|
Peki, şimdi ne olacak?

Rus basını, Suriye konusunda ilginç bir spekülasyon aktardı. "JasIrX" kod adlı hacker, İngiltere"de özel ordu sayılan, SAS komandolarından oluşan Cama Britam Defense güvenlik şirketinin şifresini kırıp bilgisayarlarına girmiş ve bazı "gizli" bilgiler elde etmiş.

Belgelerde Britam"ın müdürü David Golding ile başkanı Philip Doughty arasında şöyle bir yazışma olduğu öne sürülüyor.

"Philip selam. Yeni bir iş teklifi aldık. Yine Suriye ile ilgili. Katar bize büyük paralar ve ABD"nin onayladığı bir iş teklif ediyor. Bizim yapmamız gereken Libya"da bulunan Rus yapımı birkaç zehirli gaz bombasını Suriye"nin Humus şehrine nakletmemiz. Bu bombalar, Esad"ın depolarında bulunanlardan aynısı olacak. Kimyasal silah yüklü bombalar Humus"a nakledildiğinde bizim Ukraynalı personel tarafından kullanılacak. Bombayı patlatma işlemi kayda alınacak. Personelin Rusça konuştuğunun net biçimde anlaşılması gerekiyor. Pek temiz bir iş değil, ama vadettikleri paralar astronomik. Teklif hakkında ne düşünüyorsun?"

Humus"ta kimyasal bombanın Ukrayna vatandaşı Artaşes Manasyan tarafından infilak ettirileceği ifade ediliyor.

İddia bir spekülasyon olabilir. Rus hacker"ın ortaya çıkardığı öne sürülen komplo, bizzat Rusya istihbarat servislerinin komplosu olabilir.

Elbette bu metinde kullanılan ifadeler üzerinden bir kanaat belirlemek imkansız. Bu kanaatler üzerinden Suriye meselesine bakmak sağlıksız.

Türkiye"den bakınca Suriye"deki trajedi bu tür komplo ya da enformasyon savaşlarıyla ele alınamayacak kadar hassas.

Bu uyarıları not düştükten sonra yine de konuyla ilgilenmekte fayda olduğunu düşünüyorum. Neden mi?

Bütün büyük operasyonlar, benzer örtülü operasyonlarla başlar ya da büyük krizlerin tarafı olan ülkeler ve güçler benzeri komplolara, örtülü operasyonlara girişir. Bu yönde son on yılda ortaya çıkan, çoğunluğu sonradan doğrulanan onlarca örnek sayabilirim. Bırakın güvenlik şirketlerini, son derece güvenir bilinen devlet adamları bile bu senaryolarda kullanılmıştır.

Özellikle Irak işgalinde "gizli" kaydıyla imzasız yürütülen suikastler, bombalı saldırılar, örgütsel savaşlar, şirketlerin yürüttüğü çıkar çatışmaları, devletlerin imza atamadığı kirli işler çok fazlaydı.

Irak-Afganistan hattında, Güney Asya"dan Afrika ortalarına kadar insanoğlu için utanç verici bazı operasyonların hepsinin altından benzer güç savaşları ve devletler çıktı. Hatta devletlerin şirketler adına bu operasyonları yaptıkları belirlendi.

Suriye"nin kimyasal silahları ile ilgili yaygın endişeler var. Kaybedeceğini anlayan Suriye yönetimi bu silahları kullanabilir mi? Ya da iç savaş sırasında bu silahlar kontrolden çıkar mı?

Geçtiğimiz haftalar, Humus"da kimyasal silah kullanıldığına dair haberler servis edildi. Gazeteler, Irak işgali sırasında yaşananları hatırlayınca bu haberlere pek ilgi göstermedi. Her yönüyle dezenformasyon, örtülü operasyon, propaganda savaşı kokusu yayıyordu çünkü.

Bazıları, Suriye"deki bu silahların Rusya"nın kontrolünde olduğunu ifade ediyor. ABD yönetimi kimyasal silah kullanıldığı iddiasını yalanladı. Ama benzer haberler ısrarla servis edildi. Belki önümüzdeki günlerde yenileri de servis edilecek.

Rus hacker"ın deşifre ettiği söylenen olay bu haberlerle bağlantılı gibi görünüyor.

Ortada bir güvenlik şirketi var. Artık savaşlar özel güvenlik şirketleri üzerinden yürütülüyor. Bu şirketlerde çalışanların sayısı olağanüstü arttı. Milyarlarca doların döndüğü dev bir sektör oluştu. Bu sektörün doyurulması gerekiyor. Sadece bu yüzden bile savaşların, özellikle de iç savaşların çıkarıldığını söylemeliyiz.

Devletler, savaşları bu şirketlere ihale ediyor. Kirli işlerin, örtülü operasyonların neredeyse tamamı bu şirketler üzerinden yürütülüyor. Savaşlar, güvenlik uygulamaları bu anlamda nitelik değiştirdi. Ordular geri planda, örgütler ve güvenlik şirketleri öncü güçler olarak rol üsleniyor.

Fransa, Mali"ye girmeden günler önce paralı askerler ve özel operasyon birlikleri savaşı başlatmıştı bile. Şimdi hayalet insansız hava araçları Mali"ye gönderiliyor. Libya operasyonu başlamadan haftalar önce Fransız, İngiliz, ABD özel operasyon birlikleri Libya"daydı.

Suriye meselesi de öyle… Gördüğümüz açık çatışmaların ötesinde örtülü operasyonlar üzerinden yürütülüyor bir çok şey. Hangi ülke ne yapıyor belli değil. Bizler rejim ile Suriye halkı arasında taraf belirlemek durumundayız ama savaş çok daha karmaşık ve tarafları çok fazla.

Diyelim bu iddia doğru. Öyleyse benzer yeni komplolar göreceğiz demektir. İddia yanlışsa bile benzer operasyonların her zaman yapıldığını bilelim.

Umarız bu senaryolar, Suriye halkına büyük acılar verecek bir noktaya ulaşmaz. İş paralı askerlerin, güvenlik şirketlerin insafına, savaş yöntemine, operasyonlarına kaldıysa çok kötü şeyler olacak demektir.

Artık savaşlar da özelleşti ve dev ihaleler dağıtılıyor. Maalesef hiçbir yasal sınırlama, hiçbir ahlaki kaygı olmadan yapılıyor bunlar.

Humus"ta kimyasal saldırı olsa, kitlesel ölümler yaşansa Türkiye"de infial olurdu. Kimin tezgahı olduğunu düşünmeye gerek bile duymazdık.

O zaman soralım: Acaba sırada ne var?

11 yıl önce
Peki, şimdi ne olacak?
ETÖ ve Doğu Perinçek
“Görüntülere kazak ören aldatılmış büyükanneler” Türkiye’si...
Meselemiz “hesapsızlık”
Amerikan sponsorluğunda İsrail-Suudi normalleşmesi
Faz-2: Washington’un bölme operasyonuna Ankara yanıtı