Klasik ifadesiyle seçim sath-i mâiline girdigimiz su günlerde partilerde hummali bir faaliyet göze çarpiyor; milletvekili ve belediye baskani adaylari belirleniyor, seçimlerde kullanilacak sloganlar tesbit ediliyor, meydanlarda söylenilmek üzere popüler sarkilar seçiliyor, programlar hazirlanip açiklaniyor.
ANAP''in seçtigi slogan da hayli dikkat çekici. Kendisini "sessiz çogunlugun sesi" olarak takdim ediyor. Degerli bir politikacimiz ANAP''i hakli olarak sessiz çogunlugun degil, sessiz azinligin sesi olarak tanimladi. Ben meseleyi bir baska açidan ele almak istiyorum.
Sessiz çogunluk denilen genis halk kitlelerinin ben gerçekten sessiz oldugu kanaatinde degilim. Belki sesleri herkesin duyabilecegi tonda ve frekansta çikmiyor. Özellikle APO''nun yakalanmasi üzerine PKK sempatizanlarinin Gazi Mahallesi''nde çikardiklari sesler ortaligi kaplayinca bu durum daha iyi anlasiliyor. Ister istemez su soru hatira geliyor: Genis kitlelerin seslerini duyurabilmeleri için illa da bu tonda mi çikarmalari gerekiyor? Belki ANAP böyle düsündügü için kendisine çarpici gelen bir slogan seçmis: "Sessiz çogunlugun sesi"
Tekrar ediyorum, ben genis kitlelerin sessiz oldugu kanaatinde degilim. Ama onlar ne kadar hakli da olsalar seslerini Gazi Mahallesi''ndekiler gibi çikaramazlar: Belediye otobüslerini yakamazlar, polisi taslayamazlar, ates açamazlar, masum insanlarin mallarini tahrip edemezler, ordu aleyhine slogan atamazlar, fasist ordu sözcügü onlarin dudaklarinda hiç yer almaz.
Neden yapamazlar bunu? Çünkü onlar bu devleti kendilerinin kabul ediyorlar, polisi kendilerinden sayiyorlar, bir kisim kumandanlarin tavirlarini benimsemeseler de mehmetçik kendi evlatlaridir, ordu kendileri.
Pekala ne yaparlar? Üniversitelerin, Imam Hatiplerin kapilarinda taskinlik yapmadan içeri alinmayi beklerler. Orduevine alinmazlar ama kocalarini, kardeslerini bu memleket için sehit verir, tabutlari pesinde sessizce hiçkirirlar. Giderler pazar sabahlari Eyüp Sultan''da gördükleri zulümleri ortadan kaldirmasi için dua edip Allah''a yakarirlar. El ele tutusup kimsenin burnunu kanatmadan, Türkiye yollarini bir uçtan digerine arsinlarlar. Aksamlari meydanlarda gönüllerinin atesiyle mumlar yakarlar.
Ve bütün bunlari yaparken duyacak kulagi olanlar için bu genis kitleler aslinda yeterli sesi çikarirlar. Bu sebeple bu kitlelerin sese ihtiyaci yok. Dileklerini, taleplerini, ah u eninlerini duyacak müsait bir kulaga ihtiyaçlari var. Ne yazik ki ANAP milletin sesine kulak verme özelligini çoktan kaybetti, bu sebeple duymuyorlar. Ikinci sloganlari olan "Sesinizi duyuyoruz" da bir mana ifade etmiyor. Bizim kasdettigimiz "duyma" ile onlarin kasteddikleri ayni anlama gelmiyor.
