|

Anıtkabir, Racon, Zambak

Gazeteci-yazar Faruk Bildirici, "Anıtkabir Racon Zambak" adlı kitabında, Cumhuriyet'in seyir defteri olarak nitelendirdiği Anıtkabir Defteri'ne yansıyan gizli tarihi derledi.

.
00:00 - 16/04/2001 Pazartesi
Güncelleme: 12:46 - 16/01/2014 Perşembe
Yeni Şafak
Anıtkabir, Racon, Zambak
Anıtkabir, Racon, Zambak

Cumhuriyet Türkiye'sinin yaşadığı bütün siyasi değişim ve gelişmelerin yansıdığı Anıtkabir defterleri kitap konusu oldu. Gazeteci yazar Faruk Bildirici, "Anıtkabir Racon Zambak" adlı son kitabında, "Cumhuriyet'in Seyir Defterleri" olarak nitelendirdiği Anıtkabir defterlerine yansıyan tarihi derledi. Kitabında, Cumhuriyet döneminde Türkiye'nin yaşadığı tüm depremler ve sevinçlerin, bir sismograf işlevi gören Anıtkabir'den hissedildiğini belirten Bildirici, tüm gelişmeler, siyasal ve sosyal sarsıntıların, 28 deftere aynen yansıdığını kaydetti. Bildirici, "Anıtkabir defterleri, Cumhuriyet'in seyir defterine dönüşmüştü. Bu defterlerin, gemilerdeki seyir defterlerinden tek farkı, kaptana hitaben yazılmış olmasıydı" dedi.

Bildirici'nin araştırmasına göre, Mustafa Kemal'in ölümünün ardından Etnoğrafya Müzesi'nde açılan ilk defter bulunamazken, ikinci defter, 12 Kasım 1948'de açıldı. Bu deftere ilk yazıyı yazan bir havacı yarbay, duygularını "Ölmez Atam huzurunda eğiliriz" diye kaydetti. Bu yıllarda ziyaretçiler arasında öğretmen ve öğrenciler ile CHP heyetleri çoğunluktaydı. Defterin satırlarındaki değişim, Türkiye'nin çok partili hayata geçtiği yıllardan itibaren daha da belirginleşirken, siyasi rüzgarların şiddetlenmesiyle birlikte defterlerdeki özlem ve övgü satırları da giderek artıyordu. İlk deftere göre oldukça gösterişli olan ikinci defter, 10 Kasım 1953'te açıldı. Özel günlerde Mustafa Kemal'e koşma geleneği, bu dönemde başladı. Önce 10 Kasım'larda saygı duruşuyla yetinen devlet erkanı, 29 Ekim'i de listeye eklerken, Genelkurmay başkanları da 30 Ağustos'ta Anıtkabir'i ziyaret etmeye başladı.

Uzun satırlar...

27 Mayıs askeri müdahalesiyle birlikte devlet büyükleri de Mustafa Kemal'e uzun satırlarla seslenmeye başladı. Hitabet sanatının zarif örnekleri, bu kez politikacıların kaleminden deftere dökülüyordu. Resmi ağızlar Cumhuriyetin seyir defterinin önemini fark etmişti. Ülkedeki altüst oluşun gürültüsü, Anıtkabir'de yankılanıyordu. Darbeyi destekleyenlerin coşkulu havası, "Büyük Atatürk, senin ölmez ruhun bütün Türk milletinin kalbinde yaşadıkça bu vatan daima payidar olacaktır. Yaşasın Türk ordusu, yaşasın Türk milleti" ifadeleriyle defter yerini buldu. Darbecilerin lideri Orgeneral Cemal Gürsel, 3 Haziran'da deftere şunları yazdı: "Büyük Atam, bizi tasvip ediyor izinde olduğumuzu kabul ediyorsanız bizim en büyük mükafatımız, gururumuz, bu olacaktır. " 27 Mayıs günleri Anıtkabir açısından özel bir dönemdi. Anıtkabir, "siyasetin kıblesi" haline gelirken, özel defter, Mustafa Kemal'e şikayet ve bağlılık metinleriyle bezendi.

Anıtkabir defterleri, her siyasi kesimin Mustafa Kemal çizgisini kendine göre yorumladığını ortaya koyuyordu. Solcusu da sağcısı da, Atatürk'e bağlı olduğunu yazıyor ve Atatürk'ü kendi düşüncesine göre yorumluyordu.


23 yıl önce