Manisa'da kurduğu merkezle yıllardır hacamat tedavisini uygulayan Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr Muzaffer Yurttaş yaptığı açıklamada, yüzyıllardır bir tedavi yöntemi olarak kullanılan hacamatın, vücudu dinlendirdiğini ve sağlıklı kalmasını sağladığını belirtti.
Dünyada yaygın bir şekilde kullanılan tedavinin, bir detoks metodu, bir koruyucu sağlık tedavisi olduğunu kaydeden Yurttaş, Manisa'da son zamanlarda özellikle sporcuların hacamat yaptırmak için başvurduğunu, hacamat tedavisinde gözle görülür bir artış olduğunu belirtti.
2016 Rio Olimpiyat Oyunları'nda Amerikalı şampiyon yüzücü Michael Phelps'in vücudundaki kupa ve bardak izleri nedeniyle, hacamat yaptırdığının düşünülmesi üzerine sporcuların da hacamat yaptırdığını anlatan Yurttaş, "Hacamat, hiçbir zararı olmayan, özellikle sporcular için doğal doping diyebileceğimiz bir tedavi yöntemidir. Uygulayan sporcu çok rahatlıkla spor müsabakalarına katılabilir, orada kaslarda herhangi bir ağrı sızı duymadan rahat hareket edebilir." dedi.
Yurttaş, değişik nedenlerle vücudumuza giren toksinler, kimyasal maddeler, gıdalar üzerindeki ilaç kalıntılarının idrar veya ter yoluyla atıldığını, doğal yollarla atılamayan kalıntıların deri altında biriktiğini dile getirerek bu birikintileri vücuttan dışarı atmanın bir yolunun da hacamat olduğunu vurguladı.
Sporcuların hacamat yaptırmalarının amacının kas ağrılarını azaltmak, daha sağlıklı hale gelmesini sağlamak olduğunu söyleyen Yurttaş, şöyle konuştu:
- "Buradaki kullanılış amacı sporcuların spor esnasında yaşayabilecekleri kas ağrılarını azaltmak, sporcuları daha sağlıklı hale getirmek ve en önemlisi sporculara bir nevi doping etkisi sağlamasıdır. Burada hacamat için herhangi bir ilaç kullanılmadığı için doğal doping diyebiliriz. Sporcularımız hacamat yaptırdığında sırt ağrıları, baş ve boyun ağrıları gibi ağrılardan şikayet etmiyorlar. Daha rahat hareket ettiklerini dile getiriyorlar. Dolayısıyla hacamat doğal dopingtir ama kimyasal bir madde içermediği için vücutta doping maddesine rastlanılmamaktadır."
Yurttaş, hacamatın özel bir uygulama olduğunu, temizlik ve tek kullanımlık malzemenin yanı sıra mutlaka bu işi bilen uzman kişilerce uygulanmasına dikkat edilmesini gerektiğini, merdiven altında hijyen şartlarından uzak ortamlarda yapılmasının fayda yerine zarar vereceğini ifade etti.
Hacamat tedavisinde herhangi bir ağrı ya da sızının yaşanmadığını, çok küçük çiziklerle, vakkum yöntemi uygulanarak kanın alındığını kaydeden Yurttaş, "Hastaya herhangi bir yan etkisi bulunmamaktadır. Vücuda kimyasal bir madde enjekte edilmemekte. Biz, hacamat tedavisini tercih eden hastalarımıza, tedaviye gelmeden bir gün önceden hayvansal gıda et ve ürünleri yememelerini öneriyoruz. Kiraz, kanı sulandırdığı için 1 gün kiraz yememelerini öneriyoruz. Hacamattan sonra da 1 gün boyunca et ve et ürünlerini kullanmamalarını söylüyoruz." diye konuştu.
Hacamat, sülük tedavisi, ozon, akupunktur gibi geleneksel yöntemlerin uygulanması için Sağlık Bakanlığı tarafından Destekleyici Tıp Hizmetleri Daire Başkanlığının kurulduğuna işaret eden Yurttaş, şöyle devam etti:
- "Sadece doktorlar tarafından bu işlemlerin yapılabiliyor. Sertifikaları olan doktor ve sağlıkçılar bu hizmetlerde çalışabiliyor. Ayrıca belli üniversitelerde Tamamlayıcı Tıp Hizmetleri bölümleri kurulmaktadır. Buralarda da hem eğitimleri verilmekte hem de uygulamaların takipleri yapılmaktadır. Öte yandan dinimizce de sakıncası olmayan bir uygulamadır ki Peygamber Efendimiz de hacamatı bizzat yaptırmış ve yapılmasını tavsiye etmiştir."
Tedavi merkezine gelen Recep Raşit Duru, yılda iki kez hacamat yaptırdığını belirterek "Hacamat yaptırdıktan sonra kuş gibi rahatlama geliyor. Kendimi daha enerjik hissediyorum. Eskiden alarmı kurmama rağmen sabahları kalkamıyordum, şimdi kendiliğimden kalkıyorum. Bedenimde yorgunluk hissi hacamat yaptırdığımdan bu yana kayboldu. Her 6 ayda bir mutlaka hacamat yaptırıyorum." diye konuştu.
