Almanya''nın en çok satan kitaplar listesinde “Warum tötest du, Zaid?” (Niçin öldürüyorsun, Zaid?) diye bir kitap var.
Iraklıların Amerika Birleşik Devletleri''ne duyduğu haklı tepkiyi ve Irak direnişinin maddi/manevi arka planını anlatan bir kitap.
Jürgen Tödenhöfer''in kitabı.
CDU (Hıristiyan Demokrat Birliği) eski milletvekili olan ve Burda Medya Grubu''nun başkan yardımcılığını yürüten Todenhöfer, Stern dergisine bu kitap vesilesiyle verdiği mülakatta diyor ki:
“Bizim siyasetçilerimiz, pek çok sivilin ölümünden sorumlu olan Amerikan Başkanı''nın önünde el-pençe divan duruyorlar. George W. Bush''tan çok daha az insan öldüren Honecker''i mahkemeye çıkardık. Saddam''ı, çok daha az insan öldüren Miloşeviç''i mahkemeye çıkardık. Yakalanırken başına bir şey gelmezse Bin Ladin''i de mahkemeye çıkaracağız. O da George Bush''tan çok daha az insan öldürdü…”
Yani?
“Bush''un yeri mahkemedir, hapishanedir” demeye getiriyor Todenhöfer.
“Irak ve Afganistan''da yürütülen savaşların -ve belki yakında İran''da yürütülecek olan savaşın- kusursuz bir terör üretim programı” olduğuna, bu savaşlar yüzünden dünyada emniyet namına bir şeyin kalmadığına da dikkat çekiyor.
Amerika Birleşik Devletleri Başkanlığı''na aday olan Demokrat Partili Barack Obama''dan umutlu; fakat tereddütleri de var.
Şöyle diyor:
“İslam dünyasına dostluk elini uzatırsa, İsrail''e gösterdiği yakınlığı İslam dünyasına da gösterirse, sorun çözülebilir. Tek şans bu. Barack bu şansı kaçırırsa dünya için felaket olur.”
Todenhöfer vaktiyle ABD ordusundan “onursal çavuş” unvanı almış.
Fakat bu “onursal çavuş”, ABD ordusunun Irak''taki uygulamalarından “Batı adına büyük bir utanç” duyuyor.
Yerinde gördüğü o uygulamalar hakkında Stern dergisine anlattıklarından bir kesit:
“Öyle korkunç şeylere tanık oldum ki… Ramadi şehrinde beş gün geçirdim. Orada barışın hüküm sürdüğü söyleniyordu; ama ben oradayken sözde çatışmalarda 90 sivil öldü, daha doğrusu katledildi. ABD askerleri evlere düzenledikleri baskınlarda kapıları kırmıyorlar -çünkü kemikleri incinebilir-, bunun yerine kapı koluna küçük el bombaları yerleştiriyorlar. Kapı havaya uçunca ya hemen ateş etmeye başlıyorlar yahut şüphelileri yere yatırıp fırlatıp başlarına çuval geçiriyorlar. Sonra da onları muhtelif toplama kamplarında kaybediyorlar.”
Önemli bir tanıklık.
Bu tanıklığı bir Batılının yapması, önemini arttırıyor.
Todenhöfer''in, “Niçin öldürüyorsun, Zaid?” adlı kitabında ve Stern dergisinde anlattıklarını, Burda Grubu''nun Batı dünyası çapındaki bütün gazete ve dergilerinde de anlatmasını/anlattırmasını diliyoruz.
