|

ERNEST HEMINGWAY'İN FANTEZİLERİ

Maceranın karşı konulamaz hazzı

Abdullah Muradoğlu
00:00 - 21/04/2000 Cuma
Güncelleme: 12:16 - 18/01/2014 Cumartesi
Yeni Şafak
ERNEST HEMINGWAY'İN FANTEZİLERİ
ERNEST HEMINGWAY'İN FANTEZİLERİ

Son günlerde ajan gazetecilerle ilgili iddialar tartışılıyor (tartışılamıyor!). İkinci Dünya Savaşı yıllarında Japonya'da çalışan Nazi taraftarı Alman gazeteci Richard Sorge'nin KGB ajanı çıkması şok etkisi uyandırmıştı. Dünya edebiyatında ünlü pek çok yazarın casusluğa merak sardığı biliniyor. Ernest Hemingway'ın beceriksiz bir Amerikan ajanı olarak Küba'da çalıştığını çoğumuz bilmez. Heminway'in casusluk fantazisi başına dert açtı ve uzun süre gizli servis denetiminde yaşadı. Graham Greene, Ian Fleming gibi yazarlar casusluğun esrarengiz ve fantastik tecrübelerini yazı hayatına aktarınca, 'Her casusun yazar olması gerekmez, ama her yazar biraz casus olmalı' sözü kullanılır oldu. Fleming kitaplarında James Bond tipini canlandırdı, Greene 'Havana'daki Adamımız'da İngiliz gizli servisi MI6'yı hicvetti.

Türkiye'de ajan gazeteciler

Soğuk savaş döneminde bazı gazetecilerin gizli servis operasyonlarında kullanıldığı bilinir. Eski KGB Ajanı Azeri polisiye yazarı Dr. Cengiz Abdullayev, "Araftan Kurtuluş" adlı romanında KGB'nin ABD'de çalıştıracağı bir ajanının Türkiye'deki dost gazeteciler tarafından kamufle edildiğini yazıyor. Önemli bir satırarası bilgi bu. Türk asıllı bir Bulgar genci kaza sonucunda Sofya'da ölür. Türkiye'de ve ABD'de akrabası olduğu öğrenilen gencin yerine Azeri bir KGB ajanı geçirilir. Akrabalarının tanımadığı gencin öyküsü Türkiye'deki dost gazeteciler tarafından dramatik bir mizansenle işlenir. Amaç, ajanın CIA'nın dikkatini çekmeden Türkiye üzerinden ABD'ye yerleşmesini sağlamaktır. Gazeteleri okuyan akrabalar soluğu Sofya'daki hastanede alır. Taburcu olan genç Türkiye'ye gelerek akrabalarına sığınır. Sahte Kemal Aslan, amcasının isteğiyle ABD'ye yerleşir, kısa sürede ünlü bir işadamı olur. KGB ajanı kendisinden istenilen teknoloji hırsızlığını yerine getirir.

Arcayürek ile Tunçkanat kapışmış

Türk-ABD ilişkilerini bozmak amacıyla KGB'nin basına sahte Amerikan belgeleri sızdırdığını pek az kimse hatırlayacaktır. 1966'da emekli subay, senatör Haydar Tunçkanat, ABD'in bazı Türk subayları ile AP aleyhindeki liberalleri enterne etmek üzere komplo kurduğunu içeren belgeler ortaya atıyor. Belgelere göre ABD Türkiye'nin iç işlerine müdahale ediyor. TSK içinde de geniş bir yankı bulan iddialar, ülkede ABD aleyhtarı bir hava estirir. Sıtkı Uluç 'Gizli Servis Öyküleri'nde olayı KGB operasyonları kategorisi içinde ele alıyor. Buna göre KGB'nin hazırladığı belgeler Tunçkanat üzerinden piyasaya sürülüyor. Belgelerin sahte olduğunu bilmeyen Tunçkanat, 'İkili Anlaşmaların İç Yüzü' kitabında da belgeleri yayınlar. Cüneyt Arcayürek o dönemde belgelerin sahte olduğunu yazar. Bu nedenle başı Tunçkanat'la derde girer. Yıllar sonra 1987'de Tunçkanat, Cumhuriyet gazetesi yazarı Arcayürek'i 'CIA işbirlikçisi' olarak niteleyecek, Arcayürek ise 'Darbeler ve Gizli Servisler' kitabında kendini savunacaktı.


24 yıl önce