Bütünüyle kendi imzasını taşıyan bu dramatik yapıtların yanı sıra, çoğu ünlü müzik ve sinema insanlarının biyografileri üzerine kurulu bulunan 8 adet uzun metrajlı belgesel filmi mevcuttur. Ayrıca, 15 dolayında kısa film ve bazı TV dizileri (bölüm bazında) çekmiş, 7 tane çok yönetmenli projede de kendisine ayrılan kısa epizodları yönetmiştir.
- “Kendi yönettiğim filmlerin aynı zamanda yapımcılığını da üstleniyorum. Bu beni yapımcıların merhametinden uzak tutuyor ve ölene kadar da böyle gidecek. Eğer ki çektiğiniz filmin kaderine hükmetmek istiyorsanız, ne yapıp edip yapımcılık pozisyonunu da elinize almalısınız. Aksi takdirde, filminiz başkasının filmi olacaktır; o da bu 'mal'ı canı nasıl istiyorsa o şekilde kesip biçecek ve dağıtımına kendi istediği şekilde yön verecektir. Meslek hayatım boyunca bu şekilde bir tek tecrübe yaşadım ve iş bittiğinde de kendimden nefret ettim. Böyle bir çalışma yöntemini bir daha asla tekrarlamamaya yeminliyim.”
- “Mesleğe başladığım ilk zamanlarda bir “görüntü oluşturucusu” (image-maker) idim; sonradan yavaş yavaş bir “hikâye anlatıcısı”na (story-teller) dönüştüm. Çünkü fark ettim ki yalnızca iyi bir hikâye bir görüntüye anlam ve ahlâk kazandırır.”
- “Seks (sex) ve şiddet (violence), hiçbir zaman benim ilgi alanım içinde olmadı. Ben filmlerimde daha ziyade saksafon (sax) ve keman (violin) sesiyle ilgilenmeyi tercih ederim.”
İkinci olarak ise daha kendisi sinemaya bile başlamadan önce yaşayıp ölmüş Japon yönetmen Yosujiro Ozu'yu (1903-1963) “Bu meslekte ömür boyu en büyük ustam olarak kalacak” diye tanımlamaktadır. Onun üzerine de 1985 yılında çektiği “Tokyo-Ga” adlı bir belgeseli vardır.
- “Milyon Dolarlık Otel” (The Million Dollar Hotel), 2000
- “Buena Vista Müzik Grubu” (Buena Vista Social Club / Belgesel), 1999
- “Berlin Üzerindeki Gökyüzü” (Der Himmel über Berlin), 1987
- “Paris-Teksas” (Paris-Texas), 1984
- “Yazar Hammet ” (Hammet), 1982
- “Kalecinin Penaltı Anındaki Korkusu” (Die Angst des Tormanns beim Elfmeter), 1972