|
Halil Nihad Boztepe"yi tanır mısınız? (II)

Halil Nihad Boztepe... 1880''de Trabzon''da doğmuş... Babası Hasan Efendi, annesi Mürüvvet hanım... Askerî Rüşdiye''nin başarılı öğrencilerinden... Trabzon Mülkiye İdadisi''nden mezun olmuş... Ailesinin geçimine yardım etmek maksadıyla genç yaşta Trabzon Düyun-i Umûmiye''sinde vazife almış... 1903''de İstanbul''a gelmiş... 25 yıllık memuriyeti var... Duyûn-i Umûmiye''deki Komiserlik Dairesi''nin önce Muavini, sonra Müdürü olmuş... Bu idarenin lağvından sonra Osmanlı borçları meselesiyle ilgili olarak 1925''de Paris''e giden heyette yer almış...

Aşağıdaki şiiri "15 Eylül 1925" (Paris) tarihli...

İSTANBUL''DA BİLDERİM TEMEL EFENDİ''YE

Ulaa! Temel nasilsun?! Eyi misun hoş misun?!

Yoksa penüm cibi he ola serhoş misun?

İşler nasil cideyi, doli misun boş misun?

Uşaklar ne haldadur? Trapzandan ne haber?

Ecer mektub yazarsan benden de selam conder!

Hasta idi nasildur penüm gafadar İhsan?

Geçirmiş cibi eydi tirene pindum haçan,

Hatırımdan çıktığı yokdur onun bir zaman.

Cendisine selâmlar ihtiramlar iderum,

Süleyman Nazif Beğin ellerinden operim.

Peni sorarsan ecer Parisda gezeyirum,

Ceblerimde çitaplar piyasa edeyirum,

Şimdi yanımda olsa İhsan, Temel deyirum.

Burası da hoş amma sen kine bana inan,

Dunyada bir danedir ha! O pizum Trapzan...

Artık dayanamayrum sizun hasretinuze,

Cozümde tutmekdedür Trapzan ile Rize,

Ecer gavuşurisam dunya cozüyle size,

Buzine''de ihvane ziyafet vireceğum,

Hamsi kuşiyle içli tava yedireceğum.

Şâirimiz 1927''de TBMM''ne Gümüşhane Mebûsu olarak katılmış, IV. Dönem''den VIII. Dönem başına kadar (1947) Trabzon milletvekilliğinde bulunmuş... 1908 yılından itibaren Akşam, Alemdar, İstiklâl, Vakit, Tanin gibi günlük gazetelerde ve edebî dergilerde şiirleri ve edebiyat üzerine birçok eleştiri ve inceleme yazısı yayımlanmış...

Siham-i İlhâm (1924), Ayine-i Devran (1924), Mâhitab (1924) ve yazılması 17 yıl sürmüş olan son eseri Ağaç Kasidesi (1947), sadece şâir ve edibler için değil, bâhusûs siyaset, fikir ve kültür tarihimizle ilgilenenler için de gerçekten ehemmiyet atfedilmeye lâyık eserler... Büyük emekler harcayarak 1922''de Nedim Divanı''nı fevkalâde titiz bir sûrette neşretmiş, ayrıca Fransızca''dan Alphonse Daudet''nin birkaç eserini de Türkçe''ye çevirmiş...

17 Şubat 1949 Perşembe sabahı Ankara''da vefat eden şâirin ardından ağlayacak evlâd u iyâli yoktur. Fakat Halil Nihad Boztepe birçok siyaset, fikir ve sanat adamının dostluğuna kıymet verdiği ve istifade ettiği kalander zevâttandır. En yakın dostu İbrahim Alâattin Gövsa''dır. (Ankara''da, Asrî Mezarlıkta kabirleri bile yanyanadır.) İbn''ul-Emin Mahmud Kemal Bey gibi azbeğenir bir üstad dahî, kendisinin bir sohbette "Ben bir kayıkçının oğluyum, bir köylü çocuğuyum, mısır ekmeğiyle büyüdüm" sözlerine karşı "Asalet sizinle doğmuştur!" demekten kendisini alamamıştır. Başka kimler var ehibbası içinde? Süleyman Nazif''ler, Rıza Tevfik''ler, Tahir''ul-Mevlevî''ler, Namık Kemâlzâde Ali Ekrem''ler, Mithat Cemal Kuntay''lar, Ali İlmî Fânî''ler ve daha niceleri...

20 yıl, üstelik 1927-1947 yılları arasında Meclis''te bulunmasına rağmen kendisi gözden düşmüş bir siyasetçidir. Bunun sebebini İbrahim Alâattin Gövsa''nın eşi Mükerrem Hanım''dan dinleyelim:

- "Ağaç Kasidesi neşredilince İsmet Paşa bir daha şâirin yüzüne bakmadı. Evvelce en küçük bir rahatsızlığında kendisini ziyarete geldiği halde, son hastalığında hal hatır sormak, cenazesine katılmak şöyle dursun bir temsilci bile göndermemiş ve başsağlığı dilemeyi bile çok görmüştü."

"Bilmem ki neye sustun a şâir niye durdun?" diye milletvekilliği sebebiyle kendisine sataşan bir çağdaşına şöyle yazar:

Sükût... O fenni de onlar kadar hemen bilirim

Delirsem ağzımı açmam, ben ehl-i tedbirim

Sesim duyuldu mu, Meclis''te ben konuştum mu?

Gören veya işiten var mı hiç konuştuğumu?

Sükûtu orda ben en çok vazife bilmiştim.

Öğünmek olmasın amma ağaç kesilmiştim.

Merhûm bu Trabzonlu şâirin yazdığı şiir kitaplarına atf-ı nazar eyleyecek herkesin teslim edeceği üzere, katiyetle söyleyebiliriz ki bu eserler görülmeden Cumhuriyet''in fikrî ve siyasî tarihine dâir kaleme alınan her eser ciddi noksanlarla ma''lûl olacaktır. Sözgelimi 1930''lu yılların başında gerçekleşen dil devrimi, dilde sadeleştirme ya da tâbir-i meşhûruyla "uydurukçuluk" meselesi, bu alanın çetin muhaliflerinden Halil Nihad Boztepe''nin eleştirileri nazar-ı dikkate alınmaksızın tartışılmış sayılamaz. Bilhassa siyaset ve siyasetçiler hakkındaki hicivlerinin birer şaheser olduğunda kuşku yoktur.

Hâsılı, bu Trabzonlu şâirin dünyasını keşfetmek biraz da kendimizi keşfetmek demektir!

Bilirsiniz sürprizler hep en sona kalır!

٪d سنوات قبل
Halil Nihad Boztepe"yi tanır mısınız? (II)
Milli şuur eksikliğiyle nereye?
Neden Şimdi?
Tevhid risalesi yazan Milli Eğitim Bakanı
Bir Başka Mesele: Kadın ve erkeğin ince ayarları bozuldu
Omelas’ı bırakıp gitmeyenler..