Ekranlarda bir dönem tartışma yaratan “Gelinim Olur Musun” adlı Türk patentli yarışma programı, formatını satın alan Lübnan televizyonunda Arap dünyasının ilgi odağı oldu.
Programda Müslüman gençle Hristiyan kızın aşkına Suriye, Suudi Arabistan ve Kuveyt'teki izleyicilerden eleştiri gelirken, Iraklı kayınvalide Ayman Bassil program boyunca tepki aldı.
“Gelinim Olur Musun” adlı programın patent hakkını elinde bulunduran Global Agency'den alınan bilgiye göre, yarışmanın formatı İtalya'nın ardından Lübnan'a da satıldı.
“The Perfect Bride-Mükemmel Gelin” adı altında Lübnan LBC televizyonunda yayınlanan programa Lübnan, Kuveyt, Suriye, Ürdün, Mısır ve Suudi Arabistan'dan yarışmacılar katıldı.
Reytingi yüksek olan programda yarışmacılar arasındaki kavgalar daha az olsa da yarışma yayınlandığı ülkelerdeki izleyiciler arasında farklı yorumlar ve beraberinde gelen tartışmalara yol açtı.
Yarışmada Müslüman genç Bassel ile Hristiyan gelin adayı Patrisya'nın aşkı konuşuldu. Bu gençlerin aşkıyla ilgili televizyon kanalının oluşturduğu internet sitesinde forumlar açılırken, forumlara özellikle Suudi Arabistan, Suriye ve Kuveyt'teki izleyicilerden sert yorumlar geldi. Bir Müslüman ile bir Hristiyan'ın evlenemeyeceğini savunan sayısız mesaj iletildi.
Yarışmaya katılan Iraklı gencin annesi Ayman Bassil de yarışma boyunca dikkati üzerinde topladı. Burada sürekli tartışma çıkaran Iraklı kayınvalide ile oğlu finale kalsalar da birinci olamadılar. Programın finalinde Bassel, gelin adayı Patrisya'ya canlı yayında evlenme teklif etti.
Patrisya, ailesinin izni olmadan teklifi kabul edemeyeceğini söyleyince, ailesi ile telefon bağlantısı yapıldı. Aile kızlarına olumlu destek verince gençler evlenmeyi kararlaştırdı.
“BİRBİRLERİNİ ÖNCEDEN TANIYORLARDI” İDDİASI
Global Agency'nin ortaklarından İzzet Pinto, programın formatının satılmasının ardından 3-4 ay önce Lübnan'daki televizyon kanalında “The Perfect Bride” ismiyle yayınlanmaya başlandığını söyledi.
Yarışmaya çeşitli Ortadoğu ülkelerinden 7 anne, 7 oğul ve 10 gelin adayının katıldığını anlatan Pinto, “Bütün bu yarışmacılar arasında sadece 1'i Hristiyan'dı. Patrisya, aristokrat bir ailenin, Fransa'da okumuş kızıydı. Programın başından beri en çok ilgiyi çeken, oy alan gelin adayı da oydu” dedi.
Müslüman genç Bassel'in bu kızla flört etmeye başlamasının ardından kimi ülkelerdeki izleyicilerden tepki geldiğini ifade eden Pinto, “Kanalın oluşturduğu siteye gelen mesajlardan gördük ki bazı ülkeler daha sert karşıladı. Bir Müslümanla Hristiyan'ın evliliğine karşı çıktılar. Lübnan'da ise böyle bir şey yaşanmadı” diye konuştu.
Lübnanlı çok ünlü bir gazetecinin iddiasının da yarışmayla ilgili tartışmaları hararetlendirdiğini belirten Pinto, finalde kazanan iki gencin “farklı dinlere mensup olmaları yüzünden evlenemedikleri için yarışmada bunu başarmaya çalıştıkları” yönündeki bu iddianın programın yapımcısı ve genç kızın ailesi tarafından yalanlandığını söyledi.
Yarışmada Iraklı kayınvalide Ayman Bassil'in de dikkat çektiğini aktaran Pinto, bu tartışmaları da, “Orada da Semra Hanım gibi bir kayınvalide figürü ortaya çıktı. Finalde de yarıştı, oğluyla beraber Irak'tan çok oy topladılar, ancak birinci olamadılar” sözleriyle özetledi.
Dünyanın başka ülkelerinden de yarışmanın formatını satın almak üzere teklifler geldiğini belirten İzzet Pinto, yarışmayla ilgili New York Times, Independent, Herald Tribune gibi dünyanın pek çok önemli basın organında da haberler çıktığını ifade etti.
