|

Yarın ölecekmiş gibi yaşamak

83 ¼ Yaşındaki Hendrik Groen’un Gizli Güncesi, Hollanda’da bir huzurevinde geçen bir yılı anlatıyor. Kimliğini gizleyen yazarın seksenlerinde bir yaşlı mı yoksa ünlü bir yazar mı olduğu tartışılırken, roman dünyada geniş yankı buldu. Bunun nedeni nüfusu hızla yaşlanan dünyamızda edebiyatçıların yaşlılara dair yeni şeyler söylememiş olması.

Yeni Şafak
04:00 - 10/11/2018 السبت
Güncelleme: 12:24 - 9/11/2018 الجمعة
Yeni Şafak
Hendrik Groen’un Gizli Güncesi kitabının yazarı Hendrik Groen’un kimliği ise hala tartışma konusu. Groen’un seksenlik bir ihtiyar mı yoksa Hollandalı ünlü bir yazar mı olduğu bilinmiyor.
Hendrik Groen’un Gizli Güncesi kitabının yazarı Hendrik Groen’un kimliği ise hala tartışma konusu. Groen’un seksenlik bir ihtiyar mı yoksa Hollandalı ünlü bir yazar mı olduğu bilinmiyor.
ARZU ŞAHİN

“Yeni bir yıl, yaşlıları hala sevmiyorum. Yürütecin peşinde ayaklarını sürüyerek yürüyüşleri, yersiz sabırsızlıkları, bitmeyen şikayetleri, çayın yanında yedikleri kurabiyeleri, inleyip sızlanmaları. Ben mi? Ben kendim seksen üç yaşındayım” diye başlıyor günlüğüne Hendrik Groen. 1 Ocak 2013’ten 31 Aralık gününe kadar devam eden günce, yaşlılık, hayat, ölüm kısaca dünya denen zaman öğütücüye dair çok şey anlatıyor. 83 ¼ Yaşındaki Hendrik Groen’un Gizli Güncesi kitabının yazarı Hendrik Groen’un kimliği ise hala tartışma konusu. Groen’un seksenlik bir ihtiyar mı yoksa Hollandalı ünlü bir yazar mı olduğu bilinmiyor. Bilinen kitabın yayınlandıktan sonra büyük beğeni topladığı ve pek çok ülkede yüz binlerce okura ulaştığı.
HUZURUN UĞRAMADIĞI HUZUREVİ

Hollanda’da bir huzurevi’nde ikamet eden Bay Hendrik’in günlüğünün bu kadar ilgi görmesinin en büyük sebebi nüfusu hızla yaşlanan dünyamızda edebiyatçıların yaşlılara dair yeni şeyler söylememiş olması gösterilebilir. Hendrik’in aslında bir türlü kabullenemediği yaşlılığına dışarıdan bir gözle bakabilmesi, mizahı kullanarak gündelik yaşamın detaylarını farklı bir çerçeveyle sunması okuru daha ilk sayfalarda sarıp sarmalıyor. Sade ve akıcı üslubunun arkasında ilerleyen ironi yeteneği ihtiyar delikanlıyı diğer huysuz huzurevi sakinlerinden ayırıp başköşeye oturtuyor.

Bir günce halinde kurgulanmış romanda Hendrik Groen bizlere, normal şartlar altında hepimizin başına gelecek bir hal olan yaşlılığı tüm yönleriyle anlatırken bir yandan da yaşlanan Avrupa’nın demografik ve sosyolojik haritasını çıkarıyor. Huzurevlerine bırakılmış yaşlı insanların hayatları seyircisi az olan bir film gibi gözümüzün önünden geçiyor. Sürekli sağlık sorunlarından bahseden, şikayet etme konusunda kimseye fırsat vermeyen, küçük maaşlarını harcamaya kıyamayıp biriktiren, en küçük olayları abartırken büyük olaylar karşısında umursamaz tavırlar takınan bu insanlar kendi dedelerimizi, ninelerimizi hatırlatıyor.


SAVAŞ KUŞAĞININ İHTİYARLARI

Huzurevi denen ana mekanda çıkan ilk huzursuzluk akvaryumdaki balıkların kek yedirilerek ölümüyle başlıyor. Kimin o kekleri akvaryuma attığı büyük bir dikkatle araştırılırken, Suriye’de ölen yüz binler ölü balıklar kadar yaşlıların gündemine girmiyor. Hendrik bütün bunları şu cümlelerle özetliyor “Yaşlandıkça aşırı sağcı oluyorlar. Epey ırkçı dolaşıyor burada, kahve masasında dile getirilen yorumlar yenilir yutulur cinsten değil.” Yazarın “savaş kuşağı” dediği kişilerle paylaştığı huzurevinde savaş döneminden kalan alışkanlıklar tüketim toplumunun alışkanlıklarıyla çarpışıyor.

Kitabın dikkat çektiği önemli konulardan biri de yaşlıların son yıllarda gördüğü ilgi. Yaşlı bakımı konusunda alınan farklı kararları inceleyen Hendrik, Hollanda’da yaşlıların haklarını savunan 50PLUS partisinin yükselen ivmesini anlatırken Avrupa siyasetiyle ilgili önemli ipuçları veriyor. “Altı yıl sonra elli yaş üstü seçmen sayısı elli yaş altı seçmen sayısını geçecek. Birden değişik partiler harekete geçtiler. Öfkeli yaşlılar keşfedildiler. Önemli olmaya başladık. Gerçi huzurevinde bir siyasi bilinçten söz etmek zor. Kahve masasında dile getirilen en dengeli görüş, “Siyasiler bizi soyup soğana çeviriyor.” diyen yazarımız, siyasette etkili olan yaşlı nüfusun profilini de kitap boyunca ortaya çıkarıyor. Hendrik’in huzurevi yönetimiyle girdiği gizli savaş ise mikro düzeyde düzene başkaldırının sembolü oluyor.

BİZ HENÜZ ÖLMEDİK KULÜBÜ

Yaşlılığın getirdiği fiziksel zorlukları anlatan Hendrik güncenin başında kullanmayı reddettiği alt bezi ya da yaşlıların kolay hareket etmesine yardımcı olan scooterı sağlık sorunlarına yenilerek kullanmaya başlıyor. Tüm bu süreçleri geçerken en büyük destekçisi yakın arkadaşı Evert, huzurevine sonradan gelen ve kahramanımızın kalbinde aşka yakın duyguları uyandıran Eefje ve Biz Henüz Ölmedik Kulübü’nün diğer üyeleri oluyor. Sekiz kişiden oluşan grubun huzurun mumla arandığı huzurevinden her hafta farklı bir günübirlik geziyle kendilerini mutlu etme girişimleri okuru duygulandırıyor. Yalnızlık dediğimiz modern zamanlar hastalığının ailesiz kalmış bu yaşlılar açısından en etkili ilacının bir doz dostluk olduğu gün yüzüne çıkıyor.

SIZLANMAK İÇİN YAZMAK

Kahramanımız Hendrik’i diğer huzurevi sakinlerinden ayıran en temel özellik (unutmak isteyeceği türden bir geçmişi olmasının bunda payı olabilir) şimdiki ana odaklanması ve her şeye rağmen hayata tutunma çabası. Bu durum onun sık sık nükseden ötenazi isteğinin önüne geçemese de o günlüğü sayesinde kendine bir çıkış yolu buluyor. “Yaşlı suratsızın teki gibiyim, ancak günlüğün amacı da bu zaten; kimseye zararım olmadan benim de şikayet edip sızlanabilmemi sağlıyor.” diyen Hendrik’in günlüğüne James Joyce’dan yaptığı şu alıntı aslında yaşlanmanın ruhunu özetliyor: “İnsanlar doğar ve ölürler, gerisi boş zaman faaliyetlerinden ibarettir.”

83 ¼ Yaşındaki Hendrik Groen’un Gizli Güncesi bittiğinde okurun dimağında bir tebessümün eşlik ettiği hüzün ve acı tat kalıyor. Roman, çok da uzak olmayan bir geleceğin ruhunu öğrenmek isteyen gençlerin, yaşlılığın sularına ayak basmış orta yaşlıların ve Hendrik gibi feleğin çemberinden geçmiş muzip yaşlıların beğeniyle okuyacağı bir eser. Küçük cümleler kurarak büyük şeyler anlatan gizemli yazarımızın şimdilerde ikinci bir günce yazdığını öğrenmek ise mutluluk sebebi.

#Hendrik Groen
٪d سنوات قبل