Kayseri, Trabzon''a hediyeyle geldi. Souleymenou ve Kayseri defansının verdiği avansı, koruyamadı. Aslında Kayserili futbolcular da şok golden sonra şaşkın ve etkisizdi. Yarı sahalarından bile doğru düzgün çıkamazken, Amrabat yoktan bir gol hazırladı. Amrabat, çok değişik bir oyuncu. Yaratıcı, inatçı ve en önemlisi iyi niyetli. Yeteneğini, hırsını sadece takımı için kullanıyor. Jaja ve Alanzinho da özel oyuncular ama saha içinde sürekli şımarıklık halindeler. Jaja attığı golün dışında, takıma sadece zarar verdi. Alanzinho da, hiçbir katkı sağlamadı. Zaten, Trabzonspor''un ilk yarıda üstünlüğünü koruyamamasında veya tekrar öne geçememesinde bu ikilinin yaptığı top kayıplarının etkisi oldukça fazlaydı. Tabii bir de Selçuk ve Engin''in eksikliği. Selçuk''un yerine oynayan Ceyhun kötü oynamadı ama Trabzon''un saha içi organizasyonunun kilit ismi Selçuk. Engin''in de top rakipteyken sol kanattan ortaya doğru kayıp, orta sahayı kalabalıklaştırması, Alanzinho''nun veya Yattara''nın oyun karakterinde olan şeyler değil.

Yattara zaten hiç hazır değil, futbolu unutmuş.

Kayseri, zaten güçlü takım ama onlardan beklenen saha içi organizasyonunu göremedik. İki kanadındaki Amrabat ve Ziani''nin bireysel yetenekleriyle golleri buldular. Bir de hakemler... Kayseri''nin penaltısını veremediği için Burak''ın pozisyonunu da yanlış değerlendirdi. Yine tipik bir Türk hakemi "hata zinciri örneği" gösterdi. Ne olursa olsun, futbol açısından nefes kesen bir maçtı. Futbolu olumlu oynamayı düşünen iki takım, ligimizde gelişigüzel uzun topların en az olduğu bir maç seyrettirdi bize.