Çin’in yapay zeka araştırmaları için yaptığı harcamalar ABD’yi geride bıraktı. Bu gelişme büyük bir başarı olarak görülse de yapay zeka teknolojisinde ülkelerin öncelikli olarak aşması gereken başka bir engel bulunuyor.
Yapay zeka teknolojisi dünyayı ele geçirmeden önce tüketicilerin kalplerini ve zihinlerini kazanması gerekiyor. Dünya genelinde tüketicilerin üçte biri, robotların insan tercihlerini asla bilemeyeceğini düşünüyor. Pega tarafından gerçekleştirilen bir araştırmaya göreyse insanlar henüz yapay zeka kullanan robotlara güven duymuyor.
- “İnsanlar telefonlarında sakladıkları çeşitli kişisel bilgiler içeren dosyalar, arama geçmişi ve randevu bilgileri için kaç kişiye güvenebilir? Fakat yapay zeka teknolojsi insanlara her zaman güven duygusunu sağlayabilir.''
İnsanların yarısından fazlası güveniyor
Yapay zeka hizmetleri sunan bir şirketin CEO’su tarafından böyle bir öneri de bulunulması elbette çok doğal. Rahnama, insanların sanal asistan uygulamalarına güvenmeyi öğreneceklerine inanıyor. Bunun yanında Salesforce, geçtiğimiz günlerde dünya çapında insanların yüzde 61’inin yapay zekanın topluma olumlu fırsatlar sunduğuna inandığını ve yüzde 39’un ise yapay zeka teknolojisine güvenmediklerini açıkladı.
Eğer gelecekte yapay zeka insanların hayatına bir şekilde etki edecekse, aramızda bir güven duygusunun oluşması şart. Şirketlerin güven duygusunu kazanmaları için öncelikle veri güvenliği ve tüketiciye yönelik sorunları çözmeleri gerekiyor. Araştırmalar, insanların çoğunluğu kişisel bilgilerini daha iyi bir deneyim yaşamak için paylaştığını gösteriyor. Ancak paylaşılan bilgiler kötü niyetle kullanılırsa ciddi problemlere yol açabilir.
