Sırplar''ın pazarlık sonucunda NATO ile anlaşma imzalaması yeni bir dönemin başladığına işaret ediyor. Her ne kadar henüz Sırplar çekilme işlemlerine başlamamış olsalar da, bundan böyle Kosova''da hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
Bu aşamadan sonra Kosovalı Müslümanlar açısından, Kosova''nın yeniden yapılanması aşamasında temsiliyet sorunu öne çıkmaktadır. Hala çözülmemiş biçimde duran temel sorun; meşru temsiliyetin teşekkülüdür. Şu ana kadar temsil iddiasında bulunan iki farklı mekanizma öne çıktı; biri, halk oyuyla seçilen İbrahim Rogova''nın oluşturduğu siyasi yapılanma. Diğeri ise, başta fazla kimsenin itibar etmediği ama olayların tırmanışı karşısında popüleritesi artan Kosova Kurtuluş Ordusu.
Özellikle Rugova''nın pasif direniş stratejisi Sırplar''ın acımasız yöntemleri karşısında yetersiz kalınca kısa bir süre önce birkaç yüz kişiden oluşan Kosova Kurtuluş Ordusu önem kazandı. Hatta etkinliği o kadar arttı ki Kosova Cumhuriyeti''nin Savunma Bakanlığı''na bağlı askeri güçler bile KKO (Arnavutça kısaltılmış haliyle UÇK) adı altında savaş verdiler.
Burada iki temel ayrımın altını çizmek gerekiyor. Rugova''nın batılı bir entelektüel olarak halkın değerlerine olan mesafesi ile Kosova Kurtuluş Ordusu''nun Kosova Müslümanlarına, Müslümanlığa, kültürel ve tarihi değerlere yaklaşımı arasında fark var. KKO''su özellikle lider kadrosunun ideolojik olarak Marksist-Leninist çizgide olması, Marksizmden çok çeken Kosova Müslümanlarını temsil etme anlamında temel çelişkiyi oluşturuyor. Bu nedenle başta KKO''na uzak duran Kosovalılar silahlı örgütlenmenin kendilerini koruyacağı beklentisiyle örgüt saflarına katıldılar, ya da KKO''su adı altında savaştılar.
Özellikle, KKO''sunun ideolojik yapısına karşı olan silahlı gruplar, Bosna savaşında deneyimli komutanlar İbrahim Rogova''nın liberal ve demokratik yaklaşımına daha sıcak bakarak, işbirliği içine girdiler. Her ne kadar KKO adı altında savaşsalar da aslında örgütün Arnavutluk''ta üslenen merkezinden bağımsız oluşumlar fiili olarak kendilerini gösterdiler. Örneğin en son olarak Arnavut sınırından Kosova içine koridor silinecek cinsten değil. KKO içindeki muhalefet iyice su yüzüne çıkmış ve özellikle Bosna savaşında Sırplar''a karşı başarılar göstermiş komutanlara karşı KKO yönetiminin suikast düzenlediği iddiaları da yapılan suçlamalar arasında. Hatta Kosova Savunma Bakanı Ahmet Krakniçi''nin her ne kadar kaza kurşunuyla denilse bile KKO''nun liderlerinin kararıyla öldürttürüldüğü çoğu gözlemci tarafından kabul ediliyor. Suikaste kurban giden komutanların çoğunlukla Marksizme karşı çıkan, Kosova Müslümanlarının değerlerine bağlı komutanlar olduğu iddialar arasında. Hasılı örgüt potansiyel rakiplerini acımasızca ortadan kaldırma yöntemini benimsediği iddiaları iyice su yüzüne çıkmış bulunuyor.
KKO''suna yapılan en önemli suçlamalardan biri de örgüt liderlerinin Arnavutluk Başbakanı Fatos Nino''ya çok yakın olmaları ve onun çizdiği strateji çerçevesinde hareket ediyor olmasıdır. Görünen ilişkilere bakınca bu iddianın doğruluk payı hayli yüksek. Fatos Nino Arnavutluk''ta Yunanistan yanlısı olarak biliniyor. Ayrıca Milosoviç''le de yakın ilişkilerinin olduğu, Yunanistan''ın da Sırbistan''ın en büyük destekçisi olduğu gözönüne alındığında iddiaların gerçeklik durumu ortaya çıkıyor.
Fatos Nino, Kosova sorununa hiçbir zaman sıcak bakmadığı, yardımcı olmadığı gibi gizli ve açık biçimde Milosoviç''e destek veriyor. Ve aynı Nino KKO''nun temsilcilerini Arnavutluk''ta hem himaye ediyor hem de kontrol altında tutuyor. Öte yandan, savaşan bağımsız gruplara, hatta İbrahim Rugova''ya bağlı Savunma Bakanlığı''nın silahlı güçlerine bile göz açtırmıyor.
Tüm bu sorunları üst üste koyunca Kosova halkını kimin temsil edeceği, ciddi biçimde temel sorun olarak durmaktadır. Amerika''nın halkına yabancılaşmış KKO''suna yatırım yapması; Rugova''nın İslami hassasiyetleri olmasa bile daha demokrat ve Batılı anlamda liberal tavırları halk desteğini belli oranda koruyor olması iki ayrı yapılanmayı ortaya çıkarıyor. Bu da Kosova Müslümanlarının pazarlık gücünü iyice zayıflatmaktadır.
Askeri olarak da hiçbir varlık gösteremeyen KKO''sunun uzun süre halk desteğine sahip olması mümkün değildir. Belki yeni bir oluşum askeri anlamda inisiyatifi ele geçirebilir. Zira ikili bir görünüm vermemek için farklı isim kullanmaktan kaçınan oluşumların uzun süre, hem de rakiplerini ortadan kaldırmaya kadar varan Stalinis yöntemleri benimseyen örgütte kalmaları beklenemez. Oluşacak böylesi bir yeni yapılanmaya Rugova''nın destek vermesi de doğaldır. Önümüzdeki günler, Kosovalılar için ciddi hesaplaşma döneminin başlangıcı olabilir. Cepheden gelen haberler buna işaret ediyor.
