Seçim meydanlarında boş vaatler, atıp tutmalar gırla gider.

Kimi safça inanır, kimi “lan, helal olsun adama” diye gülüp geçer..

İsteyenin bir yüzü kara, vermeyenin iki yüzü..

Yıl 1957, Başbakan Adnan Menderes Amasya''da halka hitap ediyor. Güngörmüş bir esnaf kadın sesleniyor:

“Ben bir kahve tiryakisiyim. Ama memlekette kahve yok. Adnan Bey, sen bir kaşık kahve ver, ben de reyimi değil, canımı bile veririm.”

Mitingler deyince merhum Erkal Zenger''i anmadan geçmek olmaz.. Anılarını “Thencere Ghottin Khara” diye bir kitapta toplamıştı.

Gelin göz atalım, neşemizi bulalım.

1970''lerde Erbakan Hoca Antalya''da konuşuyor.. Montaj sanayini topa tutan Hoca, Demirel''i kastederek “Gelin bakalım koka kolacılar, gelin bakalım” diyor.. Karşıdaki kahvenin garsonu, kucağında bir kutu kolayla koşuyor..

Zenger, Fehim Adak''a, “Hacı abi bak, koka kolacı buraya geliyor” diyor. Adak “Aman Zenger atla tut adamı” deyince, Zenger adamı kürsüye varmadan derdest eder.

Adam, “Duymuyor musun? Hoca acele ile koka kola istiyor. Antalya''nın sıcağından yandı adamcağız. Bırak geçeyim” der..

Zenger bırakır mı hiç..

***

Süleyman Demirel mitingte konuşurken mikrofon bozulur. Zenger çınlatır meydanı, “Süleyman versene mikrofonu”..

Demirel elindeki mikrofona bakakalır. Halk şaşkın.

Meğer, Zenger tesisatçı Süleyman''a bağırıyor.

Süleyman elinde yedek mifrofonla beklemektedir.

Demirel yöresel şiveyle konuşmayı pek severdi.. Birgün Menemen''e uğrar. Partililerin yanlarında kocaman bir dana.. Bando, mızıka gürültüsü.. Bizim kasabın fevri dönüyor, peşrev çekip duruyor..

Barlas Küntay''ın yardımcısı Kaya Bey, ayakkabısının bağını çözmek için dananın yanına çömelmiş.

Bizim kasap, dana sanarak Kaya Bey''in saçlarını okşuyor, bıçağı vurdu vuracak. Kaya Bey güç bela kurtuluyor. Olan zavallı danaya oluyor.

Demirel''e anlatıyorlar. O da, “Gasep, daneyle Gayeyi garıştırmış. Bir daha garıştırırsa, siz garışmayın” deyince ortalık gülmekten kırılıyor.

***

Demirel 52 ilçeye il sözü vermiş.. Cumbaba olunca, İl''ciler ortada kalır.

Tansu Çiller''e bir mitingte, Kadirlililer “Madem baba, Cumbaba oldu, biz de gızından isteriz” diyerekten “sen yap” diye bağırırlar.. Kozanlılar durur mu, “Kozan''a Kozan''a” derler.

Çiller onlara dönüp “Sevgili Kozanalılar” der demez, herkes “Kozana kozana” diye tempo tutar.

Seçim meydanlarında Türkçe''nin azizliğine uğrayanlar da vardır.. Bir kadın politikacımız Samsun''da halka, size şunu, bunu vereyim diye seslenir. Samsunlular da “bizde kralı var, alası var” diye karşılık verirler.. Bizimki, “Ay sizin de her şeyiniz var, ben size ne vereyim “deyince bir sessizlik. Herkes biribirine bakıyor.

Bu sırada yaşlıca bir kadın, kızıyor, bağırıyor:

“Ula sessiz durmayun. Kadundır, yanluş anlar. Bir şeyler deyun, alkış edun.”

Seçim işte..

Hoşgörün..

1970''lerde Süleyman Demirel''i “Robert Kolej''den değil İslamköy''den gelen Başbakan” diye takdim ederdi cazgırcıları.. Ardından bir şarkı: “Bayrağı bayrak yapan/Üstündeki kandır/ Şu karşıdan gelen/Muhteşem Süleymandır/

Rize''den bağımsız aday, Mesut Yılmaz''a da seçim şarkısı yapmışlar. Gerçi Yılmaz''ın deli doluluğunu hiç görmedik.. Daha çok üç maymunu oynar, ara sıra da sessiz sinema yapardı..

Yılmaz''ın seçim şarkısından bir parça alalım da, hadi ona da gülüp geçelim:

“Deli doliyim ama benum da bi kalbum var

En azindan bi adum bi de itibarum var

Ehe he he he ehe heheeeeee

Oho hooho ohhohhoooooooooo

Ho ho hooooooo!”

Hudson Enstitüsü''nde konuşulunları az çok biliyorsunuz.. “Aman Kuzey Irak''taki PKK''lıları Türkiye''ye teslim etmeyin, AKP''ye yarar” bile demişler.. “Olur mu canım?” diyenler çıkmadı mı? Sanki bizde yok böyleleri.. Hükümete yaramasın diye, bizim muhalifler neler yapmıyorlar, neler..

Geçen Abbas Güçlü''nün Kanal D''deki programına konuk olan Hulki Cevizoğlu''na bir soru geldi.. Kendisi Ankara''dan bağımsız aday. Gerçi bu adaylıktan Cevizoğlu''nun epeyce başı ağrıdı.. Kanaltürk''ün iki ahbap çavuşu, Tuncay Özkan ve Cüneyt Arcayürek''in dostlukları bozulmakla kalmadı, programları da son buldu. Arcayürek, aynı kanalda program yapan Cevizoğlu''na neler söylemedi ki? Geçelim.

Kanal D''de ekranında Cevizoğlu''na gelen soru, “Cumhuriyet mitinglerinde atıp tuttunuz. Şimdi bağımsız aday oldunuz. CHP''nin oyunu bölmekle kalmıyor, AKP''nin değirmenine su taşıyorsunuz” şeklindeydi.

Soru Cevizoğlu''nu zıvanadan çıkardı ama, verdiği cevap Hudson''dakileri aratmayacak cinstendi. “Bu soruya verecek o kadar cevabım var ki, ama şimdi söylemem, AKP''ye yarar. 22 Temmuz''dan sonra konuşacağım” dedi Cevizoğlu. Mantık bu.. Kime yararsa yarasın, yeter ki AK Parti''ye yaramasın.. Bizde siyaset dediğin böyledir çelebi..