|
İYİ Parti ve HDP’yi buluşturacak tek aday
HDP’nin
"seçimlere
kendi adayımızla gireceğiz”
açıklaması siyaset sahnesinin son yıllarda şahitlik ettiği en net
"rest" olarak kayıtlara geçmeli.
İttifakın dışında tutulan ve “
gizli ortak” muamelesini sineye çeken HDP
, Altılı Masa aday belirleme sürecini başlatınca kendisini hatırlattı.
Meseleye HDP cephesinden bakarsanız, baştan sona kadar haklılar. Meral Akşener ikide bir
“İstanbul ve Ankara belediye başkanlıklarının kazanılması benim projemdi”
dese de sonuçları büyük oranda HDP seçmeninin oyları tayin etmişti. Hatta İstanbul’un
Küçükçekmece ve Esenyurt ilçelerinin CHP’ye geçmesindeki tek etken
HDP’ydi. Dikkatinizi çekerim, 2019 yerel seçimlerinde HDP, İstanbul’da sadece bu iki ilçede miting yaparak
CHP'nin adaylarına destek istemişti. Yine bu iki ilçede İyi Parti de belediye başkan adayı göstermeyip CHP'yi desteklemişti.
Daha önce de vurgulamıştım. Tekrar etmekte yarar var;
Ne İyi Parti ne de HDP, “yüzde 50’yi alan kazanır” denkleminde tek başlarına bir anlam ifade etmiyorlar.
Daha net söylemek gerekirse; CHP/İyi Parti ittifakı HDP desteklemezse siyasi bir kazanıma dönüşmüyor. Aynı şekilde CHP/HDP ittifakı da İyi Parti desteğine muhtaç.
Masadaki
diğer dört parti
, birer ikişer puanlık oylarıyla, adayları seçilirse
cumhurbaşkanını yönetme hesapları yaparken
HDP’nin denklem dışında tutularak ellerin tersiyle itilmesi pek mantıklı gelmiyor. HDP’ye yönelik
“desteğini açıkla, seçmenini yönlendir ama masayla aynı fotoğraf karesine girme” anlayışı bir yerde tıkanacaktı.
HDP’nin oylarını çantada keklik görenler hesaplarını neye göre yaptılar acaba?

Hatırlayalım. Gürsel Tekin’in “HDP’ye bakanlık verilebilir” çıkışından sonra oluşan kriz sürecinde Meral Akşener “Onların olduğu masada biz olmayız. Bizim olduğumuz masada da HDP olmaz” demişti.

Ancak HDP kanadı Akşener gibi düşünmüyor. Bir şekilde İyi Parti ile masaya oturmaya hazırlar. Bu izlenimi ilk olarak
Ekrem İmamoğlu’nun Pervin Buldan ve Meral Akşener’i
2021’in mart ayında
aynı anda fidan dikmeye davet etmesinde gördük.
Taraflardan biri razı olmasa İmamoğlu bu daveti yapmazdı.
Nitekim o davete katılan isim Pervin Buldan olmuştu.
HDP’li
Garo Paylan’ın
geçtiğimiz kasım ayında katıldığı bir televizyon yayınında yaptığı açıklamalar ise
müzakere çağrısıydı.
İyi Partili Turhan Çömez’in “HDP’nin tutumundan ve söylemlerinden rahatsızız” sözlerine rağmen Garo Paylan,
“Biz de sizden rahatsızız ama siyasi sorumluluğumuz var. Birbirimize muhtacız. HDP, İyi Parti, Saadet, CHP birbirine muhtaç tek adam rejimini değiştirmek için”
demişti.
Bu denklemde Garo Paylan haksız değil. Herkes hesap kitap yapıyor. Bir puanlık partiler cumhurbaşkanı yardımcılığı istiyor, kabineyi bölüşüyor. Ancak yüzde 50'nin üstünü
yani "artı biri" sağlayabilecek tek parti olan HDP yok sayılıyor.
Fakat ben burada farklı bir okuma yapacağım. HDP’nin “kendi adayımızı açıklayacağız” çıkışı,
Altılı Masaya karşı bir “el yükseltme” olarak değerlendirilse de
Meral Akşener’in planlarına yarayacak bir süreci başlatabilir.
Demek o ki; Ekrem İmamoğlu’nun adaylığını kesinleştirebilir.
İmamoğlu şu anda İyi Parti ile HDP’nin buluşma noktası konumunda.
CHP’nin adayıydı ama bu iki partinin de oyunu alarak seçildi.
Ne İyi Parti ne de HDP kanadı İmamoğlu için “onun desteklediği adaya ben oy vermem” dememişti.

Akşener’in “HDP’nin olduğu masaya oturmayız. Onlar da bizim masamıza oturmaz” sözü Altılı Masa içindi.
Aday İmamoğlu olursa böyle bir tavra gerek kalmayacaktır.
İmamoğlu henüz çok istemesine rağmen iki genel başkanı bir araya getiremedi ancak hem Meral Akşener hem de Pervin Buldan ile görüşüyor. HDP kadar,
İmamoğlu da "konumunun" farkında.
Bu nedenle de Kemal Kılıçdaroğlu’na ve parti kurmaylarından gelen
baskıya rağmen bu zamana dek “aday değilim” açıklaması yapmadı.
Bu nedenle de HDP’nin el yükseltmesi İmamoğlu’nun adaylığını güçlendirdi. Aynı zamanda Mansur Yavaş’ı da denklemin dışına itti.
Geriye Kemal Kılıçdaroğlu’nu ikna etme meselesi kaldı.
Eğer Kılıçdaroğlu ikna edilirse Altılı Masa hükmünü yitirir.
CHP, İyi Parti ve HDP
tıpkı İstanbul ve Ankara seçimlerinde olduğu gibi
adı konulmamış bir ittifakta buluşabilirler.

Bir şey daha; son günlerde
danışmanlar ve Altılı Masadaki liderlere yakın gazeteciler üzerinden yürütülen dozu aşan tartışmaları
bu çerçevede analiz etmek gerekiyor. Davutoğlu ve Babacan'ın son açıklamalarının tetiklediği atışmalarla
birlikte hem CHP hem de İyi Parti tabanlarında "bir puanlık partilere" yönelik tepkiler oluşuyor.
Yani "yeni bir zemin" inşa ediliyor.
#İYİ Parti
#HDP
#Ekrem İmamoğlu
#Meral Akşener
1 yıl önce
İYİ Parti ve HDP’yi buluşturacak tek aday
Ekonomik kalkınmada nitelikli işgücünün rolü
Cumhurbaşkanlığı Tasarruf Tedbirleri Genelgesi’nin kamu personeline yansıması (2)
Türkiye’yi devşirme kurtarıcılardan kurtarma mücadelesi…(3)
Devletsizlik ve ulussuzluk
Yasa ve toplumsal meşruiyet: 28 Şubat