza sonucunda, henüz
34
yaşındayken hayatını kaybeden
Senna
'nın
17
'nci ölüm yıldönümüne denk gelmesi pek bir mânidar… İkincisi ve çok daha önemlisi ise odak noktasında
Formula-1
yarışları olan böyle bir belgeselin, aynı yarışın
İstanbul
ayağının ülkemizde -muhtemelen- son kez düzenlendiği günlerle izleyiciyle buluşması oldu.
Evet; bu yarışın yöneticisi
Bernie Ecclestone
'un katılımcı ülkelerden aldığı yatırım ve destek ödeneğini ülke başına
13 milyon Dolar
'dan
26'şar milyon Dolar
'a yükseltmesi nedeniyle, Türkiye -son anda büyük bir karar değişikliği olmazsa-
2005
yılından bu yana destekçileri arasında yer aldığı
Formula-1
yarışlarına bu yıl
son kez
ev sahipliği yapıyor. Türk devletinin,
Ecclestone
'un bu anlaşılmaz aç gözlülüğüne hiç sorgulamadan esas duruşta evet demesi yanlış olurdu elbette… Fakat bütün
F-1
pilotlarının çok sevdikleri bir pist olan
İstanbul
pistinin bunca yatırımdan sonra kaderine terk edilmesi, ses hızını aşarak yarışan o muhteşem makinelerin bir daha ülkemize gelmeyecek oluşunu düşünmek de hüzün verici… Gösterim tarihindeki bu sıra dışı denk geliş, Brezilyalı sürücünün hayatı özelinde
Formula-1
yarışlarının tarihçesine sıklıkla değinilen
“Senna”
filmini de ister istemez daha bir dikkat çekici konuma yükseltmiş bulunuyor.

BAŞARIYA DAHA ÇOCUKLUĞUNDAN YAZGILIYDI

21 Mart 1960
'da,
Brezilya
'nın
Sao Paolo
kentinde, bölgenin en kodaman toprak ağalarından birinin oğlu olarak dünyaya gelen
Ayrton Senna
, daha ilk gençlik yıllarında motor sporlarına ilgi duymaya başlayınca, kudretli babası onu bu alanın en iyisi olabilmesi için
“kart”
adı verilen küçük yarış araçları ve özel eğitimciler nezaretinde yetiştirmeye başlamış. İlk kart yarışına
1973
yılında
Sao Paolo
'da katılan ve o yarışı kazanan
Senna
, anılan tarihten sonra da pistlerde tutulamaz bir adama dönüşecekti.
Yönetmen
Kapadia
, efsanevî sporcunun ailesinden de aldığı önemli destelerle, hız konusundaki cüretkâr cesareti dillere destan olan bu genç adamın hayatına belki de şimdiye kadar hiç kimsenin bilmediği derinlikte bir bakış atarken, mâlûm sporu hiç tanımayan izleyicilere de bu baş döndürücü dünyadan paha biçilmez bilgiler ve deneyimler aktarıyor.
Formula-1
tarihinde bu yarışları
üç kez
kazanmış tek pilot olan
Senna
, halen hayattaki Alman meslektaşı
Michael Schumacher
ile birlikte gelmiş geçmiş en iyi
F-1
sürücüsü olarak anılmakta… Özellikle yağmurlu havalardaki direksiyon hakimiyetiyle dillere destan olan
(ki bu özelliğine atfen,
“Rainman”
/
“Yağmur Adam”
gibi bir lâkabı da vardı)
Senna
,
1 Mayıs 1994
günü
İtalya
'nın
Bologna
kentindeki
Immola
pistinde, saatte
210
kilometre hızla girdiği
Tamburello Dönemeci
'ni alamayarak beton duvara çarpmış ve olay yerinde hayatını kaybetmişti. Bindiği
F-1
araçlarında zaman zaman cesur modifikasyonlar yapmasıyla da tanınan sporcu, bu yarış öncesinde
“Direksiyon bana çok yakın duruyor ve araç üzerindeki hâkimiyetimi engelliyor”
dediği için teknik ekibi direksiyon milinin boyunu kısaltarak dibinden tekrar kaynak yapmıştı.
Senna
'nın ölümüne de o kaynak noktasından fırlayan çelik bir parçanın kaza sırasında -kendisiyle yıllar yılı özdeşleşen- sarı kaskına çarpıp içeri girmesi ve başını parçalaması yol açacaktı.
Sıkı bir dindar olan ve her yarışa çıkmadan önce dua etmesiyle tanınan ünlü sporcu, ölümünden üç ay kadar önce bir spor dergisine yaptığı açıklamada,
“Allah'tan tek bir şey istiyorum. Eğer ki ölümüm pistlerde olacaksa, beni sakat bırakmasın… Yerinden kıpırdayamayan biri olarak yaşayamam ben… Otomobilimin içinde öleceksem, kaza ânında hemen ölmek isterim. Yıllarca tekerlekli sandalyede oturmayı ve başkalarının ellerinden beslenmeyi düşünemiyorum bile”
demişti. Yüce Allah da
34
yaşında hayatını kaybeden bu sürücüye tam istediği gibi bir ölüm bahşetti.
“Senna”
, üzerinde özenle çalışılmış bir belgesel kapsamında, hem motor sporlarının püf noktalarına ilişkin önemli bilgiler edinmek, hem de çılgın bir adamın hayatına yakından tanıklık etmek isteyenler için mutlaka görülmesi gereken kalburüstü bir yapıt…
* * *

YENİ ŞAFAK SİNEMA SAYFASI / YILDIZ PUANLAMA TABLOSU

* * * *
(4 Yıldız)
Sinemanın sanat kimliğini pekiştiren gerçek bir başyapıt… Kaçırmanız gerçekten de yazık olur.
* * * 1/2
(3,5 Yıldız)
Oldukça başarılı bir film. Şartlarınızı zorlamak pahasına mutlaka görmelisiniz.
* * *
(3 Yıldız)
Çoğu bölümüyle sanatsal bir derinlik ve lezzet yakalayabilen, kayıtsız kalınmayacak bir film. Ömrünüzden bir kaç saati vermeye değer…
* * 1/2
(2,5 Yıldız)
Bazı bölümlerinde iyi bir filmin kalite standartlarına erişmeyi başarabiliyor; fakat bir bütün olarak bakıldığında ise sorunlu ve tam olmamış.
* *
(2 Yıldız)
Hiç bir sanatsal değeri ve akılda kalıcılığı yok. Yalnızca zaman öldürmek için tüketilebilir. Ki zamanınıza önem verdiğimiz için bunu da pek önermiyoruz.
* 1/2
(1,5 Yıldız)
Kötü bir film ve neden çekildiğini anlamak zor… Görmemeniz yararınıza olacaktır.
*
(1 Yıldız)
Sinema sanatı adına utanç verici bir gösteri… Arkanıza bakmadan kaçın, sevdiklerinizi de uzak tutun!


13 yıl önce