|

Türkiye'den ödül almak gurur verici

On yedi yıldır bedensel engelli olarak yönetmenlik hayatını sürdüren İtalyan yönetmen Mirko Locatelli “Yürüyememek benim için problem değil. Çünkü dünyada tüm yönetmenler filmlerini oturarak çekerler, unutmayın” diyor

Röportaj: AYSEL YAŞA
00:00 - 28/11/2009 Cumartesi
Güncelleme: 12:44 - 26/11/2009 Perşembe
Yeni Şafak
Türkiye'den ödül almak gurur verici
Türkiye'den ödül almak gurur verici

4. Uluslar arası Bursa İpek Yolu film festivali bu sene hem izleyiciye sunduğu filmleri, hem de festivale getirdiği konuklarıyla dikkat çekti. Sayıları oldukça fazla olan konuklar hem kendi filmlerinde halkla buluştu, hem de Türk sinemasını yakından tanıma imkânı buldu. Bu konuklardan en ilgi çekici olanı ise Uluslararası Uzun Metraj Film yarışmasında yarışan ve jüri özel ödülü alan Kışın İlk Günü filmiyle Mirko Locatelli'ydi. İtalyan yönetmenin bu kadar ilgi çekmesinin nedeni ise bedensel engelli olmasına rağmen yönetmenlik yapması ve başarılı reklam filmlerine imza atması. Bundan on yedi yıl önce geçirdiği trafik kazası yüzünden belden aşağısı ve elleri tutmayan yönetmenin filmi festival izleyicisi tarafından da büyük ilgi gördü. Bedensel engelli oluşunu hayatın hiçbir aşamasında düşünmediğini söyleyen yönetmen, zorluklar yaşamasına rağmen sinemadan asla kopmadığını belirtiyor. Türkiye'de bu duruma şaşıran insanlarla karşılaşan yönetmen “Bu durum size çok değişik mi geliyor?” diye soruyor. İlk uzun metraj filmiyle ödül alan yönetmenle filmini ve engelliler için sinemayı konuştuk. Bedensel engelli olduğu yıllarda asla eğitimine ara vermeyen ve eşi sayesinde asla hayattan kopmayan yönetmen “İtalya'da da bazı küçük yerlerde engelliler izole yaşıyorlar ama bunu genele yaymak mümkün değil. Ülkemde benim gibi olup da sosyal hayatına devam eden çok kişi var” diyor. Yönetmenlik hayaliyle eğitim aldığı dönemde içerisinde bulunduğu durumu unutmaya çalışan Locatelli “ Her zaman bu durumu unutmayı hedefledim. Üniversitede okurken de görmezden geldim engelli olduğumu. Çünkü üniversitede okurken de yürümek zorunda değildim. Bu şekilde de okuyabilirim dedim ve yılmadım. Sonra çalışmaya başladım. Çalışmak için de yürümek gerekmiyor. Tek şart bu değil yani” şeklinde konuşuyor. Filmlerinde genelde görünmez ve hayatın dışında bırakılan insanların öyküsüne değinen yönetmenin ödül alan filmi Kışın İlk Günü ise içine kapanık Valerio'nun yaşıtlarına dair yaptığı gözlemleri ve hayat hikâyesini anlatıyor. Filmlerinde aktörlerle diğer yönetmenlere göre daha fazla vakit geçirdiğine değinen Locatelli “Aktörleri yönlendirmek için yürümeye gerek yok oturduğunuz yerden de bunu yapıyorsunuz zaten. Karakteri oluşturmak için onlarla sıkı diyaloglar içerisinde bulunurum, bana verecekleri destek de kaçınılmaz tabi. Filmin yapılandırılmasında etkileri daha fazla oluyor” diye de belirtiyor.


TÜRK FİLMLERİNİN TAKİPÇİSİYİM

Sinemada hep normal insanların hayatını izlemekten sıkıldığında artık ben de film çekmeliyim diyen yönetmen, mesleğe başlayış öyküsünü ise şöyle anlatıyor: “İnsanlara bir şeyler anlatmak istiyordum ama yazıda çok iyi değildim. Görünmez olanı anlatmayı hedefliyordum. Bunu da ancak sinemayla yapacağımı biliyordum. Senaryo yazma konusunda iddialı değilim, ama bir filmi yönetmeyi çok daha iyi bilirim. Daha zayıf karakterde olan insanları anlatmayı tercih ederim. Sanırım istediğim yere doğru ilerliyorum”. Türkiye'den ödül aldığı için oldukça mutlu olan yönetmen “Bu jürinin verdiği özel bir ödül ve benim için son derece önemli. Jüride François Truffaut'la çalışan Marie-Jaoul de Poncheville'in olması da beni ayrıca gururlandırdı, onur duydum” şeklinde konuşuyor. İtalya'ya Türk sinemasından örneklerin gösterilmediğine de değinen yönetmen en çok Fransız sinemasını seviyor. İlk uzun metraj filmiyle ilk ödülünü de Türkiye'den alan yönetmen bundan sonrası için Türk sinemasında kült olmuş filmleri bulup izleyeceğini de belirtmeden edemiyor. Bazen film çekimlerinde diğer yönetmenler gibi sinirlenip ayağı kalkamamak haricinde bir problem yaşamadığını ironik bir dille aktaran yönetmen aslında durumu çok güzel özetleyen bir cümle kuruyor : “Unutmayın dünyada bütün yönetmenler filmlerini oturarak çekerler”.




14 yıl önce