|

Sâlih Amel ile Tevessül

17:29 - 29/04/2024 Pazartesi
Güncelleme: 17:25 - 30/04/2024 Salı

Sâlih amelle tevessülün cevâzı ise, Peygamberimiz (sav)'in bahsettiği mağarada kalan üç arkadaşın hikâyesinden anlaşılmaktadır.

Bu rivâyet şöyledir:

"Resûlullah (sav) buyurdular ki:

Sizden önce yaşayanlardan üç kişi yola çıktılar. Geceleme ihtiyacı onları bir mağaraya sığındırdı ve içine girdiler. Dağdan bir taş yuvarla­nıp, mağaranın ağzını kapadı. Aralarında:

'Bizi bu kayadan, ancak sâlih amellerinizi şefâatçi kılarak Allah'a ya­pacağınız duâlar kurtarabilir' dediler.

Bunun üzerine birincisi şöyle dedi:

'Benim ihtiyar anne-babam vardı. Akşam olunca onlardan önce ne âilemden, ne de hayvanlarımdan hiçbirine yedirip içirmezdim. Bir gün bir kısım işlerim beni uzaklara sevketti.

Eve döndüğümde ikisi de uyumuştu. Onlar için sütlerini sağdım. Hâlâ uyumakta idiler. Onlardan önce âileme ve hayvanlarıma yiyecek vermeyi uygun bulmadım, onları uyandırmaya da kıyamadım.

Geciktiğim için çocuklar ayaklarımın arasında kıvranıyorlardı. Ben ise süt kapları elimde, onların uyanmalarını bekliyordum. Derken şa­fak söktü.

Yâ İlâhî! Bunu senin rızan için yaptıysam, bizim yolumuzu kapayan şu taştan bizi kurtar!'

Taş bir miktar açıldı. Ama çıkacakları kadar değildi. İkinci şahıs ise şöyle dedi:

'Yâ İlâhî! Benim bir amca kızım vardı. Onu herkesten çok seviyor­dum. Onun nefsinden murâd almak istedim. Ama bana yüz vermedi.

Fakat gün geldi kıtlığa uğradı, bana başvurmak zorunda kaldı. Ona, kendisini bana teslîm etmesi mukâbilinde yüz yirmi dinar verdim, ka­bul etti. Arzuma nail olacağım sırada: Allah'ın mührünü, gayr-i meşru' olarak bozman sana haramdır, dedi. Ben de ona temâsta bulunmaktan kaçındım ve insanlar arasında en çok sevdiğim kimse olduğu hâlde onu bıraktım, verdiğim altınları da terkettim.

Yâ İlâhî! Eğer bunları senin rızan için yapmışsam, bizi bu sıkıntıdan kurtar.'

Kaya biraz daha açıldı. Ancak yine çıkabilecekleri kadar açılmadı. Üçüncü şahıs dedi ki:

'Yâ İlâhî! Ben işçiler çalıştırıyordum. Ücretlerini de derhal veriyor­dum. Ancak bir tanesi az olan ücretini almadan gitti. Ben de onun parasını onun adına işletip kâr ettirdim. Öyle ki malı çoğaldı. Derken (yıllar sonra) çıkageldi ve 'Ey Abdullâh! Bana olan borcunu öde' dedi.

Ben de 'Bütün şu gördüğün sığır, davar, deve, köleler senindir. Git bunları al götür' dedim. Adam, 'Ey Abdullâh, benimle alay etme' dedi.

Ben tekrar, 'Ben kesinlikle seninle alay etmiyorum. Git, hepsini al götür' diye tekrar ettim. Adam hepsini aldı götürdü.

Yâ İlâhî! Eğer bunu senin rızan için yaptıysam, bizi şu halden kurtar' dedi.

Kaya açıldı, çıkıp yollarına devam ettiler."

Bu rivâyetten İslâm âlimleri kişinin başına sıkıntı gelince samîmî yap­tığı amelleri vesîle kılarak Allah'tan istenilebileceğini beyân etmişlerdir.

#Sâlih Amel ile Tevessül
#Sâlih Amel
#Tevessül
23 gün önce