|

Tsıpkin’in Dostoyevski’si

Baden-Baden’de Yaz, Leonid Tsıpkin’in (1926-1982) tek romanı. Onun öncesinde Tsıpkin novella, şiir ve öykü yazmış. Romanın biyografi kısmında, Tsıpkin’in “edebiyat konusunda her zaman muhteris” olduğu belirtiliyor. Bu ifade aslında Baden-Baden’de Yaz romanını da açıklıyor. Tsıpkin sanki yazamadığı onlarca romanı, bu tek romanında özetlemek istemiş gibidir.

Ömer Yalçınova
04:00 - 15/02/2023 Çarşamba
Güncelleme: 06:49 - 14/02/2023 Salı
Yeni Şafak
Baden-Baden’de Yaz
Leonid Tsıpkin
Türkçesi: Kayhan Yükseler
Ketebe Yayınları
Kasım 2021
227 sayfa
Baden-Baden’de Yaz Leonid Tsıpkin Türkçesi: Kayhan Yükseler Ketebe Yayınları Kasım 2021 227 sayfa

Baden-Baden’de Yaz, Leonid Tsıpkin’in (1926-1982) tek romanı. Onun öncesinde Tsıpkin novella, şiir ve öykü yazmış. Romanın biyografi kısmında, Tsıpkin’in “edebiyat konusunda her zaman muhteris” olduğu belirtiliyor. Bu ifade aslında Baden-Baden’de Yaz romanını da açıklıyor. Tsıpkin sanki yazamadığı onlarca romanı, bu tek romanında özetlemek istemiş gibidir.

Tabii konu itibarıyla bir özetten söz etmiyoruz. Onlarca romanın özetini, tek bir romanda gerçekleştirmek, en başta roman tekniğine aykırıdır. Öyleyse Tsıpkin neyin özetini yapmıştır? Buna romancılığının özeti diyebiliriz. Çünkü roman sanatıyla ilgili aklınıza gelecek bütün teknikleri neredeyse Tsıpkin bu tek romanında uygulamaya çalışmış. Bu yüzden ortaya kurmacayla tarihin karışımı bir roman çıkmış. Eğer romanda anlatılanlara dikkat edilecek olursa, bunların gerçekten bir Dostoyevski biyografisine mi, yoksa yazarın Dostoyevski’yle ilgili tahmin, hayal ve kurmacasına mı tekabül ettiğini anlamak zordur. Fakat Tsıpkin’in kullandığı roman tekniklerine yoğunlaşmayı denersek, anlatılanlardan ziyade anlatan kişinin aslında romanın merkezini oluşturduğu fark edilir. O yüzden Baden-Baden’de Yaz’ı okuyup Dostoyevski’yi tanıyacağını, anlayacağını zanneden kişiler hayal kırıklığına uğramakla kalmayacak, romanın merkezini kaçıracaktır. Ayrıca romanın teknik zorluğundan dolayı sürekli esnemesi, anlatılanları takip etmekte güçlük çekmesi de muhtemeldir.

GÜNLÜK ÜZERİNDEN ANLATIM

İki farklı yolculuktan söz eder Tsıpkin, Baden-Baden’de Yaz’da. Birinci yolculuk anlatıcıya aittir. O, tren yolculuğu esnasında Dostoyevski’nin eşi Anna Grigoriyevna’nın Günlük’ünü okumaya başlar. Bugünlük bilindiği üzere, Anna Grigoriyevna’nın aslında Dostoyevski’yi anlatmak niyetiyle yazdığı notlardan oluşur. Baden-Baden’de Yaz’ın ilk çetrefilli durumu burada ortaya çıkar. Çünkü bir kurmaca, diğer bir kurmacaya başvurmaktadır. Her ne kadar günlük türü, bir roman veya hikaye gibi bütünüyle kurmacadan oluşmasa da, yazarının söz ettiği kişiye dair oluşturduğu imgeyi yansıtması açısından, gerçeğin kendisi değil yansımasıdır. Romancı Günlük’ten Anna Grigoriyevna’nun muhayyilesindeki Dostoyevski’yle muhataptır. Bu Dostoyevski imgesi, romancının zihninde yeniden şekillenecek ve yeni bir imgeye dönüşecektir. Baden-Baden’de Yaz’da bu şekilde birbirinden farklı onlarca zihnin oluşturduğu, dönüştürdüğü imgelerle karşılaşmak mümkün.

İkinci yolculukta ise Dostoyevski ve eşini görüyoruz. Fakat dikkat! Bu imgelerin aslında hiçbiri Dostoyevski’yi net olarak göstermez. Oysa aslında Tsıpkin, Dostoyevski’yi bütün halinde yansıtmaya çalışır. Bu yüzden onun romanlarına başvurur. Ve Baden-Baden’de Yaz’ın diğer ilginç yönü olan, Dostoyevski roman kahramanlarını devreye sokar ve kendi romanının da karakteri haline getirir. Ortaya evet, bir çorba durumu çıkmıyor değil. Fakat Dostoyevski romanlarını okuyanlar için, bu gayet normal karşılanacak bir girişimdir. Zira her Dostoyevski karakteri, kendi zihinlerine göre hareket eden, adeta romancısından da bağımsız kişilerdir. Bunu Mihail Bahtin Dostoyevski Poetikasının Sorunları’nda ayrıntılı bir şekilde anlatmıştı. Aynı şeyi, Tsıpkin de fark etmiş -ya da bilemiyoruz tabii Bahtin’den okumuş da olabilir- ve uygulamaya çalışmış diyebiliriz.

Ne kadar başarılı olduğunu tespit etmek zor. Dostoyevski’yi ve Dostoyevski kahramanlarını ne kadar dönüşüme uğratarak yeni roman karakterleri yarattığı sorgulanabilir Tsıpkin’in. Dostoyevski’nin bir “edebiyat muhterisi”nin zihninde nasıl bir dönüşüme uğradığını göstermesi açısından Baden-Baden’de Yaz ilginç bir girişim ve örnektir.

#Tsıpkin
#Dostoyevski
#Baden-Baden’de Yaz
#Ketebe Yayınları
1 yıl önce