İstanbul'da sinemaseverler için büyük maraton başlıyor. Tabi parası ve zamanı olanlar ve elbette bilet bulabilen sinema seyircilerinden sözediyoruz. Festivale ilgi arttıkça bilet tutarlarının ucuzlayacağını uman seyirciler bu yıl da hayal kırıklığına uğrayacak. Oldukça geniş bir yelpazede ülke ve yönetmen filmlerini birarada izleme imkânı sağlayan festivalde, seyirciler 180'e yakın dünya filmi arasından seçme yapacak. Şimdiden kimi eleştirmenlerce hararetle tavsiye edilen pekçok film için bilet bulunamazken festivalin mağdurlar kitlesini de ikinci sınıf medya mensupları oluşturuyor. Festival organizasyonun iki yıldır sürdürdüğü uygulama gereğince on filmle yetinmek zorunda kalan basın mensuplarının ve kültür sanat muhabirlerinin festivali nasıl izleyecekleri ve festivale ilişkin nasıl sağlıklı haber üretebilecekleri merak konusu...
Açılışı İspanyol yönetmen Pedro Almodovar'ın "Annem Hakkında Her Şey" filmiyle yapılacak olan ve 30 Nisan'a kadar sürecek festival maratonunda her geçen yıl daha da genişleyen ve zenginleşen alt başlıklar dikkat çekiyor. Edebiyattan Beyazperde'ye, Anısına, Ustalara Saygı, Bir Ülke Bir Sinema, Dünya Festivallerinden gibi festivalin geleneksel bölümlerinin dışında bu yıl Kadın Öyküleri, 2000: 50. Altın Yıllarında, Genç Bir Yönetmen Mercek Altında, Marjinal Bir Kült gibi bölümler de seyirci bekliyor.
Robert Bresson'un filmlerini şimdiye dek izleyememiş sinema tutkunları için 'Anısına' başlığı altında Bresson'un filmlerini toplu olarak görme imkânını tanıyor 19. Uluslararası İstanbul Film Festivali. Ustanın "Boulogne Ormanı'nın Hanımları", "Bir Taşra Papazının Güncesi", "Bir İdam Mahkûmu Kaçtı", "Yankesici", "Jeanne D'arc'ın Yargılanması", "Rastgele Balthazar", "Mouchette", "Gölün Lancelot'u" ve "Para" filmleri festival boyunca izlenebilecek.
Festival'in en önemli sürprizlerinden biri ise "Özel Gösteri" bölümünde yer alan "Şehir Işıkları". Charlie Chaplin'in ünlü filmi orkestra eşliğinde beyaz perdeye yansıyacak.
Ustalara saygı bölümünde ise proleteryanın şairi olarak bilinen Ken Loach'ın sinemasını konuşturduğu filmleri biraraya getirilmiş. Loach'ın ödüllü filmleri "Kerkenez", "Gizli Dosya", "Ayaktakımı", "Yağan Taşlar" dünya görüşlerini sinema diliyle anlatmakta zorlananların görmesi gereken yapımlar.
İlk günden seçmeler
Atom Egoyan, Türk seyircisinin hiç de yabancı olmadığı bir isim. Kanadalı yönetmenin iki yıl önce gösterilen "Başka Bir Dünya" sının tadı damağımızdayken şimdi de festivalde "Felicia'nın Yolculuğu" adlı en son filmini festivalin ilk günü Emek sinemasında 12.00 ve 19.00 seanslarında izleyebileceğiz. Dünya Festivallerinden başlığı altında yeralan Mısır filmi "Öteki" de ilk günün seçenekleri arasında. Emek sinemasında 15.00 ve 21.30 seanslarında gösterilecek olan "Öteki", Mısır'da olup bitenleri Mısırlı bir yönetmenin gözünden izlemek isteyenlerin listesine alacağı bir film. Japon yönetmen Takeshi Kitano'nun "Bir Deniz Manzarası" da festivalin ilk günü 12.00 seansında Atlas-2'de görülebilecek. Erick Zonca'nın "Küçük Hırsız" da Alkazar sinemasında 12.00 ve 19.00'da.
