Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) aracılığıyla “Türkiye Bursları” kapsamında Türkiye’de eğitim alan uluslararası öğrenciler, Ankara’da iftar sofrasında bir araya geldi. Öğrenciler kendi ülkelerindeki Ramazan geleneklerini de anlattı.
SOKAKLARA SOFRA KURULUR
Sudanlı Salwa İbrahim, Ramazanda Sudan’daki hava şartlarının Türkiye’den daha sıcak geçtiğini belirterek, “Ramazandan önce tabi Ramazan hazırlıkları başlıyor. Bir sürü yemekler, şerbetler hazırlanıyor. Ramazan gelince sofrada bol bol ve çeşitli yemekler olabiliyor” ifadesini kullandı. Türkiye’ye benzer şekilde sahur için davul çalındığını ve teravihlerin camilerde kılındığını söyleyen İbrahim “Biz farklı bir şey yapıyoruz iftarda. İftar vakti gelince erkekler yolda sofra kurup, yolda iftara yetişemeyenleri iftara davet ederler. Kadınlar da iftarı evde yapıyor. Ramazanda her şey paylaşılıyor” diye konuştu.
KAZAKİSTAN’IN ADETİ “JARAPAZAN”
Kazakistanlı Feruza Lamayeva da, Ramazanda insanların gece saatlerinde kalktığını ve çeşitli yöresel yemekleri pişirdiğini belirterek, “Bunları komşularımıza, akrabalarımıza dağıtırız. İlk önce hasta ve yaşlı akrabalarımızı ziyarete gideriz sonra ziyaret sırası yaşa göre değişir” dedi. Lamayeva, Ramazanın en önemli etkinliklerinin birlikte iftar yapmak olduğuna dikkati çekerek, “Bizde ‘Jarapazan’ diye bir şey var. Küçük çocuklar kapıları çalar, şarkı söyler. Bu, bizim onlara tatlı ve yemek vermemiz anlamına gelir” ifadesini kullandı.
İFTARA ‘PİTAYKA’
Kosovalı Enes Kryeziu, kendi ülkesindeki Ramazanı şöyle anlattı: “Ben Prizren’de yaşıyorum. Orada Ramazanın geldiğini fark edersiniz çünkü çok büyük sofralar kurulur. Sahur zamanında davullar çalar, beraber yemek yeriz. Ramazan şenlikleri olur. Bu bizi çok mutlu ediyor. Yiyecek olarak bizim Pitayka var. Sadece Ramazan ayı içinde yapılır.”
SAHURA KADAR DAVUL NÖBETİ
Yunanistan’ın Gümülcine kentindeki Batı Trakya Türklerinden Furkan Nizam da sahur için mahalledeki gençlerin kendi aralarında organize olarak davul çaldığını anlattı. Nizam, “Gençler Sahura kadar bekler, sıra kimdeyse davulu o çalar sonra sırasını devreder. Bu şekilde sahura kadar pek uyumayız” dedi.
