|
Ezel"in sonunu kim merak ediyor

Ezel, sona yaklaşırken izleyicinin ilgisini toplamak için kan döküyor ama nafile. Çünkü hiçbir şey ilk senenin coşkusunu geri getirmiyor. Her hikayenin çıkışı, amacı, derdi, fikri var malum. Ezel''de de dert, eski dostlarla hesaplaşmaydı. İyi kurgulanmış, zamana yayılmış bir intikam öyküsü sunuldu izleyiciye. Sevdik, beğendik. Kim neyi neden yapar, hangi duygular kimleri nelere götürür, hangi hırslar harekete geçirir, sonra nasıl pişman olunur, kim neden hiç pişman olmaz… Baktık, gördük.

Monte Kristo Kontu''ndan ilham alınmıştı iyi ki de alınmıştı. Sonra sır çözüldü. Gerçekler çıktı ortaya. O hikaye orada bitti aslında. İkinci sezonun başında yeni karakterler, yeni düşmanlıklar yeni intikam öyküleri eklendi diziye. Kenan Birkan gibi biri girdi işin içine ve Haluk Bilginer''in başarılı performansı. Merak ettik onun hikayesini de. Bu defa Monte Kristo Kontu''nu değil Oldboy''u hatırlatıyordu olanlar. Üç yaşındaki bir kız çocuğunu kaçırıp yıllarca amacı doğrultusunda yetiştirecek kadar kararlı, planlı ve oldukça sert bir adamın intikam biçimi vardı sahnede. Önceleri ilgi devam ettiyse de Ezel ile Kenan''ın öyküsü tam manasıyla birleşemedi bir türlü. Çünkü her iki hikayenin de hesabı kitabı ayrı. Şimdi dizi, sonlarına yaklaşırken kan dökülmeye devam ediyor. Ama ilgiyi diri tutmaya yetmiyor.

Öyle Bir Geçer Zaman ki ise hala reyting yarışında ilk sıralarda. Hiçbir bölümü gerçek bir öykü anlatmasa da ilgi yoğun. Dizinin kötü kalplisi, alışılageldiği üzere bir kadın. Zamanla kötülükte pek çok dizi karakterine ders verecek kadar kötü olan baba, kadını gerilerde bırakarak, zirveye oturdu. Böyle katıksız taş kalpli bir baba ve ondan ölesiye nefret eden çocuklar görmemiştik. ''Yoktur böylesi'' dedirttiği ölçüde gerçeklik hissi azalıyor aslında. Ve yarattığı merak da. Ama insanlar nefret edilesi bir figür izlemeyi seviyor. Nereye kadar sürer bu ilgi bilinmez. Muhtemelen adam kötülükten saçmalarken ailesini, mahallesini ve haliyle izleyiciyi bıktırana kadar…

Sezon dizileri devam ededursun yeni diziler de şansını deniyor ekranda. Sevilen, beğenilen yapımlar arasına girip onlarla yarış etmek güç tabi. En son Babam Sağolsun çıktı izleyicinin karşısına. Yeni bir baba-ev ilişkisi daha. Bizde kolay kurulan, uzun soluklu bir model. Özellikle komedide hazır reyting. Sert ve otoriter bir aile reisi düşün, yanına işleri kendi bildiğince yürüten anne koy, bir de babadan korksa da bildiğini okuyan çocuklar. Babam Sağolsun da bu yoldan yürüyüp gidecek. Pek heyecan verici bir başlangıç olduğu söylenemez. Seyircinin böyle bir hikayeye bir kez daha şans tanıyıp tanımayacağını ise hep birlikte göreceğiz.

Ezel ile Kenan''ın öyküsü tam manasıyla birleşemedi bir türlü. Çünkü her iki hikayenin de hesabı kitabı ayrı. Şimdi dizi, sonlarına yaklaşırken kan dökülüyor. Ama ilgiyi diri tutmaya yetmiyor
13 yıl önce
Ezel"in sonunu kim merak ediyor
Dönüşümlü Cumhurbaşkanlığı Sistemi
Telfik ve kadının boşama hakkı
Bereket
Azınlığın zenginliği ile 1 Mayıs'ın yoksulluğu
Tadımlık hile