Dünyanın 190’a yakın ülkesinde 130 milyonun üzerinde aboneye hizmet veren dijital yayın platformu Netflix, geleneksel medyaya oranla daha denetimsiz olması ve içerikleri nedeniyle sık sık tartışmalara neden oluyor. Türkiye’de son dönemlerde sık sık gündeme gelen LGBTİ’yle ilgili konular platformun içeriklerinin hemen hepsinde sıkça işleniyor. Netflix’de yer alan 20’ye yakın dizide eşcinsel kişiler ya başrol ya da onun yakınında bir karakterde izleyicinin karşısına çıkıyor. İçeriklerin arasında en dikkat çekeni ise çoğu okullarda medya derslerinde örnek olarak izletilen teknoloji ve gelecek konseptleriyle adeta bir hamur gibi oynayan Black Mirror. Söz konusu dizinin üçüncü sezon 4’üncü bölümü eş cinsel içerikli. Söz konusu durumu uzmanlara sorduk.
GENÇLER ETKİ ALTINDA
Sosyolog İsmail Öz, karakter arayışındaki gençlerin platformlar nedeniyle etki altında olduklarını belirterek, “Kendini ispatlamak isteyen bir genç dizideki özendiği hayali kahramanı şahsında realize ediyor. Bu realize etme halinin bazen çok ciddi sonuçları oluyor. Hayali olanın realize edilmesi LGBT gibi sapık hal tasvirleri için de geçerlidir. Bilimsel veriler, LGBT tarzı yaşamda özentinin ciddi bir payı olduğunu gösteriyor. Buradan bakıldığında karşı karşıya olduğumuz tehlike daha net anlaşılabilir kanaatindeyim. Başa çıkmanın tek yolu ise bir farkındalıktır. Kültürel kodlarımıza saldıran virüslere karşı sağlam bir koruma gerekiyor. Anne babaların bu noktada ve en önde rol-modeller olmaları çok önemli” dedi.
HEDEFTE ÇOCUKLAR VE GENÇLER VAR
Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Murat Kırık ise söz konusu durumu şu şekilde değerlendirdi: “Cinsellik bu tip dijital yayın platformlarında etkisini hissettirmektedir. Sadece dizilerde değil çizgi filmlerde de bu durum söz konusudur. Özellikle bu durum çocukların zihinsel ve fiziksel gelişimine doğrudan etki etmektedir. Bu durum ister istemez toplumsal yozlaşmaya sebep olmakta, kültürel değerlerin yitirilmesine zemin hazırlamaktadır. Şayet önlem alınmazsa toplumda kaos ve kültürel yozlaşma had safhaya ulaşacak, önüne geçilemez sorunlar baş gösterecektir. Bu tarz yayın platformlarının yasaklanması da çözüm değildir. Öncelikle otokontrol sahibi olmalı ve ülkemizde yer alan çocukların ve gençlerin bilinçlenebilmesi gerekiyor.”
