|
Denklemden imkânsızı ihraç et

Sir Arthur Conan Doyle kahramanı Sherlock Holmes''a bir yerde şunu söyletiyor: "...denklemden imkânsızı ihraç ettiğin zaman, geriye ne kaldıysa, hiç muhtemel sayılmasa bile, doğruyu teşkil eden o olmak zorundadır." Batılaşma modellerinden Fransız olanı tu kaka edip cici diye Anglo-Saxon olanı (gerçekte Anglo-Amerikan demek daha doğru olurdu) görme modasının galebe çaldığı günümüzde Britanyalı dedektifin bu sözleri bir şeye cuk oturuyor. Şimdi işimizi iyi belleyelim. Ne yapacakmışız? Denklemden imkânsızı ihraç edecekmişiz. Geriye hiç ihtimal verilemeyen şeyler kalsa bile doğru onlardan biri olacak mutlaka. Doğru diye onu bellemekten başka çaremiz yok. Gerçekle irtibatımızı koparmamız mantıklı kalmamıza engel değil.

Türkiye''nin tarihî denkleminde İslâm bir imkân olarak görülmüyor ise ona hiç çekinmeden bir "imkânsızlık" özelliği iliştirebiliriz. Türkiye''nin Türkiye oluşunda Hititler, Sümerler, İyonyalılar, Oğuzlar, Urartular, Medler birer imkân olarak rol oynamış kabul edilebilir ve fakat Müslümanların Türkiye''yi Türkiye kılmış bulunmalarının "imkânsız" olduğu söylenebilir. Denklemden imkânsızı atarsın, geriye doğru kalır. Demek ki, son yenileşme programında önerilen doğru neymiş? Türkiye''yi belirleyen ilişkinin İslâm''dan doğmadığıymış. Bu doğru öncelikle Türkiye''nin oluşum sürecini kapsıyorsa beka sürecini de kapsar. Yani doğruyu takdim edenler Türkiye''nin tarih sahnesinden silinmemek için İslâm''a muhtaç olmadığını sürerler. Derler ki Türkler örnek almak için en uygun batılı modeli bulamadıkları için şimdiye kadar modern dünyanın onlara sunduğu optimum faydayı sağlayamadı. Modern zamanlara uyarlanma çabalarında da Türkiye için İslâm modernlik öncesi dönemde olduğu gibi "imkânsız" idi. Denklemin dahilinde sadece merkeziyetçi veya adem-i merkeziyetçi olmak, cumhuriyetçi ve demokrat (veya isterseniz sosyalist) tutum takınmak gibi şeyler var idi. Bugün toplumsal örgütlenmedeki yanlışı ve dolayısıyla bizi zarara uğratan yaklaşımı batılılaşmanın kendisinde değil de batılılaşma tarzlarından sadece birinde görüyorsak prototipini hiçbir Batı ülkesinde aramayan bir modeli (her modeli) imkânsız kategorisine sokar ve böylelikle denklemden çıkarabiliriz.

Bir işlemi gayet mantıklı olarak sonuçlandırmak elimizde. Mantıklı olmak ve böylece envâ ü çeşit dünyevî tatmin yollarına kavuşmak her birimizin birer hırt ve hırbo olmasına engel değil. Düşünce hürriyetinden, hür teşebbüsten, para piyasalarından, demokrasiden ve insan haklarından hırtların ve hırboların istifade etmelerine engel olacak bir şey de yok zaten.


25 yıl önce
Denklemden imkânsızı ihraç et
Evet sokağa çıkamayacak hale geleceksiniz!
Batı’da İsrail spiritüel bir tutkuya dönüştürüldü...
Din savaşı
13 şehit
İstanbul’da bir Yemenli âlim: Abdülmecid el-Zindanî